‘O fotoğraf’ üzerine

O zaman bize de fotoğrafı okuma hakkı düşüyor.
Buyrunuz zodyak fotoğrafının düşündürdüklerine...

KADIN VE ERKEK ARASINDAKİ FARK...

Türk erkekleri bir Amerikalı ya da ıngiliz’e göre gündelik hayatta fazlasıyla yakın temas halindedir.

Hatta bu yabancılar için şaşırtıcı bir durumdur.

Mesela ıstanbul’da pek göremezsiniz ama Anadolu’da kol kola girip turlayan erkeklere rastlamanız olasıdır.

Bu onların eşcinsel olduğu anlamına gelmez ama...

Kadın arkadaşlar arasındaki “yakın temas” ise pek sorgulanmaz.

Aynı görüntüyü veren iki kadın olsaydı, manşet bile olmazdı.

Çünkü kadın arkadaşlar arasındaki “temas”a alışığız. Kadınlar da bu konuda gayet rahattır. “Yanlış anlaşılırız” kaygısıyla hareketlerine ket vurmazlar. Birbirlerine rahatça sarılır, kucaklarlar...

Ama “erkek erkeğe” olunca durum dikkat çekiyor, çünkü buna alışık değiliz. Ve direkt akla o soru geliyor: “Yoksa bir Brokeback Mountain mı söz konusu?”

Zodyak pozunu sıradan bir yakın temastan öte romantik kılan şey ise bir erkeğin başka bir erkeğin omzuna başını yaslamış olması.

Diğer adamın ise korumaya çalışır gibi koluyla onu kavraması...

İKİ ADET KLİŞE...

Bu “poz” iki klişeyi de gündeme taşıdı yine.

İkisi de can sıkıcı:

1. Bütün ünlü erkekler “potansiyel gay”dir (Böyle bir şey yok tabii, ama olmazsa olmaz bir piyasa dedikodusudur bu).
2. Bir erkek evliyse eşcinsel olamaz (Oysa evli ya da bekar, eşcinsellik sınır tanımıyor. Bakınız; Ayşe Arman yakın zamanda bu konuyla ilgili gerçek hayattan kişilerle röportaj yapmıştı).

KEŞKE AÇIKLAMA YAPMASAYDI

Bekensir, pozun “anlık” olduğunu, zodyak hareket etmeden önce “düştüğünü” söylüyor. Bu tür detaylara gerek var mı? Bence hiç yok.
Bekensir hiç mi bilmiyor, açıklama yaptıkça “acaba mı?” diyenin oranı yükselir... Hiçbir şey söylemese, klasik “ben sapına kadarrr...” ispatına girmese, fotoğrafla dalga geçse, bu kadar büyütmese daha iyiydi. 

Son olarak, Bekensir’in “Asla öyle değilim” minvalindeki açıklamasında Tarkan’ın bir dönem yayınlanan fotoğraflarına atıfta bulunması da hoş değildi:
“O zaman demek ki Tarkan’ın ya da başkalarının bu ülkeyi terk etmesi lazım.”
Bir başkası üzerinden kendini “aklamaya” çalışmak etik mi yani?

Şehir Atlası

RELAKS... Cumartesi günü Miller’ın düzenlediği Freshtival’ın ikincisi yapılıyor. Yer, Maçka Küçükçiftlik Parkı. Kapıların açılış saati ise 14.00... The Raveonettes, The Phenomenal Handclap Band, Prins Thomas, Sakin, Fuji Kureta ve N.A.K.I.T sırayla sahne alıyor.
Gecenin ilerleyen dakikalarında ise yakın dönemde “Relax, Take it Easy” adlı mutlu mesut dans şarkısıyla ortalığı sallayan ıngiliz şarkıcı Mika. Bence kaçmaz... 

OYNAK... Bu akşam Aya ırini’de ünlü Yunanlı şarkıcı Glykeria’nın konseri var. Bu da kaçmaz... Konser mekanı şahane, şarkıcının sesi de öyle. Keza söyleyeceği birçok şarkı da tanıdık gelecek. 

ŞIK VE SOSYETİK... İstanbul şu sıra Formula 1 partilerinden geçilmiyor. Sponsor firmalar habire Formula partisi yapıyor. Kimisi iyi kimisi orta halli... Cumartesi gecesi ise Selim Hamamcıoğlu’nun meşhur Kızkulesi partisi var, “Racing Fever Party”. Partiye kredi kartı şeklinde hazırlanmış özel davetiyeyle girilebiliyor.

RİTMİK... Dünyanın en ünlü dans fenomenlerinden biri, Michael Flatley’s Lord of The Dance... 11-13 Haziran arasında ıstanbul’da (yine Maçka Küçükçiftlik Parkı’nda) gösteri yapacaklar. Meraklısı şimdiden yer ayırtmalı.�