Paylaş
Ağustos 1974’te, New York’taki İkiz Kuleler arasındaki bir çelik halat üzerinde yürümüş çılgın bir Fransız ip cambazı!
Şu sıra onun bu yürüyüşünü anlatan film vizyonda:
“The Walk”.
Filmin en güzel yanı tabii ki 3D gözlüklerle yarım saat süren o yürüyüşü izlemek!
Öyle bir yürüyüş ki, “Artık yeter be adam, dön şu kulelerden birine” oluyorsun.
Ama hayır; adam bayağı şov yapmış.
Hatta halatın üzerine yatmış, gökyüzüne selam çakmış.
Eşsiz bir konsantrasyon, muhteşem bir dinginlikle...
O sahneleri izlerken yüreğin ağzına geliyor, Petit’nin yürüyüşü tamamlayacağını bildiğin halde...
Petit’nin sırrı ise ölüm kelimesini aklından silmesi.
Eğer zihin bir kez kötü düşünmeye başlarsa her şeyin kötüye gideceğini bildiği için...
Öte yandan film aynı zamanda bir İkiz Kuleler nostaljisi.
Hatta Petit değil, kuleler başrolde bile denilebilir.
Kısacası “The Walk” bir küçük cumartesi adrenalini, göz atınız derim.
Şov dünyası havadisleri
* “Kösem Sultan”ın gecikmesinin nedenlerinden biri sadece gündem değil, aynı zamanda ilk bölümdeki bazı sahnelerin yeniden çekilmesiymiş.
* “Gerçek Ev Kadınları” adlı reality şov için görüşülen isimlerden biri olan Feryal Gülman meğer teklifi kabul etmemiş.
* Mahsun Kırmızıgül dizi yapımına son vermiş, yeni senaryosunu yazmak üzere yüksek ihtimal Amerika’ya gidecekmiş.
(10-17 Ekim tarihleri arasında)
İstanbul Popüler Mekan Top 10
1. Pizza Emirgan / Emirgan (2)
2. Cecconi’s / Beyoğlu Tepebaşı (4)
3. Mitte / Karaköy (6)
4. Mükellef / Karaköy (1)
5. Goya / Karaköy (7)
6. Babylon Bomonti / Bomonti (5)
7. Fenix / Etiler (3)
8. Fosil / Karaköy (10)
9. Lucca / Bebek (9)
10. Morini / Zorlu (-)
Bir yanıtın 50 tonu
Eşcinsel kültür ve yaşam dergisi GZone bu ayki sayısında Deniz Akkaya ile röportaj yapmış “Deniz’in 50 Tonu” başlığıyla...
Akkaya’ya gay evliliklerle ilgili genel bir soru yöneltilmiş, yanıtı şöyle olmuş:
“Bırakın Türkiye’de eşcinsel evliliği, heteroseksüeller bile istemedikleri insanlarla zorla evlendiriliyor.
Kadınlar, tecavüzcüsüyle evlendirilmeye zorlanıyor.
İsteksizce yapılacak bir evliliği teşvik etmektense eşcinsel evliliklerin çok daha iyi olduğunu düşünüyorum.”
Aslında Akkaya iyi bir şey söylemeye çalışıyor ama birçok düşünceyi bir arada dile getirince ortaya haliyle tuhaf bir destek çıkıyor.
Şöyle bir anlam:
Saydığım şeyler olmasa gay evliliğin daha iyi olduğunu düşündüğüm yok... Gibi.
Bu arada dün gece birinci yaşını kutlayan (istikrarlı oluşlarına da bravo) GZone’cuların her röportaj yaptıkları ünlü kadına gay ikonu etiketi yapıştırmaları pek doğru değil.
İkon gerçekten büyük bir laf çünkü.
Paylaş