Bu aşk kime benzer?

Uzun uzun birbirlerine bakıyorlar. İçlerinden geçeni birbirlerine söyleyemedikleri anda kafa sesleri devreye giriyor. Peş peşe birtakım lirik cümleler duymaya başlıyoruz.
Derken erkek, kadının karşısında tüm heybetiyle bir düğünde zeybek oynuyor.
Ya da otobüsün önünü kesiyor.
Kadın her seferinde iri gözlerini aça aça bakıyor. Çocuksu, aşırı hisli. Erkek ise bir çapkın, bir şefkatli...
Sürekli aynı ifadeyi takınmaya çalışıyorlar.
Burak Özçivit ve Fahriye Evcen’den bahsediyorum.
“Aşk Sana Benzer” adlı filmde umutsuz bir şekilde Türkan Şoray ve Kadir İnanır olmaya çalışan Burak ile Fahriye’den.
Oysa Türkan ve Kadir olmak kolay değil.
Onların filmlerini (Dönüş, Dila Hanım ve Selvi Boylum Al Yazmalım) anımsatan sahneler tasarlayarak da olunmuyor.
Eğreti duruyor.

Komik kaçıyor.
İnandırıcı olmuyor. Nitekim bu tür numaralara gerek yok.
2015’teyiz, Selvi Boylum zamanlarında değiliz.
Şu anda başka bir zaman ve başka bir ruh halinde insanlar...
Neden Türk Sineması’nda hâlâ şu zamanın aşkını ve çiftini göremiyoruz?
Neden 20 yıl önceki modeli kopyalama ihtiyacı duyuluyor?
Geçmişe özlemden ziyade kolaycılıktan!
Daha önce yapılmış ve denenmiş olanı ufak rötuşlarla yapmak kolay olduğundan.
“Ama bak, gişe yapıyor” denilebilir. İyi de dert bu mu sadece?
20 yıl sonra bu filmi hatırlayan olacak mı?
Sanmam.
Selvi Boylum’daki ya da diğer filmlerdeki Kadir ve Türkan’ı ise hâlâ hatırlıyor olacağız.
Onların üzerine özgün bir yeni aşk/yeni çift koyamadıkça bu hep böyle devam edecek.

Yerli Brangelina’nın özellikleri

Burak Özçivit’le Fahriye Evcen’i bir de yerli Brangelina (yani Brad Pitt-Angelina Jolie) yapma hevesi var malum.
Bu şekilde bültenler yollanarak medya yönlendiriliyor.
O halde yerli Brangelina’nın özelliklerine (verdikleri röportajlardan yola çıkarak) bir göz atalım:

ARABADA GEÇEN HAYAT

Demeçlerine bakılırsa bizim çift hep arabada yaşıyor. Çünkü arabayla geceleri tur atmak en favori aktiviteleri arasındaymış.
Şehri tamamen arabada yaşıyorlarmış. Eğer durum böyleyse arabaları çöplükten geçilmiyor olsa gerek.
Çünkü arabasını çok sık kullanan arkadaşlarımdan biliyorum. Arabalarında kola şişesinden, açılmamış kutulardan, yani ıvır zıvırdan geçilmiyor.

CESUR DEĞİL MAZBUTLAR

Bizim çiftin dergilere verdiği pozlar Brad ve Angelina kadar cesur değil. Birbirlerine dokunuşları bile fazla nazik fazla düşünülmüş. Brad ve Angelina’nın kısa film tadındaki W Dergisi pozlarını anımsıyorum da. O ne şiddetli karelerdi öyle!

GİZEMLİ IZDIRAP

Oynadıkları filmin galasına kadar sadece geceleri arabada el ele tutuşmuş olmaları da bizim yerli Brangelina’nın gizemli ızdırabı. Stratejisi.
Ne gerek var? Çık ortaya, rahatla... Galaya kadar niye kasıyorsun di mi?
Aşk galaya/gişe hasılatına benzer denilmek mi isteniyor, anlamıyorum ki...

Pazar videolarına buyrun

KLİP
Athena’nın “Kafama Göre”si. Bildik yerli rock kliplerin yanında hayli anarşist, farklı.
O uslu, hüzünlü rock kliplerinden değil. Yaşlı bir amcadan gelen telefonla kafasına göre davranan gençlerin hikayesi. Sevdim.

REKLAM
Orkid’in Kız Gibi’si. Nil Karaibrahimgil şarkı söylüyor, sonra yanına tüm kızlar toplanıyor, coşuyorlar.
Şarkı güzel de, bu reklamın orijinal versiyonu daha güzel.
Çünkü orada pek hoş tespitler var. Bizde ise sadece bütün kızlar toplandık durumu. Biraz sıkıcı yani.

VINE
Sevgiliyle cool ayrılma vine’ı. Microduction ekibi yapmış. Bir kızla erkek yolda yürüyor. Erkek diyor ki, “Burası eski sevgilimin evi”. Kız şaşırıyor, “Ama orası benim evim?!” Erkek cool bir şekilde arkasına bakmadan yürüyüp gidiyor. Çok güldüm.