Karsu’nun asi şarkılarıyla yeniden pop

Rap’in şahlanmasıyla beraber hayli arka planda kalmış, hatta halının altına süpürülmüştü pop.
Şimdi yavaş yavaş yeniden diriliyor gibi.
Güzel single ve albümler çıkmaya başladı.
Karsu’nun Türkçe ve İngilizce şarkılardan oluşan 12 şarkılık yeni albümü mesela.
Karsu’yu Jest Olsun,
Gesi Bağları ya da Domates Biber Patlıcan cover’larıyla tanımış olanlar ya da caz sularında gezinen konserlerine gitmişler, yeni albümündeki dinamik pop şarkılarına biraz şaşıracak.
Amy Winehouse şarkılarını andıran düzenlemesiyle Sanane ve dile düşmesi garanti İnadına; yeni Karsu albümünün en çok öne çıkanları...
İki şarkının da ruhu asi.
İnadına şarkısında “Kaçalım gidelim buradan uzaklara, kopalım gidelim yarın yokmuşçasına, gülelim geçelim geride kalanlara, kaldırıp içelim onların inadına” diyor Karsu.
Coşturuyor.
Sanane şarkısında ise daha sert: “Elalem melalem ne derse desin ben dinlemem, ömrümü yediniz ama bitiremediniz, hayat benim hayatım.”
İspanyol sanatçı Salustiano’nun tablolarını andıran albüm kapağı da ayrıca dikkat çekici ve hoş Karsu’nun.

Bu ‘Efsane’ olmuş

Bir popsal hareketlilik daha:
Ayşe Hatun Önal’ın Efsane adlı yeni single’ı.
İlk dinlediğim andan itibaren sevdim Efsane’yi, hatta nakaratına eşlik etmeye başladım.
Aslında hiç Ayşe Hatun’luk gibi durmuyor bu şarkı.
Ama sesine yakışmış, üzerine cuk oturmuş. Bu tarz şarkılar da pekala söyleyebilirmiş yani Ayşe Hatun Önal.

İnşaat ortamında parti

Klein müdavimlerinin biraz kafası karışmış durumda.
Çünkü marka aynı anda birkaç tane farklı mekanını birden piyasaya sürmeye hazırlanıyor.
O zaman kafa karışıklığını giderelim:
Harbiye’deki Klein’ı ve müziğini sevenler için doğru ve güncel adres bundan böyle Klein Wal. O da haftaya cuma açılıyor.
Ama o açılıştan önce mekan, inşaat halindeyken üstelik, küçük bir açılış partisi yaptı bile.
Önceki gece yapılan bu partiden sonra davetliler Sanayi Mahallesi’nde eskiden Mu adlı kulübün olduğu yere açılan Klein Sanayi’ye aktı.
Evet bir de Klein
Sanayi var.
Bu after kulübün her gün saat 23.00’dan sonra sabahlar olmasın saatine kadar açık olduğunu belirtelim.

Asansörde kalmak

Geçtiğimiz günlerde Heathrow Havalimanı’nda 10 kişiyle beraber bir süre asansörde mahsur kaldım.
Havalimanı mühendisleri dışarıda
bizi kurtarmaya
çalışırken içeride olanlar da film gibiydi:
◊ Bir adam, asansörün kapılarını eliyle açmaya çalıştı. Sanırım kapalı ortamda kalma korkusu vardı. Bir an önce dışarı çıkmak istedi.
◊ Yaşlı bir adam durumumuzla ilgili espriler yaptı. Hiç gülmedim.
◊ Bir kadın cep telefonundan arkadaşına durumunu haber vermek istedi. Ama telefonun çekmediğini görünce biraz panik oldu.
◊ Dahası içerideki herkes bir süre sonra terlemeye, daha çok terlemeye başladı.
◊ Ben ise bu 10 kişiyle neden burada mahsur kaldım, bunun bir anlamı olmalı diye düşündüm durdum, ama hiçbir anlam çıkaramadım. Henüz yani.