Paylaş
Sertab Erener’in, tamamı canlı enstrümanlarla kaydedilmiş yeni albümü için en iddialı vaadi şu: Dinleyiciyi 90’lara, o dönemin müziğine götürmek, o hissiyatı yaşatmak...
90’lar deyince, o dönem yayınlanmış Sertab Erener albümlerinden biri de 1997 tarihli Sertab Gibi.
Ve o albüm Erener’in o dönem beraber olduğu Demir Demirkan yapımcılığında hazırlanmıştı.
Demirkan düzenlemeleri yapmış, bazı şarkıların da müziğine imza atmıştı.
Yani Demirkan etkisi ağırlıktaydı ve bu yüzden Erener’in bir önceki albümü Lal’den hayli farklıydı.
Şimdi yıl 2016 ve Erener bu kez de müzisyen eşi Emre Kula’nın prodüktörlüğünde yeni albümü yayınladı.
Bu albümde de Emre Kula etkisi yoğun. Müziklerde, aranjelerde...
Bu yeni projeyle 90’ları referans gösterince Sertab, ister istemez bu iki albümü karşılaştırma fikri düştü aklıma.
İşte Demir Demirkan’lı Sertab Gibi ve Emre Kula’lı Kırık Kalpler Albümü raporu!
ORTAK RUH: MELANKOLİ
* İki albümün ortak tarafı her ikisinin de fazlasıyla melankolik bir iklime sahip olması.
Ama doğruya doğru Sertab Gibi’nin melankolisi her daim tercih sebebi.
Çünkü o albümde İncelikler Yüzünden gibi travmatik dozu pek yerinde, sözleri şahane bir şarkı vardır.
Sezen Aksu ve Pakize Barışta imzalı o sözler hâlâ aklımda:
“İncindim, incitildim derinden. Terk ettim kendimi. Tesadüfen karşılaştım içimde, kendimle yeniden.”
* Kırık Kalpler Albümü’nde ise İncelikler Yüzünden yerine konulabilecek travması güçlü bir şarkı yok ama Yıldız Tilbe’ye ait Aşk Beni yine de albümün dile düşecek damarı:
“Durmadan süründürür aşk beni, rüzgarıyla döndürür aşk beni.”
KİME DİYORUM ASLOLAN AŞKTIR...
* Sertab Gibi’nin hiti “Aslolan Aşktır” adlı şarkıydı.
Sözleri hatırlatayım: “Bir adım geriye uzlaştık, çünkü ortalama bir aşktık, şiddeti vasatın altında, zora gelince kaçtık.”
İlk çıktığında yadırganmış, ama sonradan sevilmiş, tutmuştu bu şarkı.
Kırık Kalpler’in hiti ise klibi de çekilen Kime Diyorum.
Aynı zamanda albümün tek kıvrak ve neşeli şarkısı.
Ama bir Aslolan Aşktır kadar sürprizli ve derin değil.
DAĞ GİBİYİM VE TEK BAŞIMAYIM!
* İlginçtir iki albümde de aynı temalı iki şarkı var:
Sertab Gibi’de Dağ Gibiyim, Kırık Kalpler’de Tek Başımayım!
Demir’li Dağ Gibiyim’de “Dağ gibiyim taş gibiyim dimdik ayakta” diyordu Erener, Emre Kula’lı Tek Başımayım’da ise
“Zaferlerim oldu bozgunlarım da, ne yaptıysam yaptım şu hayatta tek başıma.”
BİR BENZERLİK DAHA
* Bir benzerlik daha: Her iki albüm sözsüz, sadece Sertab Erener’in doğaçlama vokalinin olduğu enstrümantal bir besteyle açılıyor.
“YARA” UNUTULMAZDI...
* Ah peki Sertab Gibi’deki Yara’yı kim unutabilir? Küçük İskender’in şiirini Atilla Özdemiroğlu bestelemişti.
SONUÇ?
* Baktığında, tekrar tekrar dinlediğinde Sertab Gibi bir adım daha önde.
Dönemi için yenilikçi düzenlemeleri ve derinlikli melankolisiyle.
‘Ten eşini seçer’ kimin cümlesi
Ayşe Arman dün yaptığı Sertab Erener röportajında başlığa şu cümleyi almıştı:
“Ten seçiyor eşini, bize de öyle oldu.” Bu cümle Ayşe’nin de hoşuna gitmiş, zaten röportajda da belirtiyor.
Gerçekten ‘cuk’ bir tespit, ben de ilk duyduğumda bayılmıştım.
Çünkü Sertab’dan önce Sezen Aksu’dan duymuştum.
Geçen yaz bir konuşmamız sırasında söylemişti Sezen Aksu ve o zamandan beri aklımdan gitmedi bu cümle...
Neymiş bu 90’lar!
Bugün köşe Sertab Erener köşesi oldu, farkındayım.
Ama irdeleyecek malzeme çok, ne yapayım! Sertab’ın ortaya attığı şu 90’lar müziği meselesine de değinmezden olmaz.
Gerçekten neydi 90’lardaki pop müziğini bu kadar unutulmaz kılan?
O dönemdeki şarkıların şu zamanın kulüplerinde hala çalmasına neden olan...
Yoksa 90’lardaki tüm şarkılar iyi filan değildi. Aralarında gayet saçma işler de vardı.
Ama 90’lar popunun bence en önemli yanı samimi ve özgür olmasıydı.
Şimdiki gibi birbirine benzer, kopya işler yapılmıyordu.
Geçenlerde bir röportajında Aykut Gürel de aynı şeyi söylüyordu. Tabii dinleyici de yeni şeylere açtı.
Paylaş