Popüler kültüre dair son şeyler

BENİM ‘TEYZEM’ HEP MÜJDE AR!

Şu yazıyı yazarken bile Müjde Ar’ın, filmdeki adıyla Üftade’nin sesi hâlâ kulaklarımda: “Umur, Umurrr” diye.
Böyle acayip etkili, yıllar geçse bile asla unutulmayan nadir Türk filmlerinden biridir işte “Teyzem”.
Şimdi yeniden gündeme geldi.
Çünkü filmin senaristi Ümit Ünal bu kez kendisi çekmeye hazırlanıyormuş “Teyzem”i.
1986 tarihli ilk filmi Halit Refiğ yönetmişti.
Ünal’ın yeni “Teyzem”i nasıl olacak meraktayım.
Aynı zamanda teyze Üftade’yi oynayacak Şebnem Bozoklu’nun bu role nasıl bir yorum katacağını da...
Lakin sonuç iyi ya da kötü olsa bile farketmeyecek benim için.
Çünkü Müjde Ar’lı Teyzem’i hatırlamaya devam edeceğim.
Üzgünüm Ümit Ünal, başka bir teyzeyi kabullenmem mümkün değil!

MÜZİK

AYNUR AYDIN’IN TÜRKÇE’Sİ

Almanya doğumlu yeni bir şarkıcı Aynur Aydın.
Albümünü yurtdışında İngilizce olarak yapmış.
Sonra albümü Türkiye’de çıkarmaya karar verince aynı şarkıları Türkçe’ye çevirmiş.
Albümün kliplenen ilk şarkısı “Yenildim Daima”yı dinledim.
Şarkı bildik Türkçe pop sularında gezinmiyor, o klişe deyişle “farklı bir soluk.” Aydın’ın sesi de iyi.
Ama şarkıları Türkçe’ye çevirirken çok çalışılmadığı belli.
Ya da bir editörün “bu olmamış” diye uyarmadığı...
Şöyle bir söz var çünkü şarkıda:
“Gerek yok tüm bu şovuna.”
Oysa makul olanı, “Gerek yok tüm bu şova” olmalıydı.

DJ

VAYY INDHIRA TAŞPINAR!

Bir insanı böyle bilmem kimin akrabası diye tanımlamak çok fena bir durum ama işte elden ne gelir.
Herkes tarafından “tam” tanınıncaya kadar bu bağlantıyı belirtmek gerekebiliyor.
Sadede gelelim: Eda Taşpınar’ın yengesi Indhira Taşpınar, Alaçatı El Beso’da başladığı DJ’lik kariyerini iyice ilerletmiş durumda.
Misal: Geçen gece Jack Daniel’s’ın Billionaire’deki partisinde çaldı. Gayet de başarılıydı.
Indhira’nın göz ardı ettiği tek bir şey vardı.
O da şu: Çaldığı müzik daha geç saatlere uyan bir müzikti. Haliyle partiye gelenler tam uyum sağlayamadı yaptığı müziğin ritmine...

SOKAK

HANGİ YILBAŞI SÜSÜ DAHA İYİ?

Yılbaşı süsü/aydınlatması olayına iyice alıştık, hatta biraz abarttık mı ne?
Şehrin neredeyse tüm önemli caddelerinde 31 Aralık’a pek az kala ışıltılı bir vaziyet hakim.
Taksim Meydanı geçen yılki gibi, pek sürpriz yok. Nişantaşı ise coşmuş durumda. Her yerden ışık ve renk fışkırıyor. Bir de koca koca bebekler filan koymuşlar Abdi İpekçi’ye. Hepsinin Chucky misali yılbaşı gecesi canlanıp ortalığı ele geçirmesinden korkmaktayım. En sade ve şık süsleme ise Beşiktaş’ın mini meydanına yapılmış. Ağaçlardaki koyu mavi aydınlatmalar çok iyi.

Sezen ve Nükhet Şamdan’da nasıl eğlendi

Yer, Pera Palas. Nükhet Duru sahnede.
Bu kez şarkı söylemiyor.
Kırmızı asortik gözlüklerini takmış, meme kanseriyle ilgili bir konuşma yapıyor.
Son günlerde meme kanseri vakaları sıkça gündeme geldiği için değil. Nükhet Duru epeydir meme kanseriyle mücadelede sözcülük görevini üstlenmiş durumda.
15 yıldır bu konuda çalışmalar yapan kozmetik markası AVON’un sonsuz desteğiyle beraber tabii. Onu dinleyenler arasında Serra Yılmaz, Burcu Esmersoy, Azra Akın gibi ünlüler de var.
Çünkü her yıl yayınlanan AVON Pembe Ajanda’nın içinde Nükhet Duru’yla beraber onların da katkısı mevcut.
Az sonra Duru konuşmasını bitirip sahneden iniyor. Her zamanki gibi fıkır fıkır, tıkır tıkır.
Selamlaşıp konuşmaya başlıyoruz. “Bir gece gezdir beni dışarıda” diyor. “Hay hay” diyorum, “Seve seve”.
Meğer geçenlerde Sezen Aksu’yla eğlenmek için dışarı çıkmışlar. Şamdan’a gidip dans etmişler bol bol. Ama Şamdan’da in cin top oynuyormuş. Kimseler yokmuş. “Burayı da kuruttuk” diye espri yapmış Aksu.
Kısa sohbetin sonunda Duru’ya söz verdim, bir gece yeni açılan mekanlara götüreceğim kendisini.
“UNUTMADAN” NOTU: Pembe ajandadan elde edilecek gelirle, memleketin mamografi cihazı olmayan her köşesine bu cihazlardan alınacak.
Hayırlı bir iş yani, atlamayın.