Oto Sanayi’nin ortasında bir vaha

Maslak Atatürk Oto Sanayi metro durağında inmişim.

Haberin Devamı

Cep telefonuma kaydettiğim krokiye bakıyorum.
Çünkü Oto Sanayi’nin içine konuşlanmış, son günlerin çok konuşulan bir mekanında yemek yemeye gidiyorum!
Önce, “Yürüyerek bulabilir miyim?” diye kendi kendime konuşuyorum. Sonra bir taksiye rastlayıp ona biniyorum.
Ve fakat taksici amca o kadar çok söyleniyor ki, bindiğime bineceğime pişman oluyorum.
Sonunda aradığım yeri zar zor da olsa buluyorum: Sanayi 313!

HEM RESTORAN HEM DÜKKAN

Baştan söyleyeyim, içeri girer girmez Oto Sanayi’de olduğunuzu unutuyorsunuz.
Öyle zevkli bir dünya yaratılmış ki içeride, saatlerce kalmak istiyorsunuz.
Sanayi 313 hem restoran hem de sıra dışı mobilya, ev tekstili ve aksesuvarların satıldığı bir dükkan...
Dükkan kısmı hiç rahatsız edici değil. Aksine müze gibi.
Restoranı ise Gram’dan ayrılan şef Müge Ergül’e emanet.
Mönüyü mevsime göre, o an taze ne varsa değiştiriyormuş Ergül.
Salataları açık büfede sergiliyor, görerek seçiyorsun.
Bildik salatalar değil üstelik, çoğu sebze ağırlıklı.
Yemekler de leziz ve sağlıklı. Mesela yediğim levrek sossuz ve çok çok hafifti.

BİR ELEŞTİRİNİZ VAR MI?

Sanayi 313’ün yaratıcıları iki genç kardeş: Enis ve Amir Karavil.
Mekana gittiğim gün Enis Karavil yanıma gelip benimle tanıştı, burayı nasıl sıfırdan yarattığını anlattı.
Zaten mekanın ilk haliyle son halinin videosu web sitelerinde mevcut, mutlaka girip izleyin.
Gerçekten epey uğraşmışlar, ama değmiş.
Enis, “Bir eleştiriniz var mı?” diye ısrarla sordu.
Şu anda bu yazıyı yazarken de hâlâ düşünüyorum.
Hayır, gerçekten yok.
Tek bildiğim şu: Oto Sanayi’nin içinde böyle New York esintili, Milano’daki Corso Como havasında kendine özgü bir vaha yaratmak, böyle bir işe girişmek olsa olsa ilham verici.
Dahası, o gün yemekte gördüğüm topuklu kariyer kadınlarını üşenmeden ta oralara yemeğe getirtmek de ayrı bir başarı...
Unutmadan, Sanayi 313 sadece gündüzleri açık. Kahvaltı ve öğle yemeği için.
Ve küçük bir not daha: Enis Karavil yakında Balat’ta başka bir restoran daha açıyormuş.
Tasarımını da kendisinin yapacağı bir butik otelin üzerinde.
Bu genç adamı takipte kalın derim.
Sosyal hayat çok özgün bir mekan yaratıcısı kazanıyor.

Haberin Devamı

1 Mayıs’ta İstanbul’da turist olmak

Haberin Devamı

Düşünsenize, uçaktan iniyorsunuz.
Bu şehre tatil için gelmişsiniz, üzerinizde tatlı bir rehavet.
Taksim civarında, daha önceden rezervasyon yaptırdığınız otelinize doğru yola çıkıyorsunuz.
Ama o da ne? Her yer kapı duvar. Yollar kapalı.
Bavulları sürükleye sürükleye gitmek zorundasınız otele kadar.
Gel gör ki polisler ona bile karşı!
İzin vermiyorlar geçişinize, “dur” diyorlar.
Şaşırıyorsunuz. Anlamıyorsunuz.
1 Mayıs’ta İstanbul’da turist olmak her günden bin kat daha zordu. Haberlerde gördük.
Bu civarda oturduğum için bizzat tanık da oldum.
Hallerine üzüldüm ve utandım.

İSTANBUL popüler
mekan Top 10
(25 Nisan-2 Mayıs tarihleri arasında)

1. Sanayi 313 (-)
2. La Boom (Next Door&Gizli Kalsın) / Emirgan (2)
3. Alancha / Nişantaşı (1)
4. Nopa / Nişantaşı (4)
5. Fenix / Etiler (3)
6. Colonie / Karaköy (5)
7. Spago / Nişantaşı (6)
8. Konsolos / Tepebaşı (7)
9. Ma’Na / Karaköy (9)
10. Lucca / Bebek (8)

Haberin Devamı

Bıktırıcı dijital şey

Şirketlerden gelen “izninizi istiyoruz” mail’lerine tek tek “istiyorum” ya da “istemiyorum” diye yanıt vermek zorunda kalmak...

Yazarın Tüm Yazıları