Paylaş
Kutluğ Ataman’ın bugün başlayacak “Sılsel” adlı sanat projesinden bahsediyorum.
İstanbul Tiyatro Festivali kapsamındaki projeye katılmak isteyenlerin yapması gereken tek şey, bir kumaş parçasına (sadece eni 45 santim olsun isteniyor, o kadar) nasıl bir ülke istediğini yazmak... İster, “Daha da muhafazakâr bir ülke istiyorum” diye yaz. İster, “Herkesin çıplak gezmekte özgür olduğu bir ülke”...
İstersen gündelik hayata odaklan ve şöyle yaz: “Taksicilerin, ‘abi o tarafa gitmem’ lafını etmediği bir ülkede yaşamak istiyorum.”
Kısacası: Serbestsin!
Kutluğ Ataman içeriğinde şiddet olmadığı sürece yazılanların asla sansürlenmeyeceğini söylüyor.
Peki üzerinde Türkiye’ye dair türlü türlü dilekler yazan bu kumaş parçaları daha sonra ne yapılacak?
Bir makara sistemiyle tüm kumaşlar birbirine dikilecek ve tavana doğru çekilecek. Böylece ortaya kumaştan bir ortak gökyüzü çıkmış olacak.
Zaten projeye adını veren Sılsel, Mardin’deki eski Süryani evlerinin tavanlarına yapılan gökyüzü tasvirinin adıymış.
Rivayet o ki, sokağa çıkmaya korkan Süryaniler gökyüzü özlemlerini bir nebze olsun giderebilmek için evlerinin tavanlarına motifler çizip içlerini turkuvaz renkte boyarmış.
Kutluğ Ataman, bir Mardin ziyareti sırasında öğrenmiş bunu ve “Sılsel” projesini yapmaya karar vermiş.
Şimdi projenin sonucunu merakla bekliyorum.
Bakalım ortak kumaş gökyüzüne Türkiye’ye dair dilekler sığacak mı?
YER VE ZAMAN NOTU: Sılsel, 30 Mayıs’a kadar Galata Özel Rum İlköğretim Okulu’nda sürecek.
Bir dahaki sefere Marc Jacobs gibi giyinmeli!
İngiltere Konsolosluğu davetlere alıştı.
Geçen ay yapılan Haluk Akakçe’li Galerist daveti sonrası önceki gece de Cartier’nin efsanevi Tank koleksiyonu için bir organizasyon gerçekleştirildi konsoloslukta...
Davette hem yeni Tank modellerine göz atıldı hem de 1920’lerden günümüze tüm Tank’leri gözler önüne seren mini sergiye...
Ingrid Bergman, Andy Warhol ve Truman Capote gibi isimlerin Cartier takınılmış geçmiş zaman fotoğraflarına bakınca ister istemez akla gelen soru şuydu: Cartier şu anda kime hitap ediyor? Daha doğrusu hangi tür zengine?
Kolay zengine mi? Yoksa köklü ama şu anda o kadar da rahat para harcayamayan zengine mi?
Yazılarına ve stiline bayıldığım Ali Esad Göksel’le epey bir süre bu konuyu konuştuk.
Sonra dikkatimiz dağıldı, konuyu nihayete erdiremedik.
Dikkatimizin dağılma sebebi ise bir davetlinin Ali Esad Göksel’e gelip, “Sizin renkli çoraplarınız çok meşhur, acaba görebilir miyim?” demesiydi tabii!
Ali Esad bu ricayı kırmadı ve hemen o gece için giydiği fıstık yeşili çoraplarını gösterdi.
Haliyle güzide tartışma konumuz fıstık yeşili çoraplara kurban gitti!
Lakin hain planlarım var.
Bir dahaki şık şıkırdım davete, Ali Esad’ın çoraplarından daha çok konuşulmak için Marc Jacobs gibi beyaz don üzeri dantelli transparan elbiseyle katılmayı planlıyorum.
Bakalım neler olacak?
Galata’nın yenisi
Santralistanbul içindeki tasarım mağazası Santral Dükkan Galata’ya taşınmış. Bu kez içine gayet şık bir kafe de ekleyerek...
Şimdilerde Galata’nın en yeni ve uğrak mekanı burası.
Hemen üzerindeki butik otel dolayısıyla yabancı turistlerin özellikle.
Öyle ki, saatlerce ama saatlerce oturan müdavimi bile oluşmuş kafenin.
Herkesin Shiva diye seslendiği/tanıdığı Amerikalı turist amca mesela.
Mekanın sahibesi Defni Sofuoğlu’nun söylediğine göre öğleden sonra oturmuş mekana Shiva.
Ben akşam 21.00’de yemeğe gittiğimde hâlâ oradaydı!
Onun kadar uzun oturum yapmasanız da, yolunuz Galata’ya düşerse Santral Dükkan’da biraz vakit geçirin derim. İyi geliyor. Mekan, meşhur Doğan Apartmanı yanında...
Bir de bu var
Beşiktaş’ın Portekizli futbolcusu Manuel Fernandes bir davete Louboutin marka, önü metalli ve kırmızı bir ayakkabıyla katılıp bir hayli dikkat çekti ya...
Kendisine ve onun gibi bu tarz ayakkabıları seven erkeklere bir önerim var: Prada’nın fotoğrafta görülen bu yeni sezon ayakkabısı!
Bana sorarsanız, elbette korkunç bir şey. Ama giyeni de tebrik ederim, o da ayrı!
Paylaş