İyi ki kötüler var

Dün Kelebek’te Eda Solmaz’ın, Yeşilçam’ın unutulmaz kötülerinden İhsan Gedik ile röportajını okudum.

Haberin Devamı

Okumadıysanız vakit kaybetmeden okuyun derim.
Öyle keyifli, öyle akıcı bir röportaj olmuş ki, tekrar tekrar okuyası geliyor insanın.
Gedik’in çalıştığı ünlü isimler ile ilgili açıklamalar yaptığı bir bölüm var. Tamam dedim, şimdi ne skandallar okuyacağım, o ünlü isimlerin kirli çamaşırlarını öğreneceğim...
Çok büyük yanıldım.
Meğer eskinin ünlü isimleri ne dürüst, ne egosuzmuş.
Türkan Şoray,
Fatma Girik,
Ayhan Işık,
Cüneyt Arkın...
İhsan Gedik hepsinden saygıyla bahsediyor röportajında.
“Bize analık babalık yaptılar.
Hatta paramızı alamadığımızda kendi ceplerinden ücretlerimizi ödediler” diye anlatıyor.
Peki dönemimizin oyuncularını bir 20 sene sonra düşünsenize.
Birbirleri hakkında bu kadar iyi konuşurlar mı sizce?
Hiç sanmam.
İhsan Gedik’in hayatını okurken Yeşilçam’ın kötü isimlerinin naifliğini düşündüm.
Rollerinin aksine fazlasıyla beyefendi, fazlasıyla güleryüzlüler.
Belki de sonrasında yaşadıkları hayat onları bu hale getirdi bilemem.
İhsan Gedik şimdilerde kitap satarak geçimini sağlıyor.
Kazandığı parayla da kızını okutuyor...
Gidip onunla Yeşilçam sohbeti yapmak hatta sattığı kitabı almak isterseniz, buyurun Taksim’deki meşhur Yeşilçam Cafe’ye.

Tehdit var mı yok mu?
Yeni nesil oyunculardan biri Melisa Döngel. Daha genç, önünde uzun bir yol var. Yeni nesil oyunculardan biri Melisa Döngel. Daha genç, önünde uzun bir yol var. Ama o yollardan tökezlemeden geçmek kolay iş değil. Nişantaşı’nda kız arkadaşlarıyla gittiği bir mekana alınmayan genç oyuncunun kapıdan geri çevrildiği görüntüler ortaya çıktı. İddiaya göre mekana giremeyince çalışanlara tehditler savuran Döngel, “Siz bittiniz, sizi bitireceğim” diye söylene söylene yoluna devam etmiş. Kendisi, “Ben böyle bir şey asla yapmam” diyor ama mekan çalışanları Melisa Döngel’i dava etmeye hazırlanıyor.

Cadılar Bayramı
Bugün 31 Ekim. Yani Cadılar Bayramı.
Pek adetimiz değildir ama son yıllarda birçok mekanda Cadılar Bayramı partileri yapılır oldu.
Fakat bu sene kritik.
Bu dönemde kalabalıkların bir araya geldiği her türlü etkinliğin karşısındayız. Ama tüm uyarılara rağmen, internette bu gece için parti biletleri satılıyor. Bu bizim bildiklerimiz...
Bir de gizli düzenlenecek partiler var.
Davet gelirse, aman ha gitmeyin. Sizi “Zaten kostüm var, o koronayı engeller” diye ikna etmeye çalışan olursa, telefonu kapatın yüzüne.
Bu sene de Halloween’ı kutlamayıverin.
Seneye hep beraber kutlarız. Can Yaman gibi olmayın mesela.
Ünlü oyuncu daha Cadılar Bayramı’nı
beklemeden, Kuruçeşme’de sık sık korona partileriyle anılan bir mekanın Cadılar Bayramı konseptli partisine katılmış. Gece 3 civarında mekanı polisler basınca apar topar kaçmış Can Bey.

Haberin Devamı

Hava yapmayın Bestemsu Hanım
İyi ki kötüler var
Demet Akalın’ı, “Arkadaşımla yolda gidiyoruz, lastik patladı. Hemen kocamı aradım, insan bir erkeğin gücünü istiyor” sözleri nedeniyle eleştirdik.
Bir kadının patlayan lastiğini değiştirmek için hayatında illa erkek olmasına gerek yok dedik.
Tam konu kapandı derken, oyuncu Bestemsu Özdemir aracının lastiğine hava basarken görüntülendi.
Konu tabii hemen Demet Akalın’a geldi.
“Ben bu işleri tek başıma hallediyorum” dedi güzel oyuncu.
Ama iyi de, lastik değiştirmek ayrı, lastiklere hava basmak ayrı.
Lastik değiştirmek dakikalar alıyor, hava basmak saniyeler.
Lastik değiştirirken az da olsa bir kuvvet lazım, hava basarken kuvvete muvvete gerek yok.
Demet Akalın durur mu, hemen vermiş cevabı; “Bu hava basmayı 6 yaşındaki kızım da yapar” demiş.Vallahi doğru söylüyor bu sefer Demet Akalın.

Haberin Devamı

Karantina sevdaları
Bu dönem evlilikleri artıracak...
Aşklar doludizgin devam edecek...
Tek eşli olacak herkes gibi konuları karantinadayken çok tartıştık.
Ama tam tersi oldu.
Tahminlerimiz tutmadı.
Yerle bir oldu hayallerimiz.
◊ Eve kapandığımız dönemde yalnız olanlar halen yalnızlar.
◊ Karantinayı sevgilisi ile aynı evde geçirenler şiddetli geçimsizlik yüzünden ayrıldılar.
Karantina sonrası yüzü gülen tek bir kesim var.
Onlar da karantina sırasında ilişkilerine yeni başlayan ama o ilişkiyi uzaktan yürütmek zorunda kalanlar.
İkinci bir karantinaya kadar ilişkilerine devam ediyorlar.

Mersin Büyük ‘Korona’ Belediyesi
İyi ki kötüler var

Olur şey değil.
İnanılır gibi değil.
Maske yok...
Mesafe yok...
Adım atmak nerdeyse imkansız.
Mersin’in Silifke ilçesinde düzenlenen Cumhuriyet konserinin fotoğraflarına ilk baktığımda, geçtiğimiz yıllardaki konserlerden biri sandım.
Değilmiş.
Murat Dalkılıç’ın sahneye çıktığı kutlamaları izlemeye gelenlerin vurdumduymazlığı pes dedirtti.
Konser alanı çok kalabalıktı. Kalabalığın yarısından fazlasında maske de yoktu üstelik.
Silifke kurtarılmış bölge mi bilmiyorum ama asıl can sıkıcı olan iki nokta var:
1- Bu etkinliği Mersin Büyükşehir Belediyesi’nin düzenlemiş olması.
2- Halkın sağlığını düşünmesi gereken belediyenin bu kadar umursamaz olması.

 

Yazarın Tüm Yazıları