‘Bildiğimiz anlamda seyahat bitti’

Müthiş bir sektör yaratmıştı.
Sırf Airbnb’de kiraya vermek için yeni ev satın alanlar...
Kendi yaşadığı evi Airbnb’de kiraya verdiği günlerde arkadaşının evine taşınanlar...
Otelde kalmak yerine gittiği şehrin dokusunu tam olarak hissedebilmek için Airbnb evlerinin müdavimi olanlar...
Airbnb’nin “süper ev sahibi” konumuna erişmek için çırpınanlar...
Lüks evlerin de makul fiyatlarla Airbnb radarına girmesiyle beş yıldız konforunu kendiliğinden yaşayanlar...
Kısacası Airbnb farklı açılardan herkesi etkilemişti.
Paylaşım ekonomisinin zirve noktası Airbnb’nin pandemiden nasıl etkilendiği, bundan sonra iş yapıp yapamayacağı haliyle merak ediliyordu.
Airbnb’nin kurucu ortağı Brian Chesky, CNBC kanalına verdiği röportajda bu konulara açıklık getirmiş:
“Tüm bu olanlar seyahatin bittiği anlamına gelmiyor. Sadece bildiğimiz anlamda seyahat bitti ve asla geri dönmeyecek.”

AZ TANINMIŞ DESTİNASYONLARA DOĞRU

Chesky, salgın dindikten sonra insanların büyük turistik şehirlere daha az seyahat edeceğini söylüyor:
“Bunun yerine daha az tanınmış destinasyonlara gidecek insanlar. Yani seyahat destinasyonları konusunda kartlar yeniden dağıtılacak.”

HAZİRANDA YENİDEN YÜKSELİŞ

Öte yandan Chesky aynı röportajda Airbnb’nin de salgından etkilendiğini itiraf ediyor:
“Airbnb işini kurmak için 12 yıl çalıştık ama salgının başlamasıyla birlikte 4 ila 6 hafta içinde neredeyse tüm uğraştıklarımızı kaybettik.”
Buna rağmen Chesky, bu ayın başında yapılan Airbnb rezervasyon hacminin geçen yılın aynı dönemindeki rezervasyonlarla aynı olduğunu söylüyor.
Peki hâlâ seyahat sınırlamaları varken bu nasıl mümkün olabilir?
Chesky, insanların uçağa ihtiyaç duymadan, kendilerine yakın destinasyonlardaki evleri kiraladığını söylüyor:
“İnsanlar artık evlerinden çıkmak istiyor, ama aynı zamanda güvende olmak da istiyor.”
Chesky bu nedenle lokal turizmin bu yıl artacağına inanıyor.

TAM AKSİNİ DÜŞÜNEN DE VAR

Ama Chesky gibi düşünmeyenler de var.
Mesela İngiltere merkezli mimar ve tasarımcı ofisi The Manser Practice’e göre “İnsanlar temiz alanın güvencesini isteyecek. Airbnb modelinin bunu sağlaması çok zor. Otellere geri dönüş olacak”.

Ah o Airbnb anıları

Airbnb modelinin tamamen sona erip ermeyeceğini zaman gösterecek.
O güne kadar Airbnb anılarını hatırlamaya devam...
Misal-1: Kolombiya’daki Cartagena’da arkadaşımla birlikte kaldığımız Airbnb evi iyiydi hoştu ama eve ulaşmak bilmece çözmek gibiydi.
Ev sahibi dedi ki, “Ben şehirde değilim, evin anahtarı bir sokak ötedeki bir dükkânda”. “Peki” dedik. Dükkânı bulup anahtarı aldık.
Apartmana girdik ama daireyi bulamadık! Çünkü belirtilen numarada öyle bir daire yoktu. Ev sahibi de attığım mesajlara dönmedi.
Sonunda eldeki anahtarla var olan tüm daireleri denemeye başladık, artık hangisi açarsa diye!
Nihayet anahtar bir kapıyı açtı, eve ulaştık.
Misal-2: Buenos Aires’te kiraladığım evin bir odasındaki stor bildiğin yamuktu. Açıldığında da haliyle öyle duruyordu.
Evden çıktıktan sonra ev sahibi bana, “Storum yamulmuş” diye sitem eden bir mesaj yazdı.
Problemin eski olduğunu, eve girdiğimde zaten storu yamuk bulduğumu bir türlü kabullenmedi.
Sayesinde, dışarıya her çıkışımda evi dekorasyon dergisinden fırlamış gibi bırakan bendeniz, stor katili olarak damgalandım. Neyse, sağlık olsun.