Paylaş
◊ Çocuklara ‘aşkım, sevgilim’ gibi sözcüklerle hitap etmek doğru mu?
Saygın Şimşek (Uzman Psikolog): Hayır değil! Çocuklarımıza duyduğumuz hisler o kadar güçlü ki onlara seslenirken sadece isimlerini kullanmak biz ebeveynlere biraz yetersiz geliyor.
“Canım, bir tanem, yavrum, kuzum, hayatım, prensesim, paşam, aşkım” derken içimizdeki duygu öylesine yükseliyor ki onlara kendi anne ve babamıza hitap eder gibi “Anneciğim”, “Babacığım” bile diyebiliyoruz.Çocuğunuza hissettirdiğiniz duygular kelimelerden daha önemli, ama bu kelimelerin önemsiz olduğu anlamına gelmiyor.Ayrıca hitap şekliniz çocuğun psikolojini etkiliyor.Çocukların ilk fark ettikleri şeylerden biri ‘kelimelerin doğruluğu’ oluyor.Çocuklar hitap kelimelerini dört yaşından itibaren fark etmeye başlıyorlar.“Ben senin annen değilim ki!” sözünü mutlaka duyacaksınız ve çocuğunuza bu kelime tuhaf gelemeye başlayacak.Çünkü gerçekte o sizin değil siz onun annesi ya da babasısınız.“Aşkım, sevgilim” gibi hitap şekilleri de doğruluğu olmayan ifadelerdir.Çocuk bir süre sonra bu kelimelerin gerçek anlamını fark edecektir. Annesinin ya da babasının ‘aşkı’ olamayacağını, aşk ve sevgililik kavramlarının karşı cinsle ilgili olduğunu öğrenir.Bir diğer önemli nokta ise bu kelimelerin ‘aşırı’ yüceltici etkisinin olmasıdır.Yani bir ‘abartma’ söz konusudur.Bu abartının ise çocuğun psikolojisine yansıması haline halk diliyle “şımarma”; teknik ifadeyle ise ‘duygusal taşma’ diyoruz.“Canım, yavrum, evladım,” gibi kelimeler ise anlamı itibarıyla hem doğruluk taşır hem de sevginizi ifade eder. Dolayısıyla, doğru hitap sözcükleri bunlardır.
Ancak konunun öznesi olan çocuklar ise en çok kendilerine isimleri ile hitap edilmesini sever.
◊ Peki, ya çocukla arkadaş olmak?
Dr. Serap Duygulu (Psikolog): Çocukla arkadaş olmak söz konusu olamaz. Çocukların gelişim süreçleri içinde pek çok arkadaşı olacaktır ama başka anne babası olmayacak...
Anne baba; koruyucu, kapsayıcı, yol gösterici, sınır ve kural koyucu olması bakımından, çocuğun hayatının en önemli yapı taşıdır.Bu görevleri arkadaşları yapmaz, yapamaz.Bu önemli katkı sadece anne baba tarafından yerine getirilebilen oldukça önemli bir sorumluluktur.Çocukların anne babasının arkadaşlığına ihtiyaçları yok.Anne babalığına ihtiyaçları var. Ebeveyn ile çocuk ilişkisi asla arkadaş ilişkisine dönüşmemelidir.
Dr. Başak Demiriz (Klinik psikolog): Her anne baba, çocuğunun anne ve babasıdır, onun arkadaşı değildir.Onlar sizin arkadaşınız, sırdaşınız, yaşıtınız değildir.Sizin onları yönlendirmenize, yönetmenize ihtiyaçları vardır.Kararları sizin almanızı, onları korumanızı, bir ‘yetişkin’ gibi davranmanızı isterler.Büyüdükçe, ergenlikle beraber daha özgür olma ihtiyaçları olacaktır ve kendi kararlarını kendileri vermek isteyeceklerdir.Bu geçiş yavaş yavaş, çocuğun olgunluk düzeyine göre yapılmalıdır.Zamanı gelmeden çok fazla sorumluluk, özgürlük verir, hayatı, sorunlarınızı onlarla paylaşmaya kalkarsanız, onlara taşıyamayacakları duygusal bir yük verirsiniz.
Hadi gidelim
Kutudan Pinokyo çıktı
Günümüz çocuk tiyatrosunun en önemli isimlerinden Mehmet Erbil bu yenilikçi oyununda Pinokyo’yu geri dönüşüm macerasına davet ediyor.
Yer: İstanbul Oyuncak Müzesi
Tarih: 21 Ekim Cumartesi Saat: 14.00
Yaş: Her yaşa uygun
İletişim: (0216) 359 45 50 Fiyatı: 195 lira
Karagöz ve Hacivat
Geleneksel Türk Tiyatrosu’nun iki eğlenceli karakteri Hacivat ve Karagöz çocukları hem güldürecek hem düşündürecek.
Yer: Antalya-Muratpaşa Kültür Salonu Tarih: 21 Ekim Cumartesi
Saat: 13.00/15.00 Yaş: 3+
İletişim: (0242) 320 22 22 Fiyatı: 136 lira
Haftanın kitabı
Dünya masallarından ilham alan “Toprak Ana Masalları” çocukların dünyaya farklı gözlerle bakmasını sağlayacak.
Yayınevi: Paraşüt Kitap
Yazan: R. Causse-N&J. Vézinet
Resimleyen: Amélie Fontaine Türkçesi: Özge Akkaya Tür: Resimli öykü Yaş: 7+ Sayfa: 48 Fiyatı: 95 lira
Paylaş