İşte 'Aquila non capit muscas'ın anlamı

Aquila non capit muscas..!! Kim dedi bunu?

(Bu sözün anlamı yazını en altındadır..)

 

“Futbolda demokrasi yoktur, kurallar vardır..”

Oysa demokrasi, Bir Kurallar Manzumesiydi..

Dahası, demokrasi varsa futbol var, demekti..

Kıssadan hisseyle, bir ülkede ne kadar demokrasi varsa o kadar futbol var demektir!

Misal, diktatör Saddam oğlu Uday vardı..

Irak milli takımı ile ilgilenirdi..

Takım yenilgi aldı mı, verirdi futbolculara dayağı..

Bütün takım falakada olurdu..

Çünkü, dönemin Irak Demokrasisinin kuralı buydu..

Yani, NE KADAR DEMOKRASİ, o kadar futbol “KURALI..”

 

Ve bir başka diktatör Kaddafi’nin oğlu vardı.

O da Libya Futbol Milli takımı ile ilgilenir Saddam’ın oğlu Uday ile çekişirdi.

Çok iddialı oldukları anlarda takımlarına maç yaptırırlardı.

Ancak, KENDİ demokrasileri gereği

Ne Irak’ın sahasında ne de Libya toprakları üzerinde karşı karşıya gelirlerdi..

Genellikle Ürdün “TARAFSIZ SAHA” olurdu..

Galip gelen yırtar, yenilgiyi alan ise doğru FALAKAYA…!!

 

Her rejimin bir “demokrasi” vardır.. Kendine göre kuralları vardır yani..

Ancak, demokrasinin GERÇEK anlamını taşıyan demokrasi değildir onlar..

Diktatör demokrasileridir onlar..

Duruma göre değişen kurallar dizisi kısaca..

Misal, diktatör karısıyla kavga etmiştir, morali bozuktur hani..

Halat-i ruhiyesine göre kuralı işlettir..

Belki metresi, o gece onu istememiştir, diktatör ertesi gün bir ZAVALLIYI CEZALANDIRIR.

Adamına göre KURAL YANİ..

Güçlü olana işleyemeyen kural..

Kuralsa kural vardır yani.. Ama demokrasi yoktur..!!

Burada anlatmak istediğim “Kuralsa kural” anlayışıdır..

Kural var ama demokrasi yok, durumu yani..

 

İşte, tam bu noktada ise O büyük ayrım ŞUDUR:

Demokrasi bir kurallar manzumesidir ve o manzumedeki kurallar değişmez..

Adamını göre veya duruma göre eğilip bükülmez, şekilden şekile girmez..!!

Eğer değişmeye başladıysa bilin ki o ülkede demokrasi bitmiş demektir..

Çünkü, adamına göre kayırmalar başlamıştır..

(Elbette, demokrasilerdeki kurlar değişir, nasıl değişeceğini herkes biliyor)

Öyle, bir kişini ya da bir grubun kafasına göre olmaz ama..

Kim gelirse gelsin aynı, kim giderse gitsin AYNIDIR.. DEĞİŞMEZ..!!

Bu ayrımı karıştırmıştı koca başkan..

Halbuki Ne demişti Beşiktaş.. “Demokrasi istiyoruz..” En masum dilekti bu..

Kayırılma, üstün tutulma, torpil istenmiyordu.

“Herkese aynı adalet” deniyordu.. Meali şöyleydi:

”Benim adamım daha 2. dakikada kartlık bir iş yapıyorsa ver kartı kardeşim, gerekirse at..!! Ama, ‘daha maçın başı, dengeler bozulur’ gibi düşüncelerden dolayı olayı es geçme. FAKAAT, Bana KART GÖSTER tamam, AMMA  KARŞI TAKIMIN YAPTIKLARINI DA KART GÖSTER” deniliyor ve o büyük haksızlığa isyan ediliyordu..

Kısacası, herkese aynı adalet yani..

Hatırlayın, Beşiktaş’ın geçen sezon kaz puanı böyle “HİÇ” olmuştu..

B:ağıra bağıra giden puanlar..

Sadece Beşiktaş’ın değil ama.. Birçok takımın..

Ama bu serzeniş, bu şekilde yanıtlanmıştı maalesef..!!

“Ona öyle kural, buna öyle kural..” Öyle mi..!!

Bir maçta “böyle” çalsın hakem, bir maçta “şöyle” çalsın hakem..

Böyle kural mı olur..!!?

İşte demokrasinin güzelliği de buradadır zaten..

HEP AYNI ÇALAR KURALLARIN DÜDÜĞÜ..!!

 

Hani bir söz var ya, “Ayarını bozduğun kantar var ya döner 1 gün seni de tartar..!!” diye.

İşte, öyle bir şey olur sonra.

Şimdi diyeceksiniz ki, başkan mı maçı yönetiyor..

Elbette değil..

Ama madem başkan var..!!

Tıpkı, demokrasinin kuralları gibi, futbolun kurallarını, hayata geçirtmekle yükümlüdür O..

O çok övündüğünüz kuralları -işleteceksin değil- “İŞLETTİRECEKSİN” o zaman.

Dürüstlüğünden zerre kadar şüphe duymadığım ama SAF bulduğum başkan, aday olmayacağını söyledi ve yine aynı şeyleri tekrarladı:

“SIRTIMIZI KURALLARA DAYADIK..!!”

“Kuralların mealini” felsefi ve sosyolojik açıdan anlatmaya çalıştık size..

“Kurallar var” tamam.. Ama o kuralları, doğru işliyor mu, işletiliyor mu diye uzaylılar mı denetleyecekti.. Sizz, bakacaktınız siz..!!

“Size” yan gözle bakana da  kuralları işleterek verecektiniz cezayı..

(Burada ki “SİZ” Futbol anlamındadır..Anlamayanlar var da ondan yazdım bu açıklamayı)

 

Geçen sezon çok kötü yönetilmiştir Türk futbolu..

Neler neler olmuştur da ses çıkartılmamıştır..

Kimi zaman, “Dengeler bozulmasın” mantığından ses çıkartılmamış bazı futbol “Büyüklerine..” !

Kimi zaman da  “Adamlarımı korurum” anlayışıyla hakemlerin hatalarına

“Olur böyle vakalar federasyon affeder..!!” demeyecektiniz..

Lakin, bir önemli koltukta oturuyorsanız, pasif değil aktif olacaksınız..

Yoksa var ya yoksa, işte o “kantar”, sizi de “tartar..!!”

Umarım bir daha yöneticilik anlayışınızda

“Öndeki arabanın devrilmesi arkadaki araba için ikaz olmalıdır” sözünü hatırlar

bu satırları anımsarsınız..!!

 

Son söz olarak “Aquila non capit muscas..!!” derim, Latince..!!
Yani “Kartallar sinek avlamaz..”

Neyse, BCOC yine kaçar..!! (Be,Ce,O, Ce)
Ben Can; Orhan CAN” yani..
En Kalbi Muhabbetlerimle..!!

UNUTMAYIN;
 "Her hangi birinin senden nefret etmesinin asıl nedeni; senin gibi olmak istediği halde asla senin gibi olamayacağını bilmesidir."
Victor Hugo

Yazarın Tüm Yazıları