Türkiye nasıl eğleniyor - 4

Halayı, Niçe’si, diskosuyla number Van

VAN’IN BOHEMİ NİÇE’YE BUYRUN

* Van’da en çok gitmeyi istediğim mekânlardan biri Vanpir’di. Ne yazık ki uzaklardan adını duyup bayıldığım bu rock bar çoktan kapanmış. Onun yerine Niçe’ye gittik.
* Evet, yanlışlık yok. Basbayağı “ç”yle yazılıyor. Ünlü filozof Nietzsche’nin adını verdiği mekân, Kadıköy Kadife Sokak’taki kafelere benziyor. İki katlı Niçe’nin duvarları yazarların/aktörlerin fotoğraflarıyla süslü.
* Niçe’nin dövmeleri, küpesiyle dikkatimi çeken garsonu Ümit Yaşar Özyurt’un eskiden dövmeci dükkanı varmış Van’da. Bir süredir ise Niçe’de çalışıyormuş. Burası için “Özgürlükçü bar” diyor Özyurt. Barda muhabbet ettiğim Van Devlet Tiyatrosu’ndan bir oyuncu da benzer şeyler söylüyor: “Niçe bizim sığınağımız. Buraya çoğunlukla Van’a dışarıdan gelenler takılır.” Ve acı gerçek: Son depremde Devlet Tiyatrosu binası hasar gördüğü için oyunları hâlâ çadırda oynuyorlarmış.

HALAY ÇEKTİM

* Van’ın en eski mekânı Halay, tipik bir türkü bar. Cumartesi kalabalığı 250-300 kişiyi buluyor. Ve hemen hemen herkes ilerleyen dakikalarda halay zincirine dahil oluyor.
Ben de dahil oldum! Doğrusu bu ya, epeydir böyle eğlenmemiş ve yorulmamıştım.

VAY ONE BAR!

* Halay sonrası durağım Elite World Oteli içindeki One Bar. Dekorasyonu, barı gayet gösterişli. Sahnede bir grup var, adı Tünel. Kadın solistleri daldan dala atlıyor, Tarlaya Ektim Soğan’ı da söylüyor Ajda’nın Yaz Yaz Yaz’ını da...
Bu karmaşık repertuvara eşlik eden kitle ise sakin: Masasında içkisini yudumluyor. Memuru, doktoru, öğretmeni, işadamı...

VAN’IN MAGAZİN GAZETESİ DE VAR

* Gece turum boyunca bana eşlik edenlerden biri de Van Magazin’in sahibi Muhammed Hatipoğlu. Van Magazin, aylık bir magazin gazetesi. Kuşe kağıda basılı, gıcır gıcır, rengarenk. Hatipoğlu ise gencecik bir girişimci. Henüz 21 yaşında. Gazetenin yanı sıra bir ajansı da var. Gelecek hedefi ise büyük: Ulusal bir ajans kurmak... Bu yüzden ona “Van’ın Acun”u diyorlar.

DEPREM SONRASI SOSYAL YAŞAM

* Muhammed, Van Magazin’i yayınlamaya başladığında herkes onunla dalga geçmiş, “Van’da magazin gazetesi mi olur?” diye. Ama Muhammed yılmamış, devam etmiş.
Bir süre sonra Van Magazin’in mekânlarda fotoğrafladığı insanların hoşuna gitmeye başlamış bu durum.
Kızan da olmuş tabii. Mesela Van’ın önde gelen ailelerinden biri için yapılan, “Eşine doğum gününde cip aldı” şeklindeki haber epey tartışılmış. Böyle şeyler gizli saklı kalmalı diyen de olmuş, biz de eşimize cip almak zorunda kalacağız, böyle haber mi olur diyen de...
Muhammed’in Van sosyal hayatıyla ilgili söylediği en ilginç tespit ise şu: “Depremden sonra Van’da sosyal yaşam daha çok hareketlendi. Çünkü insanlar dışarı çıkmak, sosyalleşmek istedi. Üzerlerindeki sıkıntıyı atmak için.”

BEYAZ LİMUZİNLİ OTEL

Van’da konakladığım Rescate Otel, göle nazır manzarası, spa’sındaki Endonezyalı masözleri, lobisinde dön dolaş çalan Wham’in Last Christmas şarkısı, üst katındaki barda program yapan Sinan Suruç ve orkestrasıyla olduğu kadar kapısında park etmiş, otele ait beyaz limuziniyle de dikkat çekiyor.

101’Cİ ALTIN GÜNLERİ

Kadınların altın günü de pekala bir sosyal hayat gündemi olabilir. Mesela bakınız: Van’daki kadınlar altın günlerinde pasta, börek, çay üçgeninden çoktan sıyrılıp okey oyununun bir çeşidi olan 101’e kapılmışlar. Elbette bedava oynanmıyormuş. Altınına tabii ki...

GECENİN FİNALİ URARTU DİSKODA!

Van’ın gece hayatı Urartu Disko’da sonlanıyor. Oradan çıktığımda gece 03.00 dolaylarıydı. İçeride gençler hâlâ dans ediyordu yerli-yabancı hit şarkılar eşliğinde...