Paylaş
* YENİ BİR HEYECAN: T.O.Y
Maçka’daki G-Mall bir dönem sinemasıyla, Dot Tiyatro’nun buradaki salonunda oynadığı sert oyunlarıyla ön plana çıkan, hareketli bir yerdi.
Sonra sinema gitti, peşinden Dot da. Geriye sadece spor salonu kaldı.
Şimdi burada yeni bir oluşum var, adı t.o.y İstanbul.
t.o.y’un açılımı şu: Tiyatro, oyunculuk, yazarlık.
Peki burada neler olacak? Gündüzleri oyunculuk, yönetmenlik, yazarlık eğitimi verilecek. Geceleri ise farklı tiyatro grupları, neredeyse haftanın her günü oyun sahneleyecek.
t.o.y’cular derdi olan oyunlara ve oyunlarını sahneleyecek yer bulamayan genç tiyatro gruplarına öncelik tanıyor.
Daha da önemlisi her oyunu en fazla iki ay sahneleyecekler t.o.y’da, yenilere yer açmak için...
Doğrusu böyle bir dönemde t.o.y İstanbul’un ortaya çıkışı sürpriz, sürprizli olduğu kadar da cesaret işi.
* MEKANI KAPATMA NEDENLERİ BAMBAŞKA
Karaköy’deki Maya’nın ardından Emirgan’daki MüzedeChanga da kapanıyor.
Mekanın sahipleri Tarık Bayazıt ve Savaş Ertunç 31 Aralık tarihinde son kez açılacaklarını duyurdu bile.
“Tüh, çok severdim orayı” demek için artık çok geç.
Çünkü seviyoruz ama yılda bir ya da iki kere gidiyoruz böyle kaliteli mekanlara.
Acı gerçek bu.
Lakin MüzedeChanga’nın kapanışı ticari nedenlerden dolayı değil.
Ertunç ve Bayazıt pek de alışık olmadığımız bir nedenle kapatıyorlar dükkanlarını.
Onların ağzından şakırsak:
“Artık yorulduk, çok yorulduk. Son zamanlarda yaptığımız işi manalandırmak için verdiğimiz mücadeleden, işin esasıyla hiç alakası olmayan konularla uğraşmak zorunda kalmaktan yorulduk.
Sükunete, huzura hasretimiz ve ihtiyacımız her geçen gün daha fazla kendini gösterir oldu. Bunca yıl Taksim’den Emirgan’a yeni tecrübeler sunmaya çabaladık ama şimdi müsaadenizle daha düşük tempolu bir yaşama geçiş yapıp biraz da sadece kendimizi ‘beslemek’ niyetindeyiz.”
* YİNE YENİ YENİDEN YENİ LOKANTA
Öte yandan yaz boyu kapalı olan Beyoğlu’ndaki Yeni Lokanta da kapılarını geçenlerde açtı. Burası için de “kapanıyor” söylentisi çıkmıştı.
Neyse ki Yeni Lokanta’nın sahibi Civan Er düşüşe geçen Beyoğlu’na rağmen yoluna aynı bölgede devam ediyor.
Bu yazıyı yazarken bile mekanın menüsündeki rakılı levrek ve vişneli kısırı özlediğimi itiraf etmem gerek.
Şehirde en son ne oldu
* PARTİ... Ece Sükan, Mavi’nin Gold serisine özel hazırladığı koleksiyonu Pera ’64’te tanıttı. Gecede hem Ece’nin Mavi’ye yaptığı koleksiyonu gördüm -kadınlar koleksiyonun etrafında fır dönüyordu, beğenmişlerdi- hem de davetin organizasyonunu yapan iki yetenekli kadından (Aytül Ayke Fıratoğlu ve Yonca Bagana) şu detayı öğrendim:
Meğer Sevil Sabancı’nın geçen yıl evinde verdiği yılbaşı davetini onlar yapmış.
Evin ortamı tamamen gazinoya çevrilmiş ve gazino konseptinden habersiz davetliler bu sürprize bayılmış.
* DAVET... Dün sona eren Contemporary İstanbul kapsamındaki davetlerden biri de işadamı Selman Bilal’ın Arnavutköy’deki meşhur tasarım evi B3’teydi.
Davetliler hem evin içinde gezinip az mobilyalı evin tasarımına hayran kaldı hem de her köşeden çıkan birbirinden farklı sanat eserlerine...
Dikkat çeken şeyler
* KİŞİSEL GELİŞİM KİTABI MI YAZSA?
Ayşe Kulin geçen yıl yazdığı Tutsak Güneş romanıyla ilgili röportajda şu mesajı veriyordu: Artık uyanın!
Şimdi de yeni kitabı vesilesiyle şu mesajı iletiyor sevenlerine: Kalın ve direnin! Ünlü yazarın her sezon mutlaka bir kitap yayınlama üretkenliğine saygım sonsuz, ama naçizane derim ki, Kulin artık kişisel gelişim kitabı yayınlasın.
Bu alanda söyleyecek daha çok sözü var gibi.
* HEP ‘İÇERDE’...
Çağatay Ulusoy her cumartesi ‘içerde’. Sabaha kadar da çıkmıyor oradan.
Bahsettiğim yer, Levent’teki La Boucherie.
Neredeyse her cumartesi gecesi orada Çağatay.
Çünkü seti ertesi gün tatil.
Bu cumartesi de aynı yerde, sabah altı buçuğa kadar Rıza Kocaoğlu ile beraber ve solo şarkılar söyleyip eğlendi Çağatay.
Paylaş