Matrix de dönüyor, ABBA da

ABBA grubu ise 1972’de müzik kariyerine başladı.
Ve aradan onca yıl geçtikten sonra (saymadım, sayamadım) her ikisi de gündemde, geri dönüşlerde bugünlerde.
Matrix’teki gibi bir döngüdeyiz galiba. Aynı şeyleri yaşayıp duruyoruz.
Bir Matrix hayranı olarak serinin aralık ayında gösterime girecek “Resurrections” adlı dördüncü film fragmanını heyecanla açıp seyrettim.
Ama berbat bir heyecansızlıkla da fragmanı bitirdim.
Çünkü aksiyon sahneleriyle coşturulmuş fragman yeni filme dair hiç heyecan vermiyor.
Herhalde en hoş sahne Neo ile Trinity’nin “yeniden tanıştığı” o sahne.
Bir de Neo’nun telefonlarına gömülmüş insanların arasında kaldığı sahne.
Heyhat, 1999’dan bu yana çok şey değişti.
Şu an gerçekten telefonlarımızla Matrix’i yaşıyoruz.
Dijital dünyadan beş dakika ayrı kalamıyoruz.
O dünyada kendi Matrix’lerimizi yaratıyoruz.
Bu durumda 1999’un Neo ve Trinity’si artık bize ne kadar ilginç gelebilir ki?

Peki ya ABBA?
En azından onlar 27 Mayıs’ta Londra’da verecekleri “geri dönüş” konseri için gayet günümüze uygun bir çözüm bulmuş.
Dört ABBA elemanı dijital avatarlarıyla yer alacak konserde.
Bunun için 70 yaşlarındaki ABBA’cıların tüm hal, hareket ve tavırları tek tek işlenmiş bilgisayarlara.
Çılgınca bir iş ve prodüksiyon.
ABBA’cı anne baba ya da babaanne ve dedeler için bu dijital genç avatarlar tatlı bir nostalji olacak gibi.
Aynı zamanda “sonsuz gençliğe” bitmeyen bir övgü.
ABBA’cılar dijital avatarlarıyla bu kadar uğraşacaklarına aynı yaş kategorisindeki Ajda’mıza baksalardı keşke.
Dijital avatarına ihtiyaç duymadan, kendi kendisinin hakiki bir avatarı olarak zıpkın gibi sahnede hâlâ.
Yeri gelmişken kendisine saygı, sevgi, öpücük ve yarım saatlik kardiyo egzersizi yollayalım.
Ve ABBA’nın kasımda çıkacak yeni albümünden yayınlanan ilk şarkı “I Still Have Faith in You”daki çarpıcı bir lafla bitirelim: “Yeni bir ruh geldi”.
Gerçekten geldi mi acaba?

Şehrin nabzı

◊ Bebek ahalisi ikiye bölünmüş durumda. Kimisi Lucca limanını terk etmiyor, kimisi de tamamen Bebek Otel’e kaydı. İkisi arasında gidip gelen de var. Bebek Otel de kendi arasında ikiye ayrışmış durumda.
Giriş katı belli bir yaşın üstündekiler, teras ise yeni neslin işgali altında.
◊ Wu Bomonti eylül ayına hızlı girdi, herkes oradan bahsediyor.
◊ Anadolu yakası da atakta. Yeni açılan Pigalle’i konuşuluyor. Suadiye’de.

Restoranlarda bir ara...

◊ Mozzarella modaydı.
◊ Sonra onun yerini burrata peyniri aldı.
◊ Çok geçmeden tüm menülere Meksikalı ‘taco’ sirayet etti, ama Türkleşmiş olarak.
◊ Derken hepsi bitti, bir süredir de sağlıklı “bowl” tabakları moda.
Yani içine her şeyin boca edildiği karma kase olayı. Onun da suyu çıkmak üzere.
Sıradaki hadiseyi merakla bekliyorum.