Yeme-içme konusundaki acı gerçek

Sürekli dışarıda yemek yiyen biri olarak restoranların menü matematiğini ezberledim.

Haberin Devamı

Üç aşağı beş yukarı hepsinde aynı yemek dizilimi oluyor. Dolayısıyla sipariş vermek çok kısa sürüyor!
Buna alıştım, ama alışamadığım şey sipariş verdiğim bazı şeylerin tadının olmaması.
Hani olur ya, tuhaf bir tatsızlık hissi, neden kaynaklandığını tam çözemezsiniz.
En çok da deniz ürünlerinde oluyordu bu.
Sonunda yeme-içme piyasasının önemli aktörlerinden biri (ismini yazmamı istemedi) geçtiğimiz günlerde yaptığımız sohbet sırasında beni bu konuda aydınlattı.
“Neden herkes Yunan Adaları’na gittiğinde ahtapot başta olmak üzere deniz ürünlerine bayılıyor biliyor musun?” diyerek konuya girdi. Ve şöyle devam etti:
“Çünkü bizim restoranlara ahtapot Endonezya’dan geliyor. Barbunlar Senegal’den.
Deniz levreği ise çok zor, menülerdekilerin çoğu çiftlik levreğidir. Denizden diyene pek inanma.
Çiftlik levreğinin tadı da çoğu zaman saman gibidir.
Yunanistan’da ise her şey günlük, taze.
Biz maalesef denizlerde pek bir şey bırakmamışız. Acı gerçek bu.”

 

Haberin Devamı

Bodrum’da neler oluyor

Bu hafta sonuyla beraber Bodrum yavaş yavaş hareketlenmeye başlıyor.
Özellikle Mykonos’lu Interni’nin Yalıkavak Tilkicik Koyu’nda açtığı mekanında yarın gece yapılacak açılış partisi merakla bekleniyor.
Mekan sahipleri baba-oğul Nikos-Philip Varveris de geceye katılıyor.
Onların Yunanlı konukları da...
Bu arada oğul Philip aynı zamanda Yunanistan’ın ünlü DJ’lerinden biriymiş, gecenin ilerleyen dakikalarında onun da kabine geçip ortamı coşturma ihtimali var.
Unutmadan: Interni’nin 8 Temmuz’da vereceği partide Nammos DJ’i Vassilis Tsilichristos çalacakmış...

MERKEZDE SOPRANO’S
Bodrum merkezin sürpriz mekanı ise Soprano’s.
Marina Vista Oteli’nin terasında açılan Soprano’s’u hayata geçirenler tanıdık bir çift:
Senem Çapa ve Aykut Gürel.
İkili hem müzik hem de kokteyllerde iddialı olduklarını söylüyor...

GÜRÜLTÜSÜZ BUTİK PLAJ
Geçen yaz yemekleriyle konuşulan Mufla bu yaz bir de plaj açtı.
Yalıkavak’ın en az rüzgarlı yeri olarak bilinen Küdür tarafında.
Mufla’cıların “butik plaj” dedikleri yeni yerlerinde diğer plajlardaki gibi güm güm müzik olayı yok.
Plajda akşam yemeği düzeni de olmadığı için masa kaldırıp indirme telaşı da...
Akşam dokuza kadar günbatımı izleyip keyif yapma kafası vaat ediyor Mufla’cılar...
Yalıkavak’ın geçen sezondan tanıdık popüler plajı X Beach ise kapılarını çoktan açtı.
Yenilenen dekorasyonuyla müdavimlerini bekliyor.

NIKKI BEACH TEMMUZDA
Nikki Beach’in otel kısmı açıldı ama beach club’ı ancak 1 Temmuz’da açılıyor.
O zamana kadar herkes merakta.
Keza bir diğer yabancı marka Blue Marlin de ancak o tarihlerde hazır olacak.

MIND&BODY XUMA’DA

İki hafta önce İstanbul’da yapılan Mind&Body Festivali bu hafta sonu Bodrum Xuma Beach’te.
Yurtdışından gelen pilates, yoga ve spiritüel danışmanların da olduğu bu mini festival bugün başladı.
Yarın ve pazar da devam ediyor.
Bodrum’un böyle farklı organizasyonlara ihtiyacı var.
O yüzden fırsat bulursanız gidin bir bakın derim...

 

Haberin Devamı

Tek başına

Tempo’nun son sayısındaki Vivienne Westwood portresinde gözüme çarptı.
Şöyle diyor Westwood:
“Kendi başıma olmayı seviyorum.
Birine edebileceğim en iyi iltifat onunla birlikte olmanın en az tek başıma yaşamak kadar iyi olduğudur.”
Bizde genelde tek başına olmak pek iyi bir şey değildir.
Yalnız kalmayı sevmeyiz.
Hatta yalnız kalana acır, üzülürüz.
Yalnızlıktan anlaşılan tek şey ne yazık ki sadece melankolidir.
Vivienne’in sözleri ise tokat gibi.
Tamam, o da fazla yüceltiyor tek başınalığı.
Ama haksız değil.
İnsan tek başınayken kendini daha iyi tanıyor ve üretiyor.

 

 

 

 

 

 

 

 

Yazarın Tüm Yazıları