W Lounge partileri: Her hafta çarşamba günleri Akaretler’deki W Otel’in lounge’ında yapılan partiler bu hafta zirve yaptı.
İçerdeki kalabalık çok kaliteliydi, müzikler iyiydi.
Dışarda ise kuyruk oluştu içeriye girmek için.
Kısacası W Lounge yeni çekim merkezi haline geldi.
Ama şu vale işine dikkat etmeleri gerekiyor. Sadece otel önü değil, Akaretler’in yenilenmiş her yanını aynı vale şirketine, yani Alman Apcoa’ya vermişler. Lakin "dünyaca ünlü" Apcoa çok beceriksiz.
İki adım ötedeki arabanızı alıp getirmekten aciz.
Yarım saat bekletiyor adamı/kadını.
Benim arabam filan yok, rahatım. Ama arabası olanlar bir hayli delirdi o gece. Benden söylemesi...
n Fratelli La Bufala: Levent Loft’ta açılan Napoli pizzacısı Fratelli bir başka yeni çekim merkezi. Hatta bir tür yeni Papermoon.
Üst düzey yöneticiler, patronlar, onların yanında olmak isteyenler Fratelli’de. Pizzaları da güzel tabii..
n Doğum gününde bile sosyal sorumluluk: Ne yalan söyleyeyim, bu hadise bana biraz zorlama geldi. Ama objektif olup yazmak zorundayım ve işte yazıyorum: Doğum günü partilerine bile bi tutam sosyal sorumluluk sosu koymak makbul olmaya başladı.
Nasıl mı? Mesela şöyle: Tuba Ünsal’ın yarın Café Clementine’de yapılacak doğum günü partisine gelecek davetlilerden oyuncak getirmeleri rica edildi. Çünkü toplanacak oyuncaklar Kars’taki bir köye gönderilecekmiş.
Böyle bir özen var mı
Önce telefonla aradı.
Ortaokulda-lisede programını merakla izlediğim, asla kaçırmadığım için konuşurken sık sık "acaba gerçekten o mu?" diye gidip geldim kendi içimde.
Ama oydu gerçekten: Aynı ses, aynı tonlamalar...
Radyodaki programına davet ediyordu.
Seve seve kabul ettim tabii. Ama o bununla yetinmedi.
Telefon konuşmasının akabinde bir de mail attı.
Bir davet mektubu! Programın içeriğini anlatan şık bir davet mektubu...
Ve bu davetin hemen altında 2004’ten bu yana programa katılmış isimlerin tam listesi vardı.
Listede kimler yoktu ki! Arif Mardin, Candan Erçetin, Cem Yılmaz, Doğan Hızlan, Hidayet Türkoğlu... Her alandan onlarca iyi isim.
Doğrusu, bu laçka devirde bu özene, bu titizliğe şapka çıkardım.
Çünkü hiçbir program konuklarını böyle çağırmıyor.
Böyle ayrıntı ve değer vermiyor.
Peki kim bu programcı? Erhan Konuk tabii. Pop Saati’nin Erhan Konuk’u. Yani video klipleri hayatımıza sokan, bir dönem vizyonumuzu açan adam.
Meğer ekranda 22. yılını doldurmuş Pop Saati. Halen devam ediyormuş (bu istikrara da şapka çıkarmalı).
Benim gittiğim program ise Erhan Konuk’un TRT FM’deki Stüdyo Tempo programıydı. Tam iki saat sürdü. Sohbet edildi, müzik dinlendi, çaylar içildi.
Ve sürpriz: Önümüzdeki yıl kendi seçtiği şarkılardan oluşan bir albüm çıkarmayı planlıyormuş Erhan Konuk. O albümün yanına bir de, eski kliplerden oluşan bir Pop Saati DVD’si önerdim Konuk’a.
Meğer o da aynı şeyi düşünüyormuş.
KLİPSEL NOT: Pop Saati’nde en çok hangi klibi yayınladınız diye sordum Erhan Konuk’a. "Phil Collins’in Another Day in Paradise’ı" diye yanıtladı.