Reklamın en çirkini

“Kibariye sen n’apıyorsun, kendine gel” dedik.
“Eşiniz Ali Küçükbalçık sizi aldatıyor, görüntüleri görmediniz mi?” diye sorduk.
Ali Küçükbalçık’ın geçmiş vukuatlarına bakınca şaşırtmamıştı bizi olan biten.
Ama Kibariye’nin tavrı çok ilginçti...
Şimdi ortaya çıktı ki, o fotoğraftaki çift Fransa’da yaşayan yani olayla uzaktan yakından alakası olmayan bir çiftmiş. Yani bu kez masummuş Ali Bey. E iyi de, üzerinden 2 ay geçti yahu.
Çıkıp neden yalanlamadınız?
Siz Kibariye Hanım...
◊ “Gözümle görmeden inanmam” diyeceğinize, “Kocam o tarihte orada değildi” deseydiniz ya.
Siz Ali Bey...
◊ “Bakın ben o tarihte neredeydim” diye ispatlasaydınız ya çıkıp.
Bu sessizliğin altından başka kokular geliyor burnuma.
◊ Son 2 ayda Kibariye’ye olan ilgi arttı mı? Arttı.
◊ Konser aldı mı? Aldı!
◊ Canlı müzik mekanlarında sahne alıp konuyla ilgili açıklama patlattı mı? Tabii ki!
Anlayacağınız çirkin bir reklam kampanyasına kurban gittik.
◊ Hadi bizi kandırdınız Kibariye Hanım.
◊ Hadi herkes eşiniz hakkında atıp tutarken siz evde güldünüz, tamam ama o hiç suçu olmayan çiftten ne istediniz?

Taksiler neden yolcu almıyor? İşte cevabı...

Hani durmuyorlar ya el kaldırınca.
Hani soruyorlar ya “nereye gidiyorsun” diye.
Binersen taksisine sert sert bakıyorlar ya bize.
Tüm bunların en önemli nedenlerinden biri ‘komisyon’ aslında.
Mesela, Etiler’deki CZN Burak gibi, Arapların akın ettiği birçok mekan taksicilerle çalışıyor.
Nasıl mı?
Taksici önce aracına aldığı Arap müşterilerine çalıştığı restoranlardan birine gitmesini öneriyor.
Öve öve bitiremiyor o restoranları.
Yolcu tamam derse, güle oynaya restoranın kapısına kadar bırakıyor turistleri.
Sonra da o müşterilerin içeride ödedikleri hesap üzerinden bazı yerlerden yüzde 20, bazı yerlerden ise yüzde 30 komisyon alıyor.
Yani düşünün 4 kişilik bir aile 5 bin lira hesap ödese, en kötü ihtimalle bin TL taksicinin cebine giriyor.
Şimdi bu taksici yolda perişan halde bekleyen bizleri alıp ne yapsın?
Ya karşıya gideceğiz dersek, ya trafiğin ortasına sokarsak onu.
İşte bu yüzdendir taksicilerin Arap turistleri tercih etmesi.
Bu yüzdendir Arapların gittiği mekanların önünde boş boş beklemeleri.
Bu yüzdendir ‘müşteriye gidiyorum’ diye işkembe-i kübradan palavra sıkmaları.
Ya hanutçuluk yapın ya da taksicilik!

Ortaköy’e giden bin pişman

Ortaköy trafiği İstanbullunun korkulu rüyasıdır.
Dışarı çıkmak istememe sebeplerinden biridir.
Son zamanlarda iyice çekilmez bir hal aldı bölge trafiği. Kontak kapatıyor artık arabalar. Bunu fırsat bilenler de arabasıyla yolculuk yapanlara resmen ‘çile’ çektiriyor.
◊ Arabanın içine zorla gül atanlar...
◊ Camdan kafasını uzatıp para isteyenler...
◊ Arabanın üzerine tırmananlar...
◊ Cam silme bahanesiyle yolunuzu kesenler...
Ne ararsanız, kimi ararsanız var Ortaköy trafiğinde.
Mesela...
◊ O trafikte taksi bulana...
◊ Siniri bozulmadan gideceği yere varana...
◊ Söz verdiği saatte randevusuna yetişene...
Ne ödül verilse azdır!

Samimiyetsizlik 

◊ Empati müessesesi...
◊ Saygı müessesesi...
◊ Günaydın müessesesi...
◊ Komşuculuk müessesesi...
 En kısa zamanda bu ‘müesseseleri’ samimiyetsizlikten kurtarmalıyız.