Sevgililer Günü’nde ne yapılır ne yapılmaz

? Tam da bugün sevgilinle romantik bir yemeğe çıkacağın en son gün olmalı. Çünkü gittiğin o şık restoranda kazıklanırsın. Normal günden daha fazla hesap ödeyebilirsin. Bugüne özel menü filan yapmışlardır çünkü.
Eğer bir de üstüne Sevgililer Günü hediyesi filan almışsan beş-altı taksitlik, ekonomik vaziyetini düşünmekten günün anlam ve öneminden uzaklaşırsın. Bedbaht olursun.
? Sevgilisi olmayan arkadaşlarla birlikte eğlenceye gidilmez. Onların önünde öpüşüp koklaşman şık değil çünkü. Sevgilisiz arkadaşının içinden, “Ah ne güzel, çifte kumrular” dediğini filan mı sanıyorsun, yanılıyorsun.
“Ulan saatlerdir öpüşüp koklaşıyorlar” diyecektir en fazla.
? Sinemaya gidilmez. Aşk filmi olsun olmasın, bütün çiftler gereğinden fazla el ele göz göze olacağı için... Sürüye uymamak, alelade olmamak lazım.
Paran varsa Arda Turan gibi, salonu kapatırsın. Filmi seyrederken sevişirsin bir de üstüne. Daha iyi. Tam olsun, net olsun.
? Gazetelerde, TV’lerde yayınlanan “birbirine çok aşık çiftler” röportajları okunmaz. Çünkü bu çiftler, bu röportajlar günün sonunda sinir bozar, gerçek değildir. Günün anlam ve önemine uygun satır satır döşenmiş plastik duygular bir işine yaramaz.
? ıstiklal Caddesi’nde yapılacak “Sevgi Yürüyüşü” gibi zorlama etkinliklere katılınmaz. Mümkünse zaten, kalabalıklardan uzak durulması elzemdir.
? şehrin en işlek caddesindeki billboard’a “Seni seviyorum Leyla” yazdırılmaz koca bir kırmızı kalp içinde. Çünkü artık bu çok yapıldı. Demode. Başka bir şey bulun, illa aşkınızı ilan edecekseniz...
NE YAPILIR
? “Özlemek” ve “Kavuşmak” duygularını tetikleyen fanteziler üretebilirsin. Mesela yarın sabah erkenden (hatta bu geceden) aynı anda havaalanına gidin. Farklı iki şehre ya da ülkeye uçun ikiniz de. Yani birbirinizden ayrılın!
Ertesi gün havaalanında buluşun. Özleminiz vanilyalı kek gibi kabarmış olarak... Ayrı kalmak her zaman en iyisidir. Hasretinden geberirsin, prangalar eskitmezsin belki, ama iki satır tweet’lersin, zaman geçmez telefona sarılırsın, sonunda ona kavuşursun. Nasıl, zorlayıcı bir fantezi değil mi? Ama değer hani.
? Üşenmeyip sevgiline bir blog açabilirsin. “Kalbin kadar temiz bu blog sayfasında” gibi abukluklar yazma tabii. Yazma yeteneğin yoksa bugüne kadar çekilmiş en matrak, en seksi fotoğraflarınızı oraya koy.
Yazabiliyorsan da onunla tanışma anını hangi filme benzettiğini anlatan bir kompozisyon yaz, marş marş!
? ılişki ritminizi bozabilirsin! Mesela çok konuşan bir çiftseniz eğer, bütün gün vipassana meditasyonu (konuşmama üzerine kurulu bir meditasyon) yaparak bu müstesna günü daha ilginç bir vaziyette geçirebilirsin.
Tam tersi fazla konuşmayan bir çiftseniz eğer, çok konuşan arkadaşlarınızı eve çağırıp arka odada konuşma gürültüsü eşliğinde sevişebilirsin.

Gece hayatında olay bitmez...

? EN SON W Lounge’daki Fashion Week partisinde yaklaşık 10-15 kişi birden birbirine girdi. Olay sırasında orada olan Serdar Bilgili de tarafları ayırmaya çalıştı. Arada kalanlar ezilme tehlikesi geçirdi. Onlardan biri modacı Ezra Çetin’di.
? EN SON Nu Pera’da gece saat 02.00 dolaylarında hayli sarhoş bir adam tuvalete gitmeye üşenip -bara doğru dönmek suretiyle- gizlice işedi! Birkaç kişinin son anda fark ettiği şırıltılı olay, olaysız sona erdi. Adam pantolonun önünü kapatıp tekrar içmeye başladı.

Klip Atlası

CEYNUR/AşK
Her ne kadar Ceynur’un “ısıtıyo, tadımı kaçırıyo, üzüyo” diye “r”siz devam eden şarkı söyleme biçimine kıl olsam da (ki bu bir şehirli/şımarık/mutsuz genç kız tribi, en demodesinden) klip matrak olmuş.
Hele kırmızı paltolu yoldan geçen bir teyzenin otobüs durağında şarkısını hoplaya zıplaya söyleyen Ceynur’a endişeli bir şekilde bakması var ki, beni BıTıRıYO.
ışte o teyze çok şey anlatıyo. Ceynur’u eve götürüp zeytinyağlı açtırmasını öğretse o teyzecim, eminim hem Ceynur hem de teyze mutlu olacak.
Böyle sokaklarda stil stil sürünmesine gerek kalmayacak Ceynur’un.
“R”ler de çıkacak ağzından o zaman tabii.
Klibe 10 üzerinden 8.
şEBNEM FERAH/YALNIZ
Tamam, bu kez ciddi olacağım. şebnem Ferah’ın kıyafetine de makyajına da bayıldım bu klipte, çok seksi. şebnem zaten kliplerine özen gösteren bir solist.
ıyi çıkmak istiyor her klipte, bunu başarıyor da...
Ayrıca “büyüklerimize saygılı” bir klip.
şebnem bir belediye otobüsünde oturuyor klibin bir bölümünde ve yanında da hep 70’likler. Onlara anlayışla bakıyor, saygıda kusur etmiyor.
Ne diyeyim, insan fazla söz bulamıyor. 10 üzerinden 7.5
GÜLBEN ERGEN/
ÜZGÜNÜM
Gülben Ergen bu klipte şehri, geceyi, garları ve muhtemelen özel şoförlü arabasını mekan olarak kullanmış. Ve hiç şarkı söyler gibi yapmamış.
Sadece halden hale girmiş, pozlar takınmış ara sıra; kah üzgün kah hem üzgün hem seksi...
Ama daha çok seksi galiba. Deriler içinde ve sarışın haliyle gayet seksi Gülben Ergen burada. O sempatik, sürekli gülen Gülben yok (oh be, değişiklik!)...
Böylesi daha iyi olmuş, atmosfere uymuş.
10 üzerinden çok üzgün ve seksi bir 8 veriyorum.