3 önemli yanlış

Sağlık sorunlarımız artıyor. Özellikle diyabet, hipertansiyon, obezite, artrit gibi sorunlar toplumsal birer tehdide dönüşüyor. Peki, bu sorunlar neden arttı ve artmaya devam ediyor?

Haberin Devamı

Bana göre en önemli nedenlerden biri, geleneksel beslenme modelimizin değişmesidir. Geleneksel beslenme kültürümüz son zamanlarda çok hızlı değişti, hatta altüst olup yüzlerce yıllık sağlam/sağlıklı yapısından uzaklaştı. 50 yıl önce hiç tanımadığımız, bilmediğimiz yiyecekler beslenmemizin ayrılmaz parçası oldu. Kolalı, asitli, meyve aromalı şeker -fruktoz- yüklü meşrubatlar, enerji içecekleri, hamburgerler, çizburgerler, hazır çorbalar, pizzalar sağlığımızın canına okudu. Salam, sosis, gofret ve cipslerle yakın temasımız da en fazla 30 yıllık bir geçmişe dayanıyor.

Pizza zincirlerinin en çok yatırım yaptığı ülkelerden birinin neden Türkiye olduğunu hiç düşündünüz mü? Etrafımız şekerli, çikolatalı, yağlı, tıka basa unla yüklü, kalori bombası, tadı hoş içi boş yiyeceklerle dolu ve bu gidiş hiç de iyi bir gidiş değil. Kısacası Y-A-N-L-I-Ş Y-O-L-D-A-Y-I-Z! İşte onların en mühimleri, en tehlikeli, en can yakıcı olanlarına birkaç örnek...

Haberin Devamı

YANLIŞ 1

Yanlış karbonhidrat yiyoruz

Her şey gibi karbonhidratların da iyisi kötüsü, doğrusu yanlışı var. Karbonhidrattan zengin bir besin (bir meyve ya da buğday gibi) ne kadar doğal ve ‘tam’ ise, yani ne kadar işlenmemiş ise, o oranda iyi ve doğru bir besin oluyor. İşlenip öğütüldükçe, rafine edildikçe, tehlikeli olmasa bile sorunlu bir hale geliyor.

3 önemli yanlış

Örneğin elmanın elma püresinden, elma püresinin elma suyundan, taze sıkılmış elma suyunun elma suyu konsantresinden daha sağlıklı olması bu yüzden. Benzer şekilde, buğdayı haşlayıp yemek bulgur pilavından, bulgur pilavı yemek beyaz fırın ekmeği yemekten daha faydalı ya da daha az zarar verici bir beslenme davranışı. Çünkü bir karbonhidrat işlenip ufalandıkça özümsenmesi ve şekere dönüşmesi hızlanıyor.
İşte bu nedenle, hızla sindirilen ve çabucak özümsenen karbonhidratlardan (un, nişasta, şeker içerikli besinler) zengin bir diyet, işlenebilecek en büyük beslenme günahıdır. Çünkü bu günah, kanda insülin patlamalarına, şeker ve trigliserid seviyesinde tehlikeli artışlara, neticede de çok sayıda kronik hastalığa sebep olabiliyor.

Haberin Devamı

YANLIŞ 2

Çok şeker tüketiyoruz

Şeker, günümüzde en çok tüketilen besin maddelerinden biri haline geldi. Gereksiz bir kalori kaynağı olmasının dışında hiçbir besleyici özelliği bulunmayan, ama neredeyse her besinin içine girmeye başlayan şekerin yol açtığı sağlık sorunlarına her gün bir yenisi ekleniyor.

3 önemli yanlış

Benim çocukluğumda, fazla şekerin sadece diş çürüklerine ve şeker hastalığına yol açabileceği düşünülürdü. Son yıllarda, durumun bu kadarla kalmadığı anlaşıldı. Şeker artık çok daha ciddi sağlık problemleriyle ilişkilendiriliyor.
Karaciğer yağlanması, trigliserid değerlerinin yükselmesi, unutkanlık, erken bunama, bağışıklık sisteminin zayıflaması, damar sertliği, kanda pıhtılaşma eğiliminin artması bunlardan sadece bazıları. Bu listeyi daha da uzatmak mümkün.
Kısacası, sağlığınızı korumak istiyorsanız, hem kendinizin hem de çocuklarınızın şeker tüketimini kontrol altına alın. Çayınızı şekersiz için, şeker eklenmiş meşrubatlara elinizi sürmeyin ve tatlılara mesafeli durun

Haberin Devamı

YANLIŞ 3

Kötü yağlar kullanıyoruz

Son derece zengin bir mutfak kültürüne sahibiz. Ama maalesef onun kıymetini bilmiyoruz. Yaptığımız en önemli yanlışlardan biri, yemek pişirirken tercihimizi ayçiçeği, mısırözü, pamuk yağı gibi -faydalı olmak bir yana, sağlığa zararlı bile olabilecek- yağlardan yana yapmak, daha da kötüsü margarin kullanmak. Oysa Türkiye, tam bir zeytin ve zeytinyağı cenneti. Ama maalesef, Avrupa’nın ve Akdeniz coğrafyasının en az zeytinyağı tüketen toplumuyuz.

Unutmayın, bitkisel yağlarla yapılan kızartmalar en az fast-food dükkânlarındaki kızartmalar kadar tehlikelidir. Sağlıklı bir mutfak, ayçiçeği ve mısır özü gibi yağların en az girdiği mutfaktır. Mutfağınıza bitkisel yağ olarak mümkünse sadece zeytinyağı sokmanızı ve zeytinyağının da soğuk sızma olanını tercih etmenizi öneriyorum.

Haberin Devamı

Bir diğer beslenme hatası ise margarinin tereyağından daha sağlıklı olduğunu düşünmek. Özellikle, margarinle kıyaslandığında -ki böyle bir kıyaslamayı yapmak bile hatadır- tercihinizi tereyağından yana kullanın. Çünkü margarin doğada var olmayan, insan tarafından yaratılmış bir yağ, tereyağı ise genlerinizin tanıdığı doğal bir gıda ve içinde A vitamini, E vitamini, lesitin, selenyum ve CLA gibi değerli besin öğeleri var. Eğer kolesterol, kalp ve damar hastalığı sorununuz yoksa diyetinizde tereyağına yer vermenizde bir engel olmadığını söyleyebilirim. Tabii aşırıya kaçmamak koşuluyla. Unutmayın: Zeytinyağı ilk tercihiniz, tereyağı ise ikinci tercihiniz olmalı.


Yazarın Tüm Yazıları