Et yemeği 3 bin 700 TL demek

Bir süredir kayak merkezlerindeki menü fiyatları dolaşıyor internette. Kahve, çay ve yemek fiyatlarına şaşıranları görüyorum. En son Uludağ’dan bir paylaşım geldi: Bir fincan kahve 200, tatlı 550, et yemeği ise 3 bin 700 liraymış.
Şöyle yapıyor bu işletmeler...
Kış sezonu da tıpkı yaz sezonu gibi kısa olduğu için “Ne tutturursak kâr” diyorlar ve fiyatları üçe, beşe katlıyorlar.
Sonunda böyle hesaplar çıkıyor ortaya.
İstanbul gibi pahalı bir şehirde bile 100 liraya içeceğiniz kahveyi orada 200 liraya, 600-700 liraya yiyeceğiniz et yemeğini orada 3 bin 700 liraya bu yüzden yiyorsunuz.
Eskiden işletmelere hak veriyordum, “Onca kiraları, personel giderleri var, mecburen zam yapacaklar” diyordum ama şimdi görüyorum ki abarttıkça abartıyor bazıları.
O yüzden bu işe bir standart getirilmeli.
Serbest piyasa mantığıyla bakılmamalı artık.
Etin de, kahvenin de fiyatları arasındaki uçurumun nedeni aradaki birkaç kilometre olmamalı.

Kabak tadı verdiniz

Şaka gibi bir tartışmaya denk geldim televizyonda.
Sonra zaten sosyal medyada da yayıldı.
Yazar Sevda Türküsev “Pavyonlar kapatılsın” demiş...
Dehşet içinde seyrettim o diyalogları ben.
Kardeşim bu kadar meraklısı olmayın sosyal medyanın.
Bu kadar gündeme gelme telaşı yaşamayın lütfen.
Gündem garantili ne varsa, hemen o konuda zıt fikirli olmak isminizden söz ettirmenin çok basit bir yolu çünkü.
İki dans edildi, Dilber kıyafetleri yok sattı, Ankara havası kursları açıldı diye insanlar pavyonda mı çalışmaya başladı?
Ne öyle “orası kapatılsın, burası açık kalmasın” demek.
Gerçekten hayret ediyorum ülkemdeki bazı insanların zihinsel durumuna...
Bu saldıranlar, zırvalayanlar kendi hayatlarında yüzde yüz mutsuzlar.
Bakın ben buna yemin edebilirim ama asla ispat edemem.

Bir bu kalmıştı karışılmayan

Kahve içmenin saatleri varmış.
“9-11 arası” ya da “13-14 arası için” diyorlar...
Yani bir buna el atılmadığı kalmıştı, o da oldu.
Size ne?
Kime ne?
Her insanın vücudu farklı tepkiler verir.
E uyanma saatlerimiz de farklıdır.
O yüzden kusura bakmayın, kahve içeceğimiz saatleri de sizlere soracak değiliz.

Çok anlamlı iş!

Uraz Kaygılaroğlu ve Nezaket Erden’in başrollerinde olduğu, sezonun iddialı oyunlarından “Âşık Shakespeare”, TOÇEV için sahnelenecek.
5 Şubat’ta oynanacak oyunun bilet satışından elde edilen gelir, 30’uncu yılına giren TOÇEV’in yeni projesi ‘Metanoya Köyü’ne bağışlanacak.
O köyde, çocukların okuması için yapılan çalışmalara kaynak olacak yani. Öyle değerli bir proje ki bu...
O yüzden destek de çok önemli.
Oyunun biletlerini Passo ve Biletix üzerinden satın alabilirsiniz.
Hatta alın lütfen.

Günümüzde

◊ Yeni birilerini tanımakla uğraşmak...
◊ Başarına sevinecek yol arkadaşı bulmak...
◊ Kuyu kazmayıp omuz verecek üç kişiyi bir araya getirmek...
◊ Pavyon hakkında fikri olmayan birini görmek...
Zor dostum.
Vallahi billahi
çok zor!