Bahar alerjilerinde sorunun kaynağı ne

GÜÇLÜ bir bağışıklık sistemine sahip olmak iyi bir şeydir. İyi çalışan bir bağışıklık sisteminin bizi enfeksiyonlar, kanserler ve bağışıklık sapması hastalıklarından koruduğunu iyi biliriz. Bağışıklık sistemi zayıflığının daha sık üst solunum yolu enfeksiyonu (nezle, grip, tonsilit, farenjit) ve daha yüksek kanser riski anlamına geldiğini de unutmayın. Düzensiz ve kontrolsüz çalışan bir bağışıklık sisteminin iç dengenizi tam bir kaosa sürükleyeceğinden kuşku duymayın.

Vitamin, mineral veya besin desteklerinden faydalanmayı düşündüğümüzde, bu destekler ile bağışıklık sistemimize de yarar sağlamak aklımızda hep vardır. Özellikle kış ve ilkbahara girerken, bağışıklığımızı güçlendirmeyi daha sık anımsarız.

POLENLERİN ETKİSİ

Bahar ayları polenlerin de etkisiyle üst solunum yolları ve solunum sistemi alerjileri ile, alerjik cilt sorunlarının zirve yaptığı zamanlardır. Güzelim bahar günlerini öksürük, aksırıkla, burun tıkanıklıkları ya da nefes darlıkları ile geçirmeyi, olur olmaz kaşıntılar ve cilt döküntüleri uğraşmayı kim ister?

Sorunun çözümü, bağışıklık sistemini güçlendirmekten çok, bağışıklık sisteminizin "adaptasyon gücü"nü yükseltmektedir. Eğer bağışıklık sisteminiz gelişen iç ve dış şartlara uygun değişimler gösterebiliyorsa, en uygun cevapları, uygun zamanlarda ve miktarlarda verebiliyorsa işiniz oldukça kolaydır.

SİSTEMİN YANITI

Özellikle alerji sorunu söz konusu ise problem bağışıklık sisteminizin güçsüzlüğü değildir. Alerjik sorunların nedeni, bağışıklık sisteminin oluşturduğu gereğinden daha şiddetli, sert, zamansız ve ölçüsüz yanıtlardır. "Beklenmedik ve gereğinden daha şiddetli bir yanıt olma" özelliği alerji sorununun başlıca nedenidir. Alerji sözcüğü bağışıklık yanıtının beklenmedik bir zamanda ve çok şiddetli olduğunu ifade etmektedir.

Alerjik yanıtların oluşturduğu sağlık sorunları bahar aylarının en önemli problemidir. Özellikle polen alerjisi olanlarda üst solunum yolları ve akciğer sorunlarının baharla birlikte alevlenmesi olağandır. "Alerjik göz reaksiyonları" gözde sulanma, kızarma, yanma ve batma, "cilt reaksiyonları" döküntü ve kaşıntılar, "burun, boğaz reaksiyonları" aksırık, öksürük, boğaz yanması, geniz ve burun akıntısı, "solunum sistemi yanıtları" ise kuru öksürük nefes darlığı gibi belirtiler ile ortaya çıkmaktadır. Eğer böyle bir sorununuzun olduğunu düşünüyorsanız sorunu bağışıklık destekleri kullanarak çözmeye çalışmayı bir yana bırakıp bir uzman yardımı aramalısınız. Alerjiniz ile ilişkili sorunlar muayeneniz, tıbbi hikayeniz, yapılacak bazı özel testler (cilt testleri, kan analizleri, solunum testleri...) ile ortaya konacaktır.

ÇÖZÜM KOLAY DEĞİL

Alerjik sorunların çözümü ne yazık ki zor, zahmetli ve zaman alıcıdır. Bilgi deneyim ve sabır ister. Yeterli bir deneyim ve uzmanlık sorunun teşhisi ve çözümü için zorunludur. Başlangıçta antihistaminik ilaçlarla, kremlerle ve alerjik yanıtı azaltıcı özel tedavilerle yürütülen tedavi bir süre sonra daha ciddi ilaçların, örneğin kortizon grubunun kullanımını gerektirebilir. Bütün bu karmaşık tıbbi sorunların çözümü mutlaka alerjik hastalıkların tanı ve tedavisinde deneyimli olan bir hekim ve merkezin katkısını gerektirmektedir. Bahar alerjisi deyip geçmemeli, sorunu daha baştan önemsemelisiniz.

ÇOCUKLAR İÇİN EGZERSİZ VE KALSİYUM ŞART

Uzmanlar ileri yaşlarda ortaya çıkabilecek osteoporoza bağlı kemik kırılmalarını önlemek için çocuklarınıza yeteri kadar kalsiyum vermenizi, onları egzersize yönlendirmenizi tavsiye ediyorlar. Çocukluk ve ergenlik döneminde yeteri kadar kalsiyum tüketmeyenlerde osteoporoz kemik kırılganlığı artışı-riski yükseliyor. Bu sorun özellikle kilo almama, "sıfır bedene sahip olma" gibi nedenlerle yeterince beslenemeyen kız çocukları için büyük önem taşıyor. Sağlam kemiklere sahip olmak için çocuklarınızın düzenli olarak süt ve süt ürünleri tüketmelerini sağlayın.

Daha güçlü kemikler için düzenli egzersiz ve D vitaminine de ihtiyaç duyduklarını unutmayın. D vitamini üretimi için düzenli güneşlenmek yetiyor. Haftada 23 kere güneşlenmek veya günde 12 kez 15-20 dakika el ve kolları güneşe bırakmak cildin ihtiyaç duyduğu miktarda D vitamini üretmesini sağlıyor.

Bulgur ve makarnadan vazgeçmeyin

Sağlıklı beslenmenin kolay ve ucuz yolu "tam tahıl" tüketiminden geçiyor. Kilonuzu korumak, enerjinizi artırmak, kalp hastalıkları, diyabet ve kanserden uzak kalmak istiyorsanız yeteri kadar tam tahıl tüketin. Tam tahıl işlenmemiş, kepeği ve yapısal destekleri alınıp başka besin ilaveleri yapılmamış tahıl ürünü demektir. Kepekli makarna, kepekli pirinç, kahvaltılık gevrekler, tam buğday, yulaf ve çavdar ekmekleri tam tahıllardır. Bulgur bizim mutfağımızın en güçlü tam tahıl deposudur. Muhtelif yemeklerde bulguru bol bol kullanabilirsiniz. B grubu vitaminlerden, minerallerden ve posadan zengin, glisemik yükü düşük bir yiyecek olan bulgurdan daha çok yararlanabilirsiniz.