Paylaş
- Mahalle’nin konsepti New York’taki Eataly’nin bir benzeri.
Orası sadece İtalyan mutfağı ağırlıklı bir ortaya karışık pazar yeriyken bizim Mahalle çorbayı daha da karıştırmış.
Ne ararsan var durumunu Türk usulüne uygun olarak fazlasıyla abartmış.
Sokaktaki büfeciyi, çiçekçiyi bile konsept içine boca etmiş, nefes alacak alan pek bırakmamış.
Bu kadarına gerek var mıydı gerçekten?
- Eataly demişken: Sosa önündeki ayakta takılmalık masalar keşke birebir oradan kopyalanmasaymış.
Herhalde bu benzerlik mekanın mimarı Abdullah Burnaz’ın gözünden kaçtı.
- Mahalle’de şimdilik en gözde yer Rigatoni gibi duruyor, herkes orada yemek yemeyi tercih ediyor. Benim gittiğim gece tıklım tıklımdı Rigatoni masaları. Futbolcu İbrahim Toraman da oradaydı mesela.
- Mahalle içinde parlayan en iyi marka Namlı Şarküteri. Hem yeri çok iyi hem de sergilenen ürünleri her zamanki gibi iştah kabartıcı.
- Ama içerisi aydınlık, hem de çok fazla aydınlık!
Biz bu aydınlatma işini neden beceremiyoruz?
Sadece yemek yenilecek alanlar ve alışveriş bölgelerinde değil, Mahalle’de ekstra bir floresan aydınlığı var.
Rahatsız ediyor, göz yoruyor.
Bu denli yoğun hastane aydınlatmasına gerek yok ki...
- Mahalle şimdiden görme-görülme yeri olmuş.
Bunda şaşılacak bir durum yok. Ama içeride gezinen fotoğrafçı şaşırtıcı! Meğer AVM’nin fotoğrafçısıymış ve ünlülerin fotoğrafını çekiyormuş.
İyi de hangi ünlü muhterem yemek yediği anlarda fotoğrafının çekilmesini ister ki?
- Mahalle’deki yemek kokusundan ilk günlerde çok şikayet ediliyordu. Benim gittiğim gece o kadar yoğun bir koku yoktu.
Herhalde koku şikayetlerini dikkate almışlar, hallediyorlar.
- Bir tane şarap barı var, Tirebouchon diye.
Orası hoşuma gitti, oturdum. Ama sadece Doluca şarabı satıyorlarmış. Birkaç tane de Fransız şarabı...
Daha çok çeşit bekliyor insan. Hani adına şarap bar deyince...
Keşke adına direkt Doluca Bar filan deselermiş!
- Sonuç: Mahalle’ye “olmuş” ya da “olmamış” demek için erken.
Çünkü daha oturmamış, eksiği çok.
Ama “Vayy be!” denecek yanı da pek yok.
Kanyon’un geleneksel konseri
Kanyon her yıl 31 Aralık’tan bir hafta önce yılbaşı konseri düzenliyor.
Artık bunu geleneksel hale getirdiler.
Geçen yıl Ozan Doğulu sahnedeydi.
Bu yılki konser ise Ajda Pekkan’dan.
Görünen o ki, geçen yıl konser sırasında yağdırılan yapay kara gerek kalmayacak, Ajda söylerken -bu meteorolojik gidişatla- kar yağacak seyirci üstüne.
Bu arada Ajda çok sıkı hazırlanıyormuş konsere.
Yabancı şarkıların ağırlıkta olduğu bir repertuvarla konsere başlayacakmış.
Ajda o soğukta şov icabı yine mayo benzeri bir kostüm giymeye kalkmaz umarım.
Lütfen sıkı giyin Ajda, üşümeyelim senin yerine.
Konser ne zaman mı? Pazar günü saat 18.00 itibariyle...
Paylaş