Bu karar çok şeyi değiştirecek

Beklenen oldu.
Johnny Depp, Amber Heard karşısında kazandı. Aslında zaferi sadece o kazanmadı.
Mağdur olup kendini anlatamayan erkekler de kazandı...
Ve sadece Amber değildi kaybeden.
Bazı değerli hareketleri, (örneğin MeToo) istismar eden kadınlar da kaybetti.
Mahkeme, Johnny Depp’in Amber Heard’e 2 milyon dolar, Amber’in ise Johnny’ye 15 milyon dolar tazminat ödemesine hükmetti.
O karar duruşmasını seyretmek için mahkeme önünde kuyruk oldu.
Şaka değil, milyonlar resmen gözünü kulağını o karara dikti.
Dava birçok dizi senaryosuna taş çıkaracak cinstendi.
Muhakkak kısa süre içinde dizi de yapılacaktır zaten onların hikayesi.
Ama o davaya olan ilginin başka bir sebebi de bence birçok kişinin benzer durumları yaşamasıydı.
Benim de bildiğim çoğu erkek;
- Sırf toplum algısı yüzünden mağdur.
- Kendini ispatlayamama derdiyle boğuşuyor.
- “Yapmadım” diyor, asla kanıtlayamıyor.
O yüzden bu karar kendilerine verilen hakları istismar edenler için olayı başka noktalara taşıyacak.
Farkında değiliz ama MeToo hareketi her geçen gün kendi mağdurlarını yaratıyor. Haklıyken haksız duruma düşenlerin sayısını artırıyor.
Fransa’nın efsane kadın oyuncusu Catherine Deneuve bir açıklama yapıp flörtün güzel bir şey olduğunu, MeToo’nun bunu abarttığını söylemişti. O dönem eleştirilse de zamanla söylediklerinde doğruluk payı bulanların sayısı arttı.
Amber Heard’e gelince...
O karar sonrası hemcinslerini yanına çekmeye çalıştı, “Bu karar konuşan kadınların kamu tarafından aşağılandığını kanıtladı” dedi.
Ama maalesef günün sonunda...
* Amber kendi kendini rezil etti.
* Müthiş bir yanılgıyla çıktığı yoldan şahane bir yenilgiyle ayrıldı.
* Kariyerini birkaç yıllığına askıya aldı.

Ne gerek vardı...

Tuğçe Kazaz artık tek kelimesi ciddiye alınmayacak biri haline geldi.
* Bir kere konuşursun, eleştirilirsin.
* Bir kez daha çıkıp konuşursun, “Pes artık!” falan diye tepkiler alırsın.
Ama bunu alışkanlık haline getirirsen ve söylediklerinde saçmalık sınırlarını zorlarsan kimse seni ciddiye falan almaz.
Bakın işte Tuğçe Kazaz.
Yine saçmalık sınırlarını zorluyor.
“Beni konuşun, ne olursa olsun konuşun” diyor...
Fırsatım olsa Ezgi Mola’nın elinden tutardım ama yapamadım. Dayanamayıp “Yallah Arabistan’a” diye mesaj attı Tuğçe’ye.
Kazaz da Ezgi’ye “Medya maymunu” dedi.
* Tamam, Tuğçe ciddiye alınacak bir tip değil.
* Ne zaman ne konuşacağını bilmiyor.
Ama yine de gerek yoktu Ezgi... Bırak kendi kendine çalsın söylesin.
Vallahi değmez...

Bu yalnızca merak

Sabah erken kalkanın Çeşme’de, Bodrum’da beach açtığı bir sezona giriyoruz.
Ben haliyle merak ediyorum...
Çünkü böyle durumlarda aklıma şu sorular gelir:
Neden:
Bu işin meraklısı neden arttı?
Nasıl:
Bunlar büyük paralar gerektiren işler. O yüzden hep kafamda “Nasıl?” sorusu var.
Ne ara:
Mesela kışın bu fikir akıllarında yokken ‘ne ara’ karar verip de işe koyuldular?
Ne sebeple:
Para mı yoksa prestij mi bilmiyorum ama sorgulamadan duramıyorum.
Tahminimce bu işlerden büyük paralar kazanıldığı düşünülüyor.
Bildiğim ise bu işlerde büyük paraların olmadığı.
İşi bu olana, yıllardır hizmet sektörüne emek verene zaten diyecek tek lafım yok.
Onlar açsın, onların hakkıdır.
Ama “Bu işte para var be abi” diye bu işe girenler maalesef sezon sonunu zor görürler gibi geliyor bana.