Yaşlı bir adam. Türkiye’den Paris’e göçen Mösyö İbrahim. Kur’an’da okudukları, hayata tahammülü öğretmiş. Bir de iyilikseverliği.
Yetişme çağında bir çocuk. Babasıyla yaşıyor. Annesi büyük kardeşiyle onları bırakıp gitmiş. Cinselliğin ilk uyanışları ile babasıyla yaşadığı mutsuzluğun döküldüğü bir nehir, İbrahim.
Yaşlı bir adamla, ergenlik çağındaki bir çocuğun dostlukları hem karmaşıktır hem de sevimli.
Momo’nun (çocuğun adı) bir gün gelip beni evlat edinir misin, sorusuna İbrahim’in verdiği yanıt, hemen yarın olur.
Batı’nın hay huyundaki yaşama biçimi ile, doğunun yavaş, ritmi düşük hayatı arasında gidip gelen bir seyahat.
Yalnız insanların birbirini bulması, yaşama felsefelerinin, yüzyılın düşünce akımlarının çok işlediği bir konu.
Mosyö İbrahim ve Kur’an Çiçekleri; bir dostluğun içindeki kutsal motifleri de ön plana çıkarıyor. Türkiye sınırları içinde semazenlerden görüntüler, cami, kilise ziyaretleri, Yahudi Momo’nun dünyasında bir ruh yolculuğuna çıkarıyor.
Ömer Şerif’in sevimli ve yumuşak oyunu etkileyici.
İnsan ilişkilerine bakışıyla seyredilmesi gereken bir film.