Boğaz’ın ortasında defile izlemeye hazır olun

Çünkü bize söylenen bilgiler hayli kısıtlıydı.

Tarihler belliydi: 23-24 ve 25 Ekim.

Bir de defile yapacak yabancı markalar: Missoni, Cavalli, Vivienne Westwood, Ferre ve Ferragamo.

Ünlü manken Bar Refaeli de Fashionable’ın yüzü olarak seçilmişti.

Elimizdekiler bunlardı. Haliyle gerisi merak uyandırıyordu.

Peki defileler nerede ve nasıl olacak? After party’ler nerede yapılacaktı? Gibi gibi sürüyle soru akla geliyordu.

Önceki gece Fashionable etkinliğini düzenleyen ekiple (Hakan Baykam, Raif ınan ve Ali Güreli) Richmond’ın tepesindeki Leb-i Derya’da bir araya geldik.

Ve sonunda Fashionable kapalı kutu olmaktan çıktı.

Şimdi sırayla, önümüzdeki hafta sonu ıstanbul’u nasıl bir şov bekliyor anlatmanın zamanı. Ben dinlerken heyecanlandım, siz de heyecanlanacaksınız eminim.

Öncelikle söyleyeyim. Cavalli ve Westwood bizzat geliyorlar defileleri için. Bu iki popüler şahsiyetin ıstanbul’da olması bile yeterince heyecan verici. Diğer markaların da tasarımcıları tam kadro ıstanbul’da olacaklar. 

Fashionable etkinliği Cavalli defilesiyle start alacak. Aynı gece onun onuruna verilen parti yapılacak zaten. Parti mekanları Les Ottomans, Reina ve
Ulus 29.

CAVALLI DOLMABAHÇE ÇADIRINI BEĞENMEDİ!

Defilelerin yapılacağı çadır önce Dolmabahçe Sarayı’nın içine kurulmak istenmiş. Ancak son dakikada, çadırın ölçüleri kendisine iletilen Roberto Cavalli, “Ben asla orada defile yapmam” diye rest çekmiş! Hayır, Dolmabahçe’yi beğenmediğinden, gereksiz kapris yaptığından filan değil. Adam çadırın boyunu uluslararası standartın altında bulmuş. Bizim çadırın boyu 6 küsur metreymiş. Olması gereken ise tam 7 metre!

Böyle olunca ışıklar mankenleri gölgelemiyor, kıyafetler tam anlamıyla seçilebiliyormuş, filan. İnce ama önemli bir detay yani. Bunun üzerine Fashionable’cılar çadırın boyunu daha da yükseltmek istemiş. Ama yükseltmek demek aynı zamanda enine genişlemek demek. Ve bunun için de sarayda yeterli alan yok!
Hemen yeni bir mekan bulunmuş defile çadırı için: Boğaz’ın ortası! Benim de aklıma ilk olarak, “Yoksa Suada mı?” sorusu geldi, ama değil. Hemen sarayın yanındaki alandan giriş yapılacak ve oranın biraz açığına, denizin ortasına malum çadır kurulacak. Yaklaşık beş bin tonluk bir iskelenin üzerine. Bu iskele halen yapım aşamasında. Kısacası yabancıları hayli büyüleyecek bir mekanda, Boğaz’da gerçekleşecek defileler.

DAVETLİLER BELLİ 

Defilelerin izleyici kapasitesi 800 civarında. Davetlilere davetiyeleri çoktan yollanmış. Umarım son dakikada Türk işi kargaşalar yaşanmaz. Sosyete hatunları birbirinin saçını başını yolmaz. 

Bu yıl Fashionable’da Türk hazır giyim markaları ya da tasarımcılarının defilesine yer verilmemiş. Ama önümüzdeki yıllarda olacak. Bu yıl sadece tasarımcı adaylarımız karma bir defile yapacaklar. 

Defileleri izlemek için yabancı basından birçok önemli yazar ve muhabirin ıstanbul’a akacağını söylemeye gerek yok herhalde.
En önemlisi bu aslında... Onların kaleme alacağı yazılar ve yurtdışında Fashionable’ın yaratacağı etki...

Bruce kesin, ama Justin’in gelmesi Bar’a bağlı

Fashionable’ın esas bombası ise yurtdışından gelecek davetlileri.

Bruce Willis ve en yeni seksi eşi Emma Heming kesin olarak geliyorlar. (ıkilinin aylar önce W Dergisi’nde yayınlanan fotoğraflarını görenler anlayacaktır beni. Emma şahane, Demi Moore solda sıfır!)

Justin Timberlake’in de gelmesi söz konusu.

“Söz konusu” diyorum, çünkü Willis gibi resmi davetli değil... Fashionable’ın yüzü Bar Refaeli’nin yakın arkadaşıymış Justin.
En son konuştuklarında ıstanbul’a geleceğini söylemiş Bar’a...

Yani Justin’in ıstanbul’a gelişi biraz “kanka” kontenjanından. Elbette starların halet-i ruhiyesi belli olmaz. Justin her an ekebilir de Bar’ı ve ıstanbul’u.

Yine de gelirse tabii, Willis’le beraber şık olur doğrusu.

Justin konseri de 2010 yazına

Ve size bir bomba daha. Justin Timberlake’in 2010 yazında İstanbul’da konser vermesi için yapılan anlaşmalarda son noktaya varılmak üzere. Tek bir sorun var bu anlaşmada. O da, konser alanına karar verilememiş olması.

Duyduğuma göre Ali Sami Yen’de pürüzler varmış, Olimpiyat Stadı’na da organizatörler çok pozitif bakmıyor.�

* SANSÜR NOTU: Bu kadar Justin satırından sonra şu da içler acısı tabii. Adamın “Love Sex Magic” klibini yasakladık biz en son! Bundan haberi yoktur. Buralara gelip de haberi olursa ne diyeceğiz çok merak ediyorum.