Nükhet Duru Ali Kocatepe’ye ne yaptı?

Nükhet Duru’nun “Duru Olmak” adlı belgeseli yayına girince Ali Kocatepe ile arasında bir kriz olduğunu öğrendik.

Meğer Nükhet Duru’nun geçen sene çıkardığı düet albümündeki bazı şarkıları Kocatepe ‘veto’ etmiş.

“Albümde şarkılarım yer almayacak” demiş.

Öyle arada kalmış şarkılardan bahsetmiyoruz.

“Melankoli”, “Ben Sana Vurgunum” ve “Benimsin Diyemediğim” adlı unutulmaz şarkılardan bahsediyoruz.

Konu kapandı, unutuldu derken o albümün hazırlık sürecini anlatan bir belgesel projesine “evet” dedi Nükhet Duru. Ve “Duru Olmak” adlı belgesel ortaya çıktı.

Belgesel henüz yapım aşamasındayken aradaki gerginliğin farkında olan Netflix ekibi, Ali Kocatepe ile iletişime geçip şarkıların kullanım iznini istiyor. Kocatepe de olumlu yanıt veriyor. Ancak geçen ağustos ayında yaşanan olay iki ismin arasını yeniden açıyor.

İddiaya göre Ali Kocatepe, ağustos ayında Nükhet Duru’nun Bodrum’da verdiği konsere gidiyor. Seyirciler arasındaki yerini alıp Duru’yu dinliyor.

Ama ortada bir ‘terslik’ var...

Ali Kocatepe şarkılarını söyleyen Nükhet Duru, şarkıların sahibinin adını anmıyor.

Adını anmaktan kastım...

◊ “Bu şarkılarda emeği olan, bestelerini yapan, sözlerini yazan Ali Kocatepe bugün aramızda. Kendisine hoş geldin diyorum.”

◊ “Ali Kocatepe bizi onurlandırdı, izniyle onu sahneye davet ediyorum.”

◊ “Ve aramızda eski dostum, yol arkadaşım Ali Kocatepe var. Kendisine bir kez daha sizlerin önünde her şey için teşekkür etmek istiyorum” gibi cümleler...

O akşamdan sonra ünlü besteci kararını değiştiriyor ve “Nükhet Duru benim şarkılarımı kullanamaz” diyor.

Belgesel projesine taş koymaya çalışıyor yani.

Bildiğim kadarıyla Nükhet Duru için ‘emek’ dediniz mi akan sular durur.

◊ Ya o kalabalığın içinde gerçekten de Kocatepe’yi görmedi Nükhet Hanım...

◊ Ya da öyle kırgın ki, tepkisini bu şekilde göstermek istedi.

Sizler, yılların eskitemediği sanatçılarsınız...

“Bana selam vermedi, sahneye çağırmadı, bir teşekkür bile etmedi” deyip böyle büyük projelere engel olmaya çalışmak hoş değil.

Ölümlü dünya yahu.

İkinci bir Nükhet Duru yok, olamaz. Bir Ali Kocatepe daha yok, olmayacak. O yüzden unutun gitsin.

Işın Karaca anlamamış, anlatıyorum

Işın Karaca yaptığı bir paylaşımla “Bir gazeteci de Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’ya esnafı ve restoranların açılış tarihini sormadı” diye sitem etti.
“Gazeteci değilim ama bu sorunun hiç mi kıymeti yok?” diye de ekledi.
Işın Hanım...
Basın toplantısını baştan sonuna kadar dinlendiniz mi bilmiyorum. Ama Bakan Koca zaten konuşmasının satır aralarında bu konuyla ilgili soru işaretlerini giderdi.
“Önerimiz hazır, kabineye sunacağım ve Cumhurbaşkanımız uygun görürse kabine sonrası açıklayacak” dedi.
Yani bu ne demek?
“Benim burada açıklamam uygun olmaz, bir süredir olduğu gibi bu kararlar kabine sonrası açıklanacak” demek.
Yoksa tabii ki de gazeteci arkadaşlarımızın aklına gelen ilk sorular arasında kafe ve restoranların durumu da var.
Cevabı almamış olsalar sormazlar mı böyle bir soruyu sizce?

Pes arkadaşlar, 18 yıl!

Özge Ulusoy’un 18 yıl içindeki değişimi diye haberler dolanıyor.
Gel de gülme!
Gel de “Ben yanlış mı okudum” diye gözlerini ovuşturma!
Yahu 18 sene.
6 bin 570 koca gün.
Tabii ki değişecek insan.
Hiçbir estetik müdahale olmasa bile değişir.
Ama ekran önünde olan biri eline, yüzüne, saçına, başına herkesten fazla dikkat etmeli. Gerektiği yerde müdahale de ettirmeli.
Ayrıca yaş aldıkça güzelleşenlerden Özge Ulusoy. O yüzden rahat bırakın şu kadını artık.