O gece hiç tanımadığım stil birine…

Ama işte söz konusu ELLE Stil Ödülleri gecesi olunca bu pek mümkün olmuyor.
Herkes o geceye özel daha özenli, daha tarz giyiniyor...
Keza cuma gecesi de öyleydi. Şimdi hızla o geceye ışınlanıp Çırağan Sarayı’ndaki törene göz atalım...
Serkan Altunorak’ı iyi bir oyuncu ve zamanında Bugs Bunny’yi seslendirmiş şahane insan olarak hatırlamayı tercih ederim.
Geceyi tek başına, eline tutuşturulmuş metinden sunmaya çalıştığı TRT sunucusu hali ne yazık ki sıkıcıydı. Önümüzdeki yılın sunuculuğu için Cem Yılmaz düşünülüyormuş. Yerinde bir karar.
Burcu Esmersoy’un sevgilisi olarak tanınan Sami Kiresepi gerçekten stil sahibi olduğu için mi stil işadamı adayları arasındaydı yoksa Esmersoy’un sevgilisi olduğu için mi? Çözemedim.
Konserlerinde giydiği takım elbiselerin, gömleklerin peşine düşmüş biri olarak Yalın’ın aldığı stil ödülüne sevindim. İleride pekala bir markayla ortak koleksiyon bile yapabilir.
Kıyafetle, takıyla değil içtiğinle de stil olabilirsin.
Mesela fotoğrafçı Tamer Yılmaz ve moda editörü Hakan Öztürk herkesin benzer şeyler yudumladığı gecede rakı içiyorlardı. Ve bu tercihleriyle sürüden ayrılıyorlardı.
Hadise ve kardeşleri Hülya’yla, Derya... Bu üçlü basbayağı şirket gibi. Derya, Hadise’yi giydiriyor. Hülya ise menajerliği üstlenmiş durumda. Stil ödülünü kapan, yakında koleksiyon yapacağını da söyleyen Hadise’nin o geceki meme dekoltesi de dikkat çekiciydi.
Dışarıdan kapalı kutu gibi duran bu kardeşler işlerini iyi biliyor.
Gelelim tören sonrası yapılan partiye...
Sahnedeki Miracles of Modern Science grubunu bir kez daha dinlemek isterim. Performansları kalabalığın sohbet gürültüsüne kurban gitti.
Yoksa bildik şarkılara getirdikleri yorumlar şahaneydi.
Bu grubu seven şu ikiliyi de sevebilir diyor, yeri gelmişken öneriyorum: Petra Magoni & Ferrucio Spinetti. Namı-ı diğer Musica Nuda.
Son söz: İlk yılından beri takip ediyorum ELLE Stil Ödülleri’ni. Her yıl biraz daha büyüyor, gelişiyor, yıldızı parlıyor; orası kesin.
Sadece ödül törenindeki akışa daha çok yoğunlaşmaları, bildik tören ritminin dışında bir tarz tutturmaları gerekiyor.

Yılbaşı sıkıntısı

Nuri Bilge Ceylan’ın Mayıs Sıkıntısı gibi bir şey yılbaşı sıkıntısı.
Nitekim ufak ufak “Yılbaşında ne yapacaksın?” soruları havada uçuşmaya başladı bile.
Yanıtlar belirsiz, flu, “Ya sen?” diye topu karşı tarafa atmalar olağan...
Hadi bunu anladım, bir de yılbaşı öncesi yemeklerinin sıkıntısı var.
Neredeyse tüm şirketlerde böyle bir moda oluştu.
Herkes kendi birimindeki çalışanları yeni yıl yemeğine götürüyor.
Yılbaşı gecesinden evvel ofis arkadaşlarıyla ön eğlence yapılıyor.
Geçenlerde büyük bir şirketin yöneticisi sordu mesela, “Aklıma hep aynı yerler geliyor, var mı önerin?” diye.
Birkaç yer sıraladım. Buraya da yazayım:
Hem yemek hem eğlence diyorsan Beyoğlu’ndaki Zarifi derim.
Evet, aynı şekilde Kuruçeşme Nomads de iyi bir seçenek.
Nişantaşı Frankie de olur. Canlı performanslar gayet iyi.
Sadece yemek yiyelim yeterli diyorsan öneri bol:
Park Fora’ya git ve yenilenen menüden sütte balık ye.
Olmadı, Karaköy’deki Maya’ya uzan. Orası çok cool geldiyse Tepebaşı’ndaki Duble olabilir, meze üstü DJ eşliğinde salınmaca seçeneği...
Duble’nin az ilerisinde Baylo var.
Hem yemek hem de sıcak mahalle barı atmosferi...
Ofis çalışanların yeniliğe açıksa farklı mutfakları olan restoranlara git, mesela Cochine’e...