O la la karşınızda Lady Gaga!

* Konser başlamadan önce İTÜ Stadı’ndaki seyircinin enerjisi öyle düşüktü ki (sanki belediyenin düzenlediği sıkıcı bir şenliğe gelmiş gibi bir ruhsuzluk hakimdi), bir an “Yazık olacak Gaga’ya” diye düşünmedim değil. Keza stad tam olarak dolmamıştı bile.

“SENİ SEVİYORUM İSTANBUL!”
* Sonra aniden, tam da 21.00’de, müthiş zıpkın bir enerji ve Türkçe bir seslenişle “Seni Seviyorum İstanbul” diyerek başladı konsere Gaga. Son albümündeki şarkıları arka arkaya sıralarken seyirci de hareketlendi, ona eşlik etmeye başladı.

İRANLI HAYRANI KISKANDIK MI NE?!
* Lady Gaga onca tuhaf, uçuk kostümün ardında aslında fazlasıyla duygusal ve komik bir kadın.
Daha önce izlediğim bir konserinde mesela, 20 dakika kadar lise yıllarından bahsettiğini hatırlıyorum!
Madonna aroganlığı yok onda. Seyirciyle teması had safhada. Keza İstanbul konserinde de bu sıcaklığı fazlasıyla gösterdi. Ön sıralardan bir kız hayranını yanına çağırdı. Piyanosunun yanına oturttu. Şarkısını onunla beraber söyledi.
Gel gör ki hayranının İran’dan olduğunu söyleyince Lady Gaga, Türk kalabalıkta bir hayal kırıklığı oluştu.
Böyle bir konsere çevre ülkelerden de gelinebileceğini unutuyoruz bazen. Nitekim sahnenin ön tarafı İranlı, Lübnanlı Gaga hayranıyla doluydu.

EROTİK DEĞİLDİ
* Evet, diğer konserlerinde yaptığı gibi sahnede üstünü değiştirdi Gaga. Arkasını dönüp bir güzel soyundu, sonra da uzun çoraplı kız Pippi’yi anımsatan o fena halde çocuksu kostümünü giydi. Doğrusu bu ya, hiç de erotik değildi bu bölüm.

GÖKKUŞAĞI BAYRAKLARI DALGALANDI
* Piyano başında Born This Way şarkısına geçiş yaparken, “Dünyanın birçok yerini gezdim ve inanın bazı yerlerde gay olmak çok zor. O yüzden kimliğinizle gurur duyun. Tanrı hepimizi seviyor” diyerek eşcinsel hayranlarını coşkuyla selamlamayı da ihmal etmedi Gaga. Alanda dalgalanan gökkuşağı bayrakları için ise “Daha yükseklerde tutun” dedi.

PERFORMANSI NEFİSTİ
* Konser boyunca en çok takdir edilen şey, Gaga’nın sesi ve performansıydı. Gerçekten de Gaga zevk alarak yapıyor şarkı söyleme işini ve bunu seyirciye sonuna kadar hissettiriyor.

UNUTULMAZ BİR ŞOV YOKTU
* İlk turneye göre (The Monster Ball) bu turnenin şovu daha azdı ve öyle çok muhteşem filan değildi. Sahnede dolanıp duran dansçılar ve ışık oyunları dışında Gaga’nın sesine ve kostümlerine kilitlenildi.

ŞİŞME BAHÇE YOKTU
* İTÜ sahnesi yeterli olmadığı için 15 şişme ağaçtan oluşan dev bahçe elbette ortalıkta yoktu! Bir kez daha eksik bir konser izledik ama yapacak bir şey yok. Şovları eksiksiz izlemek için daha büyük sahne, daha büyük arenalar lazım. Oysa biz İTÜ Stadı’nı bile zar zor dolduruyoruz! Yani bu kadarını hak ediyoruz!