Paylaş
Kimisi eline kitabını almış okuyor.
Kimisi ise yakın arkadaşımızın yaptığı gibi meditasyon trenine binip gitmiş, gerçek anlamıyla durmuş o an. Ne bir mimik ne bir kıpırdama ne bir el, kol, ayak devinimi.
Sonuçta durmak, hareket etmekten daha zor bir şey.
Tam o sırada içimizden biri, “Yüzümüz neden AKM’ye dönük, Gezi’ye doğru durmak daha anlamlı değil mi?” diye sordu.
Sonrası “Hay bin kunduz” şeklinde:
Ne fark eder diyen, tamam hadi oraya da dönelim desteğini veren, bunlarla uğraşmalı mı ne alaka mesajıyla aradan çekilen...
Bugünlerde böyle yani: Hiç olmadığı kadar çok konuşma, hiç olmadığı kadar her şeyi didik didik etme halindeyiz.
Sadece parklardaki forumlarda fikir beyan etme durumu yok yani. Konuşmak, şöyle oldu böyle olduyu irdelemek Gezi olayları sonrasının en zevkli uğraşı.
Bir tek konuşmayanlar ürkütücü.
Onlar herkes konuşur ya da dururken meydanın bir köşesine, bucağına oturmuş bizi izliyordu mesela.
Arada bir bakıyorlardı. Yüzlerindeki ifadeden anlaşılıyordu, iç metinlerinin “ne ayak?” diye mırıldandığı...
Ya da yanından ansızın teğet geçiyorlardı, baştan aşağı süzerek...
Ya da Yeniköy Parkı’nda olduğu gibi bir anda konuşanların üzerine saldırabiliyorlardı.
Oysa keşke konuşsalar. Ya da duranların karşısında duran anti duran adamlar gibi fikirler geliştirseler...
Yavaş şehrin edebiyat şenliği
Durmak demişken: Seferihisar 2009 yılında Türkiye’nin ilk sakin şehri seçilmişti ya.
İşte bu sakin şehirde bugün ünlü yazar ve şairleri bir araya getirecek Edebiyat Günleri başlıyor.
Yazarlık atölyeleri, söyleşiler ve konserlerin yer alacağı Edebiyat Günleri’nin konukları arasında Murathan Mungan, Bejan Matur, Küçük İskender, Serra Yılmaz, Emrah Serbes, Pınar Kür, Mario Levi, Ayfer Tunç, Buket Uzuner, Latife Tekin gibi isimler yer alıyor.
Eğer sezonu Ege civarında açmışsanız, bir hafta sürecek bu etkinliğe bir göz atın derim.
Hem sakinlik hem de edebiyat, sahildeki buzlu kokteylden daha iyi gidebilir hani.
Magazinlik
Meryem Uzerli diziden alamadığı zammı reklamında yer aldığı şampuan firmasından almış...
Umarım Meryem, “Hem süresi kısa hem de çok para veriyorlar” diye bundan sonra sadece reklamlarda görünmeyi yeğlemez!
Arda Turan umre ziyaretinden sonra soluğu Çeşme plajlarında almış ve akabinde bir demeç attırmış:
“Umre’ye gittim geldim artık daha dikkatli oluyorum bu konularda. Elimde alkol, yanımda kızlarla görüntülenmek istemiyorum.”
Bu cümleden ben şu anlamı çıkardım, yanlış mıyım:
Elimde alkol, yanımda kızlar tabii ki olacak ama yeter ki onlarla fotoğrafım çekilmesin.
Ah bu şekilcilik! Ah bu imaj kalıpları!
Paylaş