Paylaş
Ne nefretmiş...
Ne doluymuşsun meğer Gülşah Saraçoğlu...
Ne sinirliymişsin...
Gülşah Saraçoğlu’nun eski sevgilisi Gökhan Göz’ün Instagram canlı yayınına dalıp ortalığı dağıtmasını dehşet içinde seyrettim.
Gülşah Hanım daha önce de beyefendinin evini basıp ortalığı dağıtmış.
Anlaşılan birleştirici değil dağıtıcı bir yapıya sahip ünlü modacı.
Hep söylerim toplumun önünde olan insanlar dikkat etmeliler özel hayatlarına...
‘Hepimiz insanız olur böyle şeyler’ gibi cümlelere sığınmak yok kimse kusura bakmasın...
‘Adam hak etti oh olsun’culuk, yok gücenmesin kimse...
Tutacaksın kendini...
Hakim olacaksın sinirlerine. Ha yok “ben beceremem” dersen, rezil olursun böyle. Ünlü modacı yaptıklarından pişman olduğunu, psikolojik şiddete maruz kaldığı için kendini kaybettiğini söyledi.
Zaten hiçbir şey olmadan çıkacak hakaretler değildi onlar. Ama;
Nedir bu kaostan beslenme?
Neden bu şiddet seviciliği, anlayamıyorum.
Daha önce defalarca ayrılıp barışmışsınız...
Sen erkek arkadaşının evinin altını üstüne getirmişsin. Neden sonra barışırsın?
Eyy Gökhan Bey...
Sen de kendine göre haklı sayılabilecek olaylar yaşamış olabilirsin...
Ama evinde kırılmadık eşya kalmamış, sonrasında Gülşah Saraçoğlu’yla ilgili ‘akıl sağlığı yerinde değil’ gibi bir açıklama yapmışsın.
Neden ilişkiye devam edersin?
Tüm bu olan bitenden sonra, ben korkarım artık Gülşah Saraçoğlu’ndan.
Yan yana gelemem ünlü modacıyla. Sevmediği bir hareketi yapmak mı tövbe!
Yaptığı tasarımları eleştirmek mi asla! Canımı sokakta bulmadım ben...
Çok özledik
Bir kafeye korkusuzca gidip ‘bana bir kahve lütfen’ demeyi... Arkadaşlarımızla yemek için randevulaşmayı...
Şöyle tıklım tıklım bir ortamda müzik dinlemeyi...
Kalabalık ev ortamlarında bir araya gelmeyi, ÇOK ÖZLEDİK!
Ne kadar kıymetliymiş basit gibi gördüğümüz bu aktiviteler.
Bakın şimdi hepsinden mahrum kaldık. Her şey düzeldikten sonra kıymetini bilelim artık.
Neeee ‘HES’ kodun mu yok
Aynı gün iki arkadaşımdan da “HES kodum yok” cümlesini duydum. Aynı gün iki arkadaşımdan da “HES kodum yok” cümlesini duydum. Tabii ki bastım kahkahayı. Baktım onlarda ‘tık’ yok, suratıma ciddi ciddi bakıyorlar. Eve gidip beklemeye başladım. Herhalde biraz sonra mesaj atıp ‘şaka yaptık’ derler diye düşündüm. Saat gece yarısını geçti, mesaj gelmedi. İşte anca o zaman anladım ‘şaka olmadığını’... Benim halen ‘HES’ kodu almayan arkadaşlarım varmış.
Herkes beni çok beğeniyor
Aynur Aydın, “sosyal medyada beğeniliyorum, mavi tikli ünlüler bile bana yürüyor” diye bir açıklama yaptı ya, kötü haberi kendisine vermek de bana düştü.
Sevgili Aynur Aydın...
Çok sempatik, çok başarılı ve güzel bir kadınsın. Ama üzgünüm DM kutunun dolması beğenildiğin anlamına gelmiyor.
Sırf yürümek için yürüyorlar bu alemde.
Bazı tipler var ki, otomatiğe bağlamış artık... Onlar önüne gelene ‘yürüyor’...
Ama ertesi gün hatırlamıyorlar bile.
Hele ki, mavi tik’liyse tamam, ‘kimse mavi tik’ime karşı koyamaz’ diye düşünüp başlıyorlar profil profil gezmeye.
Yani tamam beğeniliyorsundur mutlaka, ama yine de çok şey yapma sen...
Tam bir ‘yavuz hırsız’ vakası
Sermiyan Midyat şiddet uyguladığı iddia edilen eski sevgilisi Sevcan Yaşar hakkında uzaklaştırma kararı aldırmış. Kararı görünce ‘vay be’ dedim. Vayyyy... Bu tam bir ‘yavuz hırsız ev sahibini bastırır’ olayı.
Şiddet haberiyle gündeme gelen sen, uzaklaştırma kararı aldıran yine sen.
8 yıla kadar hapis istemiyle dava açılan sen... Korunma ihtiyacı duyan yine sen...
Karakolda ortalığı birbirine kattığı tutanaklara geçen sen,...
Ama ne hikmetse ‘korkudan tirtir titreyen’ yine sen... Bir ‘mağdur’ rolü oynanmak isteniyor belli ama bu yol yanlış yol. Bu yolun sonu çıkmaz sokak.
Paylaş