Paylaş
Hatta, eski Cumhurbaşkanı hakkında, "Gül, Huber Köşkü'nü neden boşaltmıyor?" şeklinde yıpratıcı yorumlar bile yapıldı.
Herkes, “Abdullah Gül artık emekli siyasetçi olacak” havasına girmişken; 6 Mart sabahı(yani dün) birden yeni bir rüzgar esti, iklim değişti. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın açıklamasıyla, Abdullah Gül ismi, gündemin ana konusu haline geliverdi.
Kronoloji
Gül'le ilgili son bir aylık gelişmeleri yeniden hatırlayalım ve “ne değişti” sorusunu bunun ardından soralım.
5 Şubat’ta; Sevilay Yükselir, Sabah’ta, "Abdullah Gül Huber Köşkü'nü neden boşaltmıyor?" başlıklı, eleştirel bir yazı yazdı. Bunu, “bir eğilimin ifadesi” olarak da okumak mümkündü.
19 Şubat’ta, Pakistan’a gerçekleştirdiği resmi ziyaretten dönüş yolundaki Başbakan Ahmet Davutoğlu; gazetecilerin “Abdullah Gül’e milletvekilliği adaylığı teklif etmeyi düşünüyor musunuz, temas oldu mu aranızda?” sorusuna, “Geçen hafta kendisiyle bir vesileyle görüştük, Sayın Cumhurbaşkanımız da görüşüyor, ben de görüşüyorum ama öyle bir talep söz konusu olmadı” diye karşılık verdi.
26 Şubat’ta, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Beşir Atalay; AK Parti MYK toplantısından sonra, Abdullah Gül'ün adaylığıyla ilgili soruyu, şöyle cevapladı: "Sayın Abdullah Gül, böyle bir niyeti olmadığını daha önce söyledi. Adaylığı falan söz konusu değildir diye düşünüyorum, kendi ifadelerinden çıkardığım."
Gül yeniden önde
Beşir Atalay'ın bu sözlerinin üzerinden bir hafta geçti. Abdullah Gül'ün, AK Parti'den İstanbul 1. bölgeden aday olacağı haberi, gazetelere yansıdı.
6 Mart sabahı, "Kulisleri karıştıran iddia" başlığıyla çıkan haber şöyleydi: "Abdullah Gül aday oluyor. 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün siyasete döneceği ve İstanbul 1.Bölge'den milletvekili adayı olacağı iddia ediliyor."
İddia, iddia olarak kalmadı, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'a soruldu. Erdoğan'ın cevabı şöyle oldu: "Şu anda tabii adaylık konusu Abdullah Bey'in kendi takdiridir. Ben kendisi ile geçen hafta bir görüşme yaptım. Sayın babası, çok değerli büyüğümüz, biliyorsunuz bir rahatsızlık geçirdi, hastaneye kaldırmışlardı, Abdullah Bey de Kayseri'ye gitmişlerdi. Ben Kayseri'de kendilerini babalarının rahatsızlığı nedeniyle aradım, şifa dileğinde bulundum. Diğer politik, siyasi kararlar tabii ki Abdullah Bey'indir. Bana göre, böyle bir şey için vereceği karar, güzel de olur, hayırlı da olur."
"Siz aktif siyasette yeniden görmek ister misiniz?" sorusu üzerine de Erdoğan, "Dedim işte, isabetli olur, hayırlı olur. Karar, tabii ki Abdullah Bey'indir" karşılığını verdi.
Arınç'ın yorumu
6 Mart öğleden sonra, siyasetin açık sözlü isimlerinden Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç konuştu: "Abdullah Gül'ün şimdiye kadar partiye geri dönmesi söz konusu değildi. Cumhurbaşkanımızın sözleri bir ümittir, ışıktır. Şık olanı kendisinin bizzat davet edilmesidir. Henüz o noktada olmadığımızı düşünüyorum. Abdullah Gül'ün partiye tekrar dahil olması halinde partinin dengesinde herhangi bir bozulma yaşanmayacak. (...)Eğer Başbakan olmayacaksa Abdullah Gül için gönlümden geçen Meclis Başkanlığıdır. Meclis Başkanı olursa Türkiye de kazanır Meclis de kazanır. 7 Haziran'dan sonra Başbakanımız Ahmet Davutoğlu'dur."
Arınç, bir ay kadar önce birlikte katıldığımız bir programda da Hakan Fidan'ın adaylığı üzerine; "Başbakan olamaz, Dışişleri Bakanı olabilir" yorumunda bulunmuştu.
Her iki ihtimale karşı, Arınç; “Ahmet Davutoğlu'nun Başbakan kalacağı” değerlendirmesi ve vurgusunu ihmal etmedi.
Arınç'ın vurguları, “bu konuda bir tartışma yapılıyor olduğu” olasılığını akla getirebiliyor.
Partinin etkili isimlerinden Hüseyin Çelik de; “Abdullah Gül'ün dönüşünü saygıyla karşılayacaklarını” ifade eden bir açıklamada bulundu.
Gül üzerindeki ambargo
Bu yazının yazıldığı sırada, Abdullah Gül'den bir açıklama gelmemişti. Bu nedenle, aday olup olmayacağını bilmiyoruz. Bildiğimiz şu: Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bu adaylığa sıcak bakıyor. "İsabetli" buluyor.
Son bir ay içinde AK Parti içinde bazı gelişmeler oldu. Gül'ün adaylığı söz konusu değilken, bugün adaylığı "mümkün" hale geldi. Daha ileri bir yorumda bulunabiliriz: Abdullah Gül üzerindeki “ambargo” kalktı. Bu “ambargo”yu, bizzat Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın kaldırdığından yola çıkabiliriz.
Değişik sorular sormak mümkün: Düne kadar, "söz konusu değil" denen adaylık, neden aniden gündeme geldi? Ambargo neden kalktı? Gül'ün aday olma ihtimali, “AK Parti'de taşların yerinden oynaması” bağlamında yorumlanabilir mi?
Bütün bunlar, son haftalardaki ekonomik değişmeler, bazı bakanlarla Cumhurbaşkanı arasındaki gerginlik çerçevesinde okunabilir mi?
Erdoğan yeni bir arayış içinde mi?
Bu soruları haklı olarak soruyoruz. Cevabını, herhalde, önümüzdeki günlerde bulabiliriz.
Paylaş