Eyvah, bu durumu sevmeye başladım

İlk başlarda
“Nasıl olacak acaba?” diye bakıyordum olaya.
Deney filan gibi...
Haftalar ilerledikçe 7/24 evde yaşamaya öyle bir alıştım ki, o eski sosyal hayatı özlemeyi bırakın, “Böyle çok güzelmiş” demeye başladım.
“Ne manasızmış o koşturmacalar” diye sayıkladım.
Hatta bir ara şunu bile düşünürken buldum kendimi: “Umarım bu karantina bir anda bitmez!”
Delirdin mi yahu demeyin.
Olağan dışı zamanlar yaşıyoruz, ruh iklimlerinin de gelgiti normal.
Tek çıkardığım ders şu:
Her tür yaşam şekline zınk diye adapte olabiliyoruz.
Önemli olan sonraki aşama. Adapte olduktan sonra bağımlı hale gelmemek.
Onu yaptın mı, hayat o zaman yıkıcı ve güzel.

Kerem ve Aslı magazininden geriye kalanlar

◊ FLÖRT STİLİ
Malum mesaj ifşalarından sonra Kerem Tunçeri’nin flört stilini öğrenmiş olduk.
Ya “Bana kahveye gelsene” diyor ya da “Rakı sever misin?”. İki uçtan biri!
Bir de hemen karşı tarafın numarasını istiyor. Aşırı hedefe odaklı yani.
◊ NEREDE O CESARET?
Gel gör ki şu mesaj ifşası ilk kez bir işe yaradı. Aslı Enver ilişkisinin daha başında görmüş oldu neyle karşı karşıya olduğunu.
Bence Enver,
mesaj ifşa eden tüm kızlarla bir araya gelip Tunçeri’ye inat bir rakı gecesi yapmalı, o gece çektirdiği fotoğrafın altına da malum mesajları ima eden “N’apıyosun, yalnız mı yaşıyorsun?” diye yazmalı.
Ama nerede o cesaret?
Genelde Aslı Envergiller o mesaj atılan kızları bir yandan da küçümser, denk bulmazlar.
Oysa işte bir erkek nedeniyle bazen durumlar eşitlenebiliyor.
◊ DÜZGÜN YAZIN ŞU KELİMEYİ
Tunçeri’nin mesajlarında esas kötü olan “Yalnız” kelimesini “Yanlız” diye yazmış olması.
Ben Aslı Enver’in yerinde olsam mesajlardan önce “Bu kelime böyle mi yazılır kardeşim?” der ayrılırım hemen.
Hem böyle ayrılmak daha cool olurdu.

Günün tavsiyeleri

◊ APLİKASYON...
Ünlü mekan Momo’nun radyo aplikasyonu Radio Momo’yu özellikle akşamüstleri açıp dinliyorum, iyi geliyor. “Radio Momo, Estanbul” diyen anons sesi de gayet ikonik olmuş.
◊ MUSİKİ...
Gaye Su Akyol nefis bir hoşluk yaptı. Son albüm şarkıları ve iki klasik alaturkadan oluşan bir canlı kayıt video serisini bizlerle YouTube üzerinden paylaştı.
An itibarıyla “Gamzedeyim Deva Bulmam” adlı klasik alaturka eserin postmodern hüzünlü düzenlemesine çarpılmış durumdayım, dön dolaş dinliyorum.
◊ FİLM...
Eski filmlere sarmış durumdayım. Daldan dala, türden türe atlıyorum. Ayarım yok.
İşte o filmler: “Mr. Nobody”, “Elizabeth”, “Rıhtımlar Üzerinde”, “Körlük” ve “Donnie Darko”.