Paylaş
Ben “Pişmanım” beyanına kandığıma değil, şu bebeksi vicdanıma üzülüyorum.
Komşusuyla kavgaya tutuşan ve yaşlı adamı darp eden Halil Sezai bir süre tutuklu kalmıştı.
Ünlü şarkıcı serbest bırakıldı ve sahnelere döndü.
Ama şarkı söylemek için dönmemiş...
-Şiddeti meşrulaştırmak,
-Sahneden hakaret etmek,
-“Kafam güzeldi yaptım, kime ne” demek için dönmüş...
Hafta sonu sahne aldığı mekanda, darp ettiği o kişi için “Tam dövemedim, bir dahaki sefere” dedi Halil Sezai.
Sonra ne oldu biliyor musunuz?
Onun sahnesine gelen müşteriler kahkahalar atarak alkışladı bu sözleri.
“Ooooooo helalll” diye tezahüratlar yaptı.
Hem o alkışlayanlara hem de Halil Sezai’ye koca bir ‘pes’!
- Mahkemede “Pişmanım” diyen sen değil miydin Halil Sezai?
- Sahnede söylediğin bu sözleri hakim karşısında niye söyleyemedin?
- Böyle uzaktan konuşmak ne kolay değil mi?
Seni alkışlayanların gazına da gelmemen lazım.
Çünkü bugün seni alkışlayanlar yarın dövdüğün komşunu alkışlar.
Not: Bu arada bazılarının ‘kaynak gösterme fobisi’ var. Bunu çok sık yaşıyoruz. Yazdığımız yazılar, yaptığımız söyleşiler özellikle yeni türeyen Instagram hesaplarında kaynak gösterilmeksizin kullanılıyor.
Halil Sezai’nin bu şuursuzca sözlerini Gazetemagazin muhabiri Akif Yaman çekti. Ama birçok yer ne onun adını kullandı ne de çalıştığı yerin. Tebrikler Akif, alkışlar Gazetemagazin.
Canlı müzik mekanlarının ‘hal-i pürmelal’i
Hafta sonu Yıldız Tilbe’nin sahneye çıktığı Bodrum Yalıkavak’taki Mücver adlı mekan karıştı. Ama ne karışmak!
Tilbe şarkısını söylerken yüzlerce tabağın havada uçuştuğu bir görüntü izledim.
O sırada birinin sandalye fırlattığını, bir başkasının çatalla yan masaya koştuğunu gördüm.
Sanırsınız “Game of Thrones” sahnesi...
Arkadaşlar ne yapıyorsunuz?
Bu mu eğlence?
Mekan olaylar sonrası bir açıklama yaptı yapmasına ama o açıklama bir ‘nefret bildirisi’ydi bana göre.
Peki sayın mekan yetkilileri;
- O akşam kapınızda duran valelerin alkollü olduklarını biliyor muydunuz?
- Kaç arabayı sahibine teslim edemediler haberiniz var mı?
Benim var.
Bakın sayın mekan yetkilileri;
- Müşteri diye içeriye aldığınız kişileri seçmezseniz...
- Belinde silahla gezenleri alkollü mekana buyur ederseniz...
- Garsonlarınızın ‘müşteriden ne koparsam kâr’ mantığının önüne geçmezseniz...
- Uçuk fiyatlarla kalitesiz bir hizmet verirseniz...
Ve...
- 00.00’da bitirmeniz gereken müziği gece 1, hatta 2’ye kadar sürdürürseniz...
Bu yaşanan çirkin olaylara asla engel olamaz ve zamanla buharlaşıp yok olursunuz...
Kibariye severler göreve
Kibariye’nin yakın arkadaşları, aile bireyleri, ona “Gel kızım seninle bir konuşalım” diyebilecek değerli büyükleri...
Harekete geçme zamanınız geldi, geçiyor.
Eşi tarafından aldatıldığı iddiaları soruldu Kibariye’ye...
O da “Kimse için yuvamı yıkmam, biz evde eşimle hallediyoruz, erkeğinize sabırlı olmanız lazım” dedi.
O fazlasıyla temiz kalbin, ileri derecede saflığın bizi artık çok üzüyor Kibariye.
- Bir yuva yıkılacaksa genelde başkası yüzünden yıkılır. O yüzden “Kimse için yuvamı yıkmam” ne demek yahu?
- “Evde eşimle hallediyoruz” açıklamanı zaten anlamak mümkün değil. Ali Bey aldatıp aldatıp gelip özür mü diliyor?
- “Erkeğinize sabırlı olmanız lazım” da ne demek! Bu sabrın bir limiti var mı? Yani kaç aldatmadan sonra tükenecek o sabır?
Ahhhh Kibariye ahhhh...
Kaşık attıran balıkçı
Alaçatı’da Plage Isolee içine konumlanmış bir Balıkçı Niyazi vardı.
Balıkçı bir ailenin 4’üncü kuşağı olan Ali Yuvanç, radikal bir kararla İstanbul’a şube açtı.
Adı artık Balıkçı Niyazi değil. Yeni adı Sea Salt.
Yeni mekanı ise Ortaköy’ün Feriye’si...
Bazı işletmeleri desteklemek gerekiyor.
Desteklemezsek marketten alınan lakerdaları, konserve domatesleri, deniz diye çiftlik balıklarını yemeye devam ederiz.
Sea Salt Feriye ekibi;
- Domateslerini Ege bölgesinden...
- Mavi kuyruk karidesi tek çıktığı bölge olan Urla civarından...
- O çok ilginç atom mezesindeki biberleri Denizli’den getiriyor.
Böyle lokal mekanların, açtıkları şubelerde yerel özelliğini koruması artık çok zor.
Hele ki meze ve ara sıcaklarını önemseyen bir restoran bulmak daha da zor.
Usta şeflerin meşhur ‘kaşık atma’ hareketleri vardır. “Pes, bravo, helal be” anlamına gelir bu kaşık atma.
Ben şef değilim ama ‘memnuniyetsiz’ bir
müşteriyim.
Buna rağmen şunu söyleyebilirim; kaşık attıran bir mekana imza atmış Ali Yuvanç ve ekibi.
Paylaş