Türkçe müzik denizinin son dalgaları

- ANAM ANAM SENDEN RİCAM

Mithat Can Özer’li taze rock grubu Pis’Ton’un ilk dalgalanmasından, yani ilk albümü Tamperaman’dan öne çıkan hit şarkı (bence) bu:
“Anam anam senden ricam, bana onu al istesin babam.”
Evet sözler bir rock grubuna pek yakışmıyor gibi görünüyor.
Doğru da hani, rock’çı anasına hiç “bana şu kızı al” der mi?
(Dip düşünce: Tarkan söylese daha mı iyi olurdu acaba?)
Herhalde Pis’Ton’cular eğlenelim diye yapmışlar şarkıyı.
Nitekim bu şarkının iki tık ilerisinde Adanalı diye daha hop hop bir dokuz sekizlik rock var.
Mithat Can Özer, yazdığı sözlerle annesi Sezen Aksu’nun Seni Yerler şarkısındaki mahalle ambiyansına selam çakıyor sanki:
“Ah Adanalı, kaşı gözü badanalı, söyle bana kim senin annen, halaya mı sorsak dayıya mı, bir tebrik etsek nolur sanki.”
Tek sorun, Adanalı deyince algı kütüphanelerindeki cinsiyet karşılığının (dizilerden, filmlerden dolayı) direkt erkek olması...
Bu arada söylemeden geçmeyelim: Mithat Can sesini bunca yıl neden çekmecelerde saklamış ki? Gayet iyi bir sesi varmış.

- BONOMO’NUN HARİKALAR DÜNYASI

Can Bonomo’nun yeni albümünü dinlemek zor.
Çünkü her şarkıya ayrı bir anlam biçmiş ve bunu kartonette sözlerin altına düştüğü notlarla da belirtmiş.
Bu dijital devirde kartonet didikleyen kaldı mı bilemiyorum, ama bunca uğraş kesinlikle hoş/saygı değer tabii.
Yine de onca anlam notu bir süre sonra yoruyor. Şarkılardan kendi anlamını kendisi çıkarmak istiyor insan.
Yönlendirme tabelası görünce bozuluyor...
Neyse, albümün sıkı hitlerini söyleyeyim: Bence Derda (Koy Bi Rakı Şişeden), Defol ve Haberler İyi Paşam.
Bonomo’nun sözlerde kendini aştığını, lakin aşarken de bazen fazlaca söze teslim olup melodiyi geri plana attığını düşündüm dinlerken...

- LÜZUMSUZ SAVAŞA DEVAM

Son günlerin sık çalan şarkılarından biri Lüzumsuz Savaş, Murat Dalkılıç’ın. Sözü ve müziği de ona ait.
Bence Murat bundan sonra kendi şarkılarını söylesin.
Çünkü şarkı çok iyi, çünkü şarkı samimi.
Kaç gündür “sahte hikayenin sahte hazin sonu” diye dolaşıyorum. Nakaratı ezberlemek biraz zor oluyor ama alışıyorsun zamanla.

- DUMANLAR ARDINDAKİ MERVE

Erdem Kınay’ın albümünde Merve Özbey’in seslendirdiği elektro-arabesk şarkı Duman bir başka dilime dolan Türkçe dalga.
Şarkıyı seslendiren Merve’nin yorumu içe işleyen türden. Yakıyor.
Başka biri söylese dinlemezdim belki.
Ama kendini Coldplay şarkısı zanneden klipte Merve Özbey’e haksızlık edilmiş. Merve neredeyse yok klipte. Nedendir acep?

Aydın’ın Tootsie kafası

Yıllardır “kuşum” sıfatı olmaksızın anılmayan Aydın, doksanlı yıllarda Etiler canlı müzik cennetiyken Fatih Ürek’le beraber civarın kralıydı.
İkisiyle beraber hayli frapan bir ekol başlamış ama çok geçmeden Aydın soluğu televizyonda almıştı.
Gündüz kuşağının “yapceksin” diye konuşan kendine özgü bir TV figürü olarak...
TV’deki parlak günleri bitip ekranlar RTÜK hizasıyla yeniden düzenlenince ise Hollanda’ya uçmak zorunda kalmıştı Aydın.
Dönüşünde ise daha çok “yüzüne nolmuş böyle” muhabbeti yapıldı.
Bugünkü Aydın mevzumuz ise siyahi olmayı tercih ettiği son fotoğrafları...
Dustin Hoffman’ın meşhur Tootsie filmindeki teyze versiyonunu, iri gözlükleri/peruğu ve mimikleriyle sayesinde fena halde andıran Aydın, siyahi olmayı tercih etmekle sadece dikkat mi çekmek istedi acaba? Belli değil...
Belki de bunca alt metin dedektifliği boş.

Okur Atlası

ANADOLU YAKASI PROBLEMİ
- 23 yaşındayım ve sinirliyim! Anadolu yakasında bizim neden Corridor gibi işten/okuldan sonra içki içip ilerleyen saatlerde salına salına dans edebileceğimiz sıcak bir mahalle barımız yok?
Ya da neden Nardis gibi kaliteli caz müzik dinleyebileceğimiz mekanımız yok? Ben de sizin gibi bakkala çakkala gider gibi eğlenceye gideyim istiyorum. Yardım lütfen! (Buket Ö.)
YANIT: Sinirlenmeyin, sakin olun. Dünyanın sonu değil bu. Arz-talep meselesi. Demek ki Anadolu Yakası’nın sıcak mahalle barına ihtiyacı yok. Ya da tüm yaka zaten eğlenmek için Avrupa’ya aktığı için açan yok, bilemiyorum.

KARARSIZLIK İYİYMİŞ!
- Lise son öğrencisiyim. “Yeni yıl kararsızlıkları” yazısı, amacı o olmasa bile,
bana inanılmaz iyi geldi.
Tahmin edebileceğiniz gibi sınav sistemi dolayısıyla oldukça yoğun ve kafa karışıklığıyla dolu bir dönem geçiriyordum ve ne yapmam gerektiğine bir türlü karar verememiştim.
Bir anda kararsız olmanın ne kadar iyi hissettirdiğini fark ettim! (Zarife N.)
YANIT: Amanın diyorum, bir dakika! Bu kararsızlık yıl boyu sürer de, sınavlardan çakarsanız sorumluluk almam, ona göre...
Yoksa evet, bir süre kafa karışıklığı/kararsızlık güzeldir.
Ama bir süre...