3T’li yas

Milli yas böyle tutuldu.
Tekme atan attığıyla kaldı. Hatta şöyle arka çıkıldı:
“Orada kendini savunuyordu.”
Oysa fotoğraf ortadaydı, netti.
Kendini savunmanın adı ne zamandan beri yerdeki savunmasızı tekmelemek olmuştu ki?
Tokat deseniz, tokadı yiyen kişi tarafından yumuşatıldı: “Kalabalığa öfkesinden istem dışı bir hareket yaparak tokat attı. Şikayetçi olmayacağım, ama özür bekliyorum.”
Bir sarhoş tarafından zamanında tokat yemiş biri olarak diyorum ki, istem dışı tokat yoktur sevgili vatandaş.
Git, şikayet et, hakkını ara.
Başım belaya girer diye korkma.
Yoksa ve ne yazık ki o tokadı haketmiş oluyorsun.
Ve TOMA... O da devredeydi.
Malum klişe ağızla söylersek, “Gündelik hayatımızın vazgeçilmez dev unsuru...”
Bir yas böyle, çok medeni bir şekilde tutuldu yani.
Geçmişler olsun.

******************

Ünlüleri bekleyen görev

Gülben Ergen Soma’ya gitmiş...

Demet Akalın ve eşi iki yardım tırı göndermiş...

Murat Boz hayatını kaybedenlerin ailelerine, özellikle çocuklarına maddi/manevi destek vereceğini açıklamış...

Eminim diğer ünlüler de bir şeyler yapıyordur.
Herkes açıklamak istemez çünkü böyle şeyleri.
Peki yeter mi? Tek tek yardımlardan ziyade büyük bir organizasyonla sanatçıların bir araya gelmesi daha iyi ve etkili olmaz mı?

Rock’çısı, popçusu hepsi bir araya gelse...

Aynı sahneyi paylaşsalar...

O sahne alırsa ben yokum diyen çıkmasa...

Kitleleri peşinden sürükleyen tüm ünlüler egolarını bırakıp aynı platformda yer alsa...

Hem yardım toplansa hem de bu “geliyorum” diyen faciaya bir kez daha dikkat çekilse...

Ünlüler Soma için aslında bunu yapsa/yapabilse en güzeli olur...
NOT: Rock’çılar kendi aralarında böyle bir konser için örgütleniyormuş, ama yetmez. Daha büyük bir şey yapılması lazım. İşte onun için de, “Ben onlarla aynı sahneye çıkmam” denilmemesi gerek...

***************************

Hadi kalkın, söküyoruz burayı

Bebek’te Happily Ever After diye bir kafe var.
Kafenin hemen önünde ise yıllardan beri masa-sandalye konulan bir küçük alan… Müdavimler oraya da oturuyor.
Ve işte aniden, daha önce Asmalımescit’ten alışık olunduğu üzere zabıta baskın yapıyor ve “Kalkın” diyor müşterilere, “Burayı sökeceğiz.”
Kafenin sahibesi “Ama biz bu alan için Belediye’ye para ödüyoruz, nasıl olur?” diyor ama nafile.
Müşteriler isyan ediyor. Hatta olay sırasında orada bulunan tanınmış bir isim, Derin Mermerci, imza toplamaya başlıyor, “Böyle şey olmaz” diyerek...
İşin tuhafı bu “sökme” olayı için herhangi bir tebligat gelmediği de ortaya çıkıyor.
Gerçekten şunu anlamıyorum:
Madem Belediye aniden bu alanı o kafeye vermekten vazgeçti. Neden daha medeni yollarla halledilmiyor bu işler? Hep böyle “baskın” yolu tercih ediliyor?
Şov yapılıyor, insanlar rahatsız ediliyor?
Doğamızda mı var böylesi?