Paylaş
Biz son adımı da attık ve 4 Aralık’taki tören için pazar sabahı Ritz-Carlton Hotel’de Altın Kelebek jürisi olarak bir araya geldik.
Önümüzdeki notlarda halkın oylarıyla belirlenen ilk 10 aday vardı.
Jüride ben, Savaş Özbey, Ömür Gedik, Onur Baştürk, Hakan Gence ve Selim Akçin, Kelebek ekibi olarak yer aldık. Faruk Bayhan, Nevra Serezli, Erol Evgin, Simge Sağın, Bengü ve Ersay Üner de sektörün önemli temsilcileri olarak yer aldı.
32 kategori vardı.
O kategoriler teker teker incelendi.
Fikir ayrılıkları da oldu, oy birliğiyle verilen kararlar da...
Jüri bazı kategorilerde yüzde 30’luk oy hakkını kullanarak zirveyi de belirledi...
Biz hem çok keyif aldığımız hem de içimizin çok rahat olduğu bir toplantıdan çıktık. E haliyle ödül gecesi için heyecanımız bir kat daha arttı.
Öyle şahane bir jüriydi ki...
Hemen söyleyeyim, tüm jüri dersine çok iyi çalışmıştı.
Hepsi kategorilere hâkimdi.
Masanın başında sektörün üç duayen ismi oturdu:
Nevra Serezli, Erol Evgin ve Faruk Bayhan.
Çoğumuz zaman zaman susup onların yorumlarını dinledik.
Mesela Erol Evgin “en iyi şarkı” kategorisinde aklındaki bazı şarkıları tekrar dinlemek istedi.
Düşündü, taşındı ve son kararını masada verdi.
Benim hemen solumda çok sevdiğim Simge Sağın vardı.
Listedeki isimler üzerine uzun uzun konuştuk, fikir alışverişleri yaptık.
Hatta öyle ortak ve rafine zevklerimiz varmış ki, hiç konuşmadan aynı isimlere elimizi kaldırdığımız oldu.
Simge’nin yanındaysa Bengü oturuyordu.
Orada söylemedim ama ben gizli bir Bengü hayranıyım aslında.
Onun yorumlarını ilgiyle dinledim.
Ara ara da göz ucuyla baktım ne yapıyor diye.
Notlar alıp adaylar üzerinde sıkı bir çalışmaya giriştiğini gördüm...
Gençlere destek olunması, yeni isimlerin önünün açılması taraftarıydı Bengü.
Çok hoşuma gitti bu düşünceleri.
Ersay Üner müzik adamlığını bir kez daha ispat etti bana göre.
Kritik yorumlar yaptı. Mesela “en iyi rap sanatçısı” konuşulurken içimden “Doğru söze ne denir ki” deyip oyumu ona göre verdim.
Müzikle ilgili kategorilerde Simge, Bengü, Ersay Üner ve Erol Evgin’in katkıları çok büyük oldu.
Dizi ve film kategorilerindeyse Faruk Bayhan’la Nevra Serezli’ye odaklandı dikkatlerimiz.
Hepsi iyi ki vardı...
Aklımda kalanlar
Ersay Üner çok güzel bir tespit yaptı toplantı sırasında.
“Ben burada neler olduğunu çok merak ediyordum. Çok istiyordum jüride olmayı. Ve gördüm ki gayet adaletli, herkesin fikrini söylediği bir yermiş. İyi ki buradayım” dedi.
Benzer bir yorum Nevra Serezli’den de geldi.
O da, “Herkes bir şeyler konuşuyordu. Bana gitme diyen arkadaşlarım bile oldu. Yaşayarak görmek istedim burayı, iyi ki de geldim” yorumunu yaptı.
Faruk Bayhan da “Elimizde bir Altın Kelebek kaldı.Türkiye’nin Oscar’ı bu tören. Sahip çıkalım” dedi.
En çok ‘o’ kategori...
Bazı kategorilerde oylama çok zorlu geçti...
Oy oranları öyle yakındı ki birbirine, o yüzden çok düşünmek gerekti üzerinde.
Mesela “en iyi kadın pop sanatçısı”.
“Bence şu olmalı” ya da “olmamalı”yla başlayan tartışmalar dakikalarca sürdü.
Benim de üç isim arasında kaldığım bir kategoriydi bu.
O yüzden “Erol Evgin ne düşünüyor, Ersay Üner’in kararı ne yönde olacak, Bengü’nün isimlerle ilgili yorumu ne olacak, Simge ne diyecek” diye baktım önce.
Sonra da halk oylamasının sonuçlarını inceleyip listeden aklımdaki ismi seçtim.
Günün sonunda mutlu muyum; mutluyum...
İçim rahat mı; çok rahat...
Hak eden mi aldı; evet, hak eden aldı.
Gülerek başladık
Toplantı öncesi jüri toplu fotoğraf çektirdi. Simge en öne geçip şöyle bir arkasına baktı ve “Panik olmayın arkadaşlar, ortaokuldan beri aynı boydayım, hiç uzamadım.
O yüzden fotoğraf çekilirken kimseyi engelleyemem” dedi.
Ben hemen yanındaydım...
İtiraf ediyorum en yüksek sesle ben güldüm...
Seviyoruz kendisiyle barışık, sıcak insanları...
Diyeceğim o ki; neşeyle başladık toplantımıza...
Paylaş