Serenay ve Kerem: Muhteşem denge bozuldu

Çünkü biri Amerika’da diğeri Türkiye’deymiş...

Bir yandan deniliyor ki işlerine güçlerine çok gömülmüşler, aşka/ilişkiye zaman/mekan kalmamış.

Yok yok, aslında ilişkinin heyecanı bitmiş, yıpranmışlar...

Birinden biri ya da hepsi.

Bol bilinmeyenli söylenti ve bin tane denklem.

Sonuç değişmiyor ama: Son günlerde hayli kısır olan magazin aleminin en çok konuşulan ayrılık haberinin öznesi onlar.

Serenay Sarıkaya ve Kerem Bürsin.

Doğrusu, bunca zaman bazı gün/geceler el ele göz göze görüntülenmelerinin dışında zaten ortalıkta yoktular. Yok gibi bir şeydiler. Yok ilişki.

Bu aslında sırf onlara özgü değil. Yeni nesil ünlülerin tercihi böyle.

Fazlasıyla kapalı kapılar ardındalar.

Kısıtlı bir sosyal çevreleri var. O çevreyle gelişen sosyallikler de onlara yetiyor.

Seyahatleri de az ve hep yurtdışına.

Yurtiçinde bir yere gidilecekse de tercih yine kimselerin gitmediği kör noktalar...

GALİBA ŞÖYLE BİR ŞEY OLDU

Serenay ve Kerem’in bir diğer özelliği de dışarıdan bakınca çok fazla mükemmel durmalarıydı.

Fiziksel olarak bakınca da uyumluydular. Birbirlerini tamamlıyorlardı.

Ayrıca kariyerlerinin en parlak noktasındaydılar.

Bu da auralarına, karizmalarına, hâl tavırlarına yansıyordu tabii gökgürültülü sağanak yağış kıvamında, taşkın bir şekilde...

Galiba şöyle bir şey oldu:  Serenay’ın kariyer tırmanışı devam etti.

Önce Fi derken Alice.

Hepsinde Serenay kendini zorladıkça zorladı.

Takdirleri topladı.

Kerem’in kariyeri ise durgun bir döneme girdi.

Eski popülerliği kalmadı.

Bu da bir dengesizlik yarattı sanki.

Serenay ilerledikçe ilerledi, kendinde bir sürü yeni şey keşfetti.

Kerem ise iki-üç adım geride kaldı.

Ve sonuç o eski Candan Erçetin şarkısı gibi işte, değişmiyor:

“Her aşk bitermiş bir gün bildim

Her aşk bitermiş bir gün öğretildim.”

Çok hadsiz

Çok kıl, çok terbiyesiz, çok hadsiz.

Uçağı rötar yapınca yer hizmetleri görevlisine “Koca k.çlı” diye hakaret edip bağıran, yetmedi bir de “Hop hop hop temas yok” diye ilkel davranışlar sergileyen o yolcudan bahsediyorum.

O anların videosu iki gündür sosyal medyada en çok paylaşılanlar arasında.

Her izlediğimde kadına daha çok sinir oluyorum.

Bir kere:

◊ Kimsenin kimseye karşı bir üstünlüğü yok.

◊ Ama maalesef bu kadın gibi kendini yukarılarda, diğer tüm insanlığı aşağılarda gören çok şaşkın var aramızda. Ve bunların hepsinin Instagram’ına bak, kendini dünyanın en medeni insanıymış gibi gösteren duyarlı paylaşımlar yapmakta üstlerine yok!

◊ Ayrıca yer hizmetleri görevlilerini uçak rötarlarından sorumlu tutmak ve onlara sinirli bir şekilde patlamak dünyanın en saçma şeyi.

Uçağın rötarıyla onların ne ilgisi var?

Nitekim uçak taksi süresi uzadı diye gecikmiş, bu kadar basit işte.

◊ Dahası, biz neden bu kadar sabırsızız? 10 dakika rötar olsun hemen deliriyoruz, sağa sola söylenmeye başlıyoruz.

Hiçbir işe yaramadığını bildiğimiz halde.

“Vizyon”u bir rahat bıraksak!

◊ Kına gecesinde müstakbel eşiyle “Muhteşem Yüzyılcılık” oynayan İpek Tanrıyar, gelen eleştirilere elmalarla armutları bilhassa karıştırarak en klişe yanıtı vermiş:

“Bu ülkede çocuk tecavüzleri, kadın tacizleri varken benim etek öpmem konuşuluyor.”

En garip şey de, “Maalesef vizyonsuz insanlar bunu ciddiye alıp konuştular” demesi.

Şu “vizyon” kelimesi de az çekmedi hani.

Bir dönem sıkça kullanılan “enerji” kelimesi gibi bu “vizyon” kelimesi de gerekli gereksiz her yerde kullanılır oldu.

Ama en çok da “vizyonsuz” versiyonu. Bir aşağılama, bir hor görme aracı olarak.

Akıllıca bir Medellin taktiği

Madonna yeni videosu/single’ı Medellin ile Latin sularına giriş yaptı.

Akıllıca taktik. Video 24 saat içinde 7.5 milyon kez tıklandı YouTube’da.

Bu tıklanmanın çoğunluğu Maluma ve Latin Amerika etkisi...

Çünkü Latin Amerika bu konuda cidden çok çılgın. Misal: Kolombiya’da 45 milyon takipçili bir Instagram fenomeniyle tanışmıştım. 45 milyonu duyunca “Nasıl yani?” olmuştum, fenomen ise gayet mütevazıydı.

“Buralarda o rakamlara ulaşmak kolay” dercesine... Madonna da Maluma etkisiyle tıklanmasını daha yükseklere tırmandıracak, orası kesin. Sonuçta Maluma’nın bir videosunun tıklanması bazen 1.5 milyarı buluyor. Peki Medellin videosu nasıl?

Yakıcı, seksi, kıvrak, yer yer ve orta şiddette “dominatriks” yağışlı.

NOT: Ajda da Reynmen’le ortak bir iş yapsa keşke. Yıkar geçer!