Tuvaletinde ‘Grinin Elli Tonu’ okunan otel

Önce giriş kapısında yaşanan “giyim kuralı” gerginliği dile düştü.
Kapıda duran genç görevli nazik bir şekilde “Kıyafetiniz uygun değil” diyordu gelen müşteriye.
Haliyle bu kural, taytlı/şortlu sabah yürüyüşü sonrası otelin terasını çay-kahve içme yeri olarak kullanmaya alışmış müdavimleri hayli gerdi, üzdü, “Nasıl yani?” diyerek...
Geçen hafta bu olayı yazmıştım.
Önceki gün yenilenen Bebek Otel’i gittim gördüm.
Kıyafet kuralını gözlemledim ama ondan önce otelin tuvaletinden seksi bir detayı aktarayım:
Bir ara fırtınalar estirmiş “Grinin Elli Tonu” kitabını/filmini biliyorsunuz.
İşte tuvaletlerde o kitaptan pasajlar okunuyor, ama Fransızca.
Elbette bu dile hakim değilseniz hoparlörden gelen seksi sesin ne söylediğini anlamıyorsunuz.
Lakin benden sonra tuvalete giren Fransızcaya hakim arkadaşım tuvaletten çıkmak istemedi!
“En heyecanlı yerindeydi, valla oturup dinlemek istedim sonuna dek” diyerek...

Sosyal hayat gündeminden diğer notlar

◊ Uzun bir aradan sonra şef Aylin Yazıcıoğlu’nun restoranı Nicole’e gittim.
Beyoğlu’ndaki Tomtom Suites’in tepesindeki restorana girer girmez başka bir ülkeye gelmiş gibi hissettim.
Çünkü mekandaki müşterilerin hepsi yabancıydı.
◊ Bebek’in canlı performans diyarı Angie, Bodrum Yalıkavak’tan sonra Alaçatı Port’a da açılıyormuş.
Ne zaman? Tabii ki seçimden sonra...
◊ Uzakdoğu restoranı Isokyo’nun son dakikada çekildiği Kuruçeşme’deki Oligark’ın içindeki diğer restoranlar; yani Ringa, Ali Ocakbaşı ve Yada Sushi haftaya perşembe açılıyormuş. Boğaz kenarında yemek yemeyi özleyenlere duyurmuş olayım...

İçerisi nasıl olmuş?

◊ Yeni Bebek Otel, daha doğrusu resmi adıyla Bebek Otel by The Stay’in artık bir değil, iki terası var.
Binanın tepesindeki depoyu kaldırıp yepyeni bir teras yapmışlar. Buraya şık bir bar kondurulmuş ve gündüz için de güneşlenme alanları...
Havuz yok ama onun yerine Alaçatı The Stay’deki serinleme duşları buraya getiriliyormuş yakın zamanda.
◊ Hiç hesapta yokken oteli alıp çılgın gibi çalıştığını söyleyen Muzaffer Yıldırım beni görür görmez gülerek şöyle dedi:
“Senin yazın sayesinde herkes daha da şık gelmeye başladı.”
◊ Açıkçası otelin yenilenmiş halini gördükten sonra Muzaffer Yıldırım’a giyim kuralı konusunda hak verdim. Bir kere buranın eski, bakımsız, o salmış halinden eser kalmamış.
Şimdiki şık haline de koşu taytıyla gelip oturmak cidden haksızlık olur.
◊ Bu arada otelin genel dokusuna aslında dokunulmamış.
Sadece eski pırıltısı geri getirilmiş. Hem odalarda hem de girişten itibaren bara kadar hissedilen bu.
Mahmut Anlar ve ekibi kısa sürede zor bir işin altından başarıyla kalkmış.
◊ Dragon en alt katta. Ama henüz bitmemiş.
Eylülde açılacakmış.
◊ Otelin girişi tamamen değişmiş.
Hemen sağda dikkat çekici bir güncel sanat işi var, Melisa Mızraklı’ya ait.
◊ Özellikle tepedeki terasta akşamüstü sosyalleşmeleri şimdiden başlamış. Oranın öyle nefis bir manzarası var ki, Bebek’in her yerine hakim oluyorsunuz durduğunuz yerden.
◊ Evet menüdeki yemek fiyatları biraz pahalı.
Ama gördüğüm kadarıyla Bebek Otel’in kendini konumlandırma şekli artık bu.
Sonuçta oda fiyatları 700 euro’dan başlatılmış.