Bellek sorunlarından yakınanlar çoğalıyor. Bunun nedeni, ortalama yaşam süresinin uzamasıdır.
Çok değil, 40-50 yıl önce, en fazla 60 yıl yaşayan büyüklerimiz, belleklerini bozmaya ve hatta, neredeyse Alzheimer hastası olmaya fırsat bulamıyorlardı! Bizim öğrenciliğimizde (1970’li yıllar) nöroloji hocalarımız (Prof.Dr Gürün’ü rahmetle anıyorum), bu hastalığa 500 sayfalık nöroloji kitaplarının, en çok yarım sayfasını ayırırlardı. Ortalama yaşam süresi, 80’li yıllara ulaştı. Yakında 90’lı yılları göreceğiz! Ve yaşlandıkça bellek sorunlarını daha çok hissedeceğiz. Benim önerim, eğer bellek sorununuz olduğunu düşünüyor ve doktorunuza müracaat etmek istiyorsanız, önceden ciddi bir hazırlık yapmanızdır.
İLAÇLARINIZ, HASTALIKLARINIZ
Bellek sorunlarının önemli bir kısmı, kullanılan ilaçlarla ilişkilidir. Uykusuzluk, depresyon, alerji ve hatta hipertansiyon tedavisinde kullanılan ilaçların bazıları, bellek kaybı yapabilir. Bu nedenle, doktorunuza gitmeden önce, sürekli kullandığınız ilaçların doğru listesini yapıp yanınıza almalısınız. Bellek sorunlarınızın, geçirdiğiniz veya iyileştirmeye çalıştığınız bazı sağlık problemleriyle de ilgili olabileceğini unutmamalısınız. Hipotroidi, hipertansiyon, iskemik ataklar ve depresyon gibi problemi olanlarda, Parkinson veya epilepsi tedavisi görenlerde, bellek daha kolay bozulmaktadır. Bu nedenle doktorunuza gitmeden önce ilaç ve tıbbi bir özgeçmiş listesi oluşturmalısınız. Bu listeye düşme, kafa travması, trafik kazası gibi hususları da yazmalısınız.
GENETİK MİRASINIZ NASIL
Bellek bozukluklarının genetik mirasla da ilişkili olduğu bilinmektedir. Ailenizde, şeker hastalığı, hipertansiyon ve kolesterol yüksekliği, inme-felç gibi sorunlar, Parkinson, epilepsi, Alzheimer hastaları fazlaysa, Haşimoto hastalığı sık görülüyorsa, doktorunuza iletmelisiniz. Kısacası, doktora gitmeden önce iyi bir genetik miras listesi de hazırlamalısınız.
HANGİ SORUNLARLA BOĞUŞUYORSUNUZ
Şu anda yaşadığınız sağlık sorunlarının da, bellek probleminizi kolaylaştırabileceğini unutmamalısınız. Yaşadığınız hastalıklara ve gelişim süreçlerine ilişkin kısa notlar almalısınız. Nasıl bir bellek problemi yaşıyorsunuz? Problem birden bire mi ortaya çıktı, yoksa yavaş yavaş mı? Bu problemin ne zamandan beri farkındasınız? Probleminiz sürekli mi, zaman zaman mı ortaya çıkıyor? Ona eşlik eden bazı sağlıksızlık işaretleri var mı? Belleğiniz, eskileri mi, yenileri mi hatırlarken zorlanıyor? Kaybı ilk kez siz mi fark ettiniz, yoksa başka kişiler mi sizi uyardı? Bellek sorunlarınızın stres, uykusuzluk ve iş yoğunluğuyla ilişkisi var mı? Şimdiye kadar her hangi bir zamanda bellek kaybı sorunu yaşadınız mı?
Bellek sorununuzun doğru ve eksiksiz olarak tanımlanmasını istiyorsanız, doktorunuza giderken daha önce yapılan laboratuvar analizlerinizi de yanınıza almayı unutmayın.
Harvard uzmanları soruyor
Bellek probleminizin, bir bunama sorunu mu yoksa sıradan bir yaşlanma değişimi mi olduğunu çok merak ediyorsanız, "Harvard Tıp Fakültesi" araştırma grubunun hazırladığı sekiz soruya vereceğiniz yanıtların size güvenli bilgiler sağlayabileceğini hatırlatalım. İşte bu sekiz soru ve değerlendirme: (*)
1. Problemleri ele almada gitgide artan şekilde güçlük çekiyor musunuz? Örneğin problem çözmek veya plan yapmak için gitgide artan şekilde başkalarından mı medet umuyorsunuz?
2. Araba kullanmanızda görme problemlerinin sonucu olmayan bir değişiklik var mı? Örneğin; karar vermede zorlanma sorunu yaşıyor musunuz?
3. Yargılarınız her zamankinden daha mı az isabetli?
4. Finansal konuları yönetmede, artan şekilde güçlük çekiyor musunuz?
5. Acil durumlara müdahale ederken, eskiye göre daha çok güçlük çekiyor musunuz? Tehlikeli kararlar aldığınız oldu mu?
6. Yemek pişirmek veya yeni aletleri kullanmasını öğrenmek gibi ev işlerinde eskiye göre daha çok güçlük çekiyor musunuz?
7. Hobilerinizle meşgul olma yeteneğinizde bir değişiklik oldu mu? Örneğin, zor hobilere ayırdığınız zaman azaldı mı? Daha mı az okuyorsunuz?
8. Tıraş olmak ya da duş yapmak için bir hatırlatıcıya ihtiyaç duyuyor musunuz?
BESLENME OKULU
1. Beslenmenizde her türlü şekeri sınırlayın (fruktoz, sukroz). Yoğun beyaz un kullanılarak yapılmış besinleri (beyaz ekmek, kekler, makarnalar, krakerler, mısır-patates cipsleri, tahıllar) yemeyin.
2. Tuzu az kullanın. Özellikle tuzlu-unlu ürünleri (krakerler, tuzlu bisküviler, cipsler) azaltın.
3. Yağsız protein kaynaklarına (balık, hindi, tavuk) yönelin.
4. Karbonhidrat alımınızı sınırlayın. Kompleks karbonhidratlara ağırlık verin. Özellikle daha çok sebze kullanın. Meyvelerin yoğun şekerli olanlarını yemeyin.
5. Düzenli egzersiz yapın. Hızlı yürüyüşler en iyisidir. Ayrıca ağır bir yemek yediyseniz 30-60 dakika sonra 30-60 dakikalık ek yürüyüşler yapın.
Diyetisyen
Tuğçe ALTAN
BAHÇE
taltan@yasasinhayat.org
DİYET GÜNLÜĞÜ
Sorularınız için:
Tel: (0212) 236 73 00
Evde diyet yapmam çok zor, kendime göre alışveriş yapmam gerekiyor. Alışveriş listem çok farklı olmak zorunda mı?
Alışveriş yaparken zayıflayın
Diyet yaparken alışveriş yapmak kafa karıştırıcı olabilir. Kendinize özel bir listenin alışverişinin de kendinize özel olması gerektiğini düşünebilirsiniz. Ancak listedeki yiyecekler temel besin gruplarından farklı yiyecekleri içermez. İşte size püf noktaları;
7 Bol bol sebze ve meyve satın alın.
7 Evde enerji değeri yüksek besinler (çikolata, tatlılar, kuru meyveler, kekler ve pastalar) bulundurmayın, bunları satın almayın.
7 Boş mideyle alışverişe çıkmayın, ne kadar açsanız o kadar çok yiyecek satın alırsınız.
7 Her ürünün en küçük boyunu satın alın.
niluferinceis@yasasinhayat.org
İki çocuklu evli bir kadınım. Çocuklar ve eşimden dolayı evde diyet yemek yapamıyorum. Ne öneririsiniz?
Siz hálá değişmediniz mi?
Haklısınız, ailenize ayrı kendinize ayrı yemek pişirmek zor ve sıkıcı olabilir ama bunu yapmak zorunda değilsiniz! Çünkü ’diyet yemek’ değil sağlıklı beslenmeniz ve hayatınızdan çıkmayacak püf noktalarını üzerinize yapıştırmak bizim için daha önemlidir. Günlük almanız gereken kalori miktarı, öğün saatleriniz, öğün içeriğinin nasıl olması gerektiğini öğreniyor, buna göre alışkanlıkları aileye uygun bir şekilde değiştiriyor ve yavaş da olsa kilo kaybı sağlıyorsanız bundan daha güzel başka ne olabilir ki? Artık çok iyi biliyoruz ki, kilo problemi iki-üç aylık dönemlerde çözülmüyor. Belki bir saniye, belki bir yıl sürecek olan bir değişiklik bu! Yani hayatınızda yanlış olan noktaları değiştirmek, güzel olan alışkanlıkların sayısını artırmak, kendinizi tanımak. Bir kilogram fasulyeyi pişirirken bir kepçe yerine iki-üç yemek kaşığı sıvıyağ ilave etmek ailenizin ve sizin ağız tadınızı çok değiştirmez ama emin olun hafiflemenizi sağlar. Siz de bu yeni ’değişim’e katılın. Hayatınızı ayrıntılı inceleyin.
gunes@yasasinhayat.org
DEĞERLENDİRME
Araştırmacılara göre, bu sorunların hepsine evet yanıtı veren kişilerde, üç yıl içinde "Alzheimer hastalığı" gelişme olasılığı en yüksektir. Bu testin amacı, sizde daha ileri değerlendirme gerektiren, diğer bazı sorunların olup olmadığını saptamaktır. Amaç, bir bellek bozukluğunun tanısını koymak değildir. Bu sorulardan dördüne veya daha çoğuna evet yanıtı verdiyseniz doktorunuzla konuşmanız öneriliyor.
(*): Acıbadem Sağlık Grubu yayınları: Belleğinizi nasıl güçlendirebilirsiniz?
Belleği olumsuz etkileyebilen ilaçlar
Kan basıncını düşüren ilaçlar: Beta-blokerler, diüretikler
Kullandığınız bu ilaçlardan kaynaklanan bir bellek sorunu yaşadığınızı düşünüyorsanız, lütfen ilaçlarınızı kesmeyin, doktorunuzdan bu konuda yapılabilecek bir şey olup olmadığını öğrenin. İlaçlarınızı kesmeniz daha ciddi sağlık sorunları yaratabilir.