Paylaş
Proje fikri nasıl ortaya çıktı?
İhtiyaçtan ortaya çıkan bir fikir aslında… Biliyorsun benim iki tane çocuğum var. Onları bir etkinliğe götürdüğümde, onlar içeride eğlenirken benim de arkadaşlarımla oturup sohbet edeceğim, biraz dinlenebileceğim bir ortamı hiçbir zaman bulamadım. Birçok yerde ya anne-babalar çok fazla düşünülmüş ya da çocuklar… Mesela çocuğu etkinliğe götürüyorsunuz, siz buz gibi bir yerde etkinliğin bitmesini bekliyorsunuz. İşte burada çok büyük bir yanlış var. Çocuk önemsendiğinde yetişkin önemsenmiyor. Oysaki sadece çocuklar değil, ebeveynler de düşünülmeli. Bu büyük bir ihtiyaç! Yani çocuklar kaliteli vakit geçirirken anne babanın da oturup dinlenebileceği, yemeğini yiyebileceği veya arkadaşlarıyla sohbet edebileceği, hatta kitap okuyabileceği ve aynı zamanda çocuğunu görebileceği bir alan istedik. Bu çok önemliydi.
Fenerbahçe ile nasıl bir araya geldiniz?
Bizim böyle bir fikrimiz vardı ama henüz bunu sağlayacak bir ortam oluşmamıştı. Bir gün Aziz Yıldırım beni aradı. “Ben statta çocuklar için bir şey yapmak istiyorum, ne yapabiliriz?” dedi. Ben de çok heyecanlandım ve bu projeyi anlattım. O da beni Fenerium ekibiyle bir araya getirdi. Fikrimi anlattım. “Nasıl yani, stadın içinde tiyatro mu olacak?” dediler. Ben de “Neden olmasın?” dedim. Bir etkinlik alanı tasarladık, projeyi hazırladık ve başladık.
Etkinlik alanını hazırlarken nelere dikkat ettiniz?
STEM+A (Bilim, teknoloji, mühendislik, matematik ve sanat) düşünce yapısını burada uyguluyoruz. Bu beş disiplinle çocuğu ne kadar erken yaşta tanıştırırsak çocuk yeni yüzyılın becerilerine o kadar kolay uyumlanan bir birey haline gelir. Ancak bu disiplinlerde matematiği matematik gibi veya mühendisliği mühendislik gibi öğretmekten yana değiliz. Bunların hepsi aslında birbirinin içine geçmiştir çünkü. Biz de bu atölyede hepsini bir arada buluşturan atölyeler yaparak çocuklara bu disiplinleri yaşatıyoruz. Bir kâğıda yazarak, “Hız şudur, matematik budur” vb. diye dayatmak yerine bizzat hayatın içinde öğreneceği şekilde fark ettirmek istiyoruz. Bunu da çocuğu eğlendirerek yapmaya çalışıyoruz.
Peki, burada ne gibi atölyeler var?
2-12 yaşları arasındaki çocukların katılabildiği atölyeler ve tiyatro oyunları var burada. Robot yapımından tut da çizgi film yapımına kadar birçok atölye var. Ebru atölyesi, elektronik ahşap ev yapım atölyesi, balon araba atölyesi, dişli sanat deneyimi, şarkılarla oyunlarla sahne gösterileri, müzikli çocuk tiyatroları ve daha pek çok faaliyet var. Burada her saat başı atölye var. Yani anne, baba ve çocuk saat kaçta gelirse gelsin mutlaka bir atölyeye girebiliyorlar, bir tiyatro oyunu izleyebiliyorlar. Belli bir süre kısıtlaması yok. Yarıyıl döneminde de bir film atölyesi yapacağız mesela. Çocuklar kendi filmlerini çekecekler. 15 gün boyunca her sabah gelecekler ve o kısa filmle ilgili her şeyi tamamıyla yaşayacaklar ve film çekip montajlayacaklar. Robotik kodlama atölyeleri, STEM+A atölyeleri vs. de olacak yarıyıl tatilinde.
‘Düş duvarı’ da yapmışsınız. Amaç neydi?
Evde, duvarlarla çocuklar arasında çok büyük yasaklar var. Oysaki her çocuk sanatçı doğar ve bomboş bir duvar gördüğünde boyamak istiyor ama yapamıyor. “Her çocuk sanatçı doğar” diyoruz ama daha bu noktadan sanatçıya darbeyi vurmaya başlıyoruz. Oysaki duvarların alt kısımları, yani çocuğun gözünden görebildiği alanları çok boş. “Yukarı kısımlarda tablolar var da orası neden boş” diye merak ediyor çocuk. Biz de buraya kurduğumuz ‘Düş duvar’ı bu nedenle çok önemsiyoruz. Çocuklar renkli kalemlerle buradaki duvarlara istediklerini yazıyor, çiziyor, boyuyor. “Her çocuk sanatçı doğar, ama toplum tarafından sanatçılığı elinden alınır” diye düşünüyorum. Çocuğa özgürlük alanı sağlamak çok önemlidir.
Peki, böyle bir etkinlik alanının dünyada başka örneği var mı?
Hayır yok. Dünyada bir futbol stadının içine kurulan ilk ve tek etkin alanı ve çocuk tiyatrosu bu. Çoğalmasını umuyoruz. Üstelik sadece varlıklı ailelerin çocukları gelmiyor buraya. Fenerbahçe ve Düşyeri olarak yaptığımız şeylerden biri de zor koşullarda yaşayan çocukları hiçbir ücret almaksızın buraya getiriyoruz ve onlara da hem tiyatro deneyimi yaşatıyoruz hem de atölyelere katılmalarını sağlıyoruz.
Size nasıl ulaşacaklar?
www.fenerbahcedusyeri.com adresinden ulaşabilirler. Bütün atölyeler ve tiyatro oyunlarıyla ilgili ayrıntılı bilgiler mevcut orada.
MUTLU ÇOCUĞUN 5 KOŞULU
Prof. Dr. Eyüp Sabri Ercan açıklıyor:
- Çocuğunuza bir parçanız gibi değil, onun ayrı bir birey olduğunu bilerek davranın.
- Ona mutlu bir ev ortamı sunmaya çalışın. Bunun için önce kendi ruh sağlığınıza dikkat edin.
- Özgürlüğünü ve girişimciliğini destekleyin. Onu utandırmayın, yüreklendirin.
- Size bağımlı olmaması için aşırı vericilikten kaçının ve başkalarıyla kıyaslamayın.
- Onun başarabileceği gerçekçi hedefler koyun ve asla nasihat vermeyin.
ÇOCUĞUNUZA BOYAMA KİTABI ALMAYIN!
HADİ ANNE GİDELİM
Eldiven bebek yapıyoruz
Çocuklar düğme ve kumaş parçalarını kullanarak eldivenlerinin üzerine işlemeler yapacak ve kendi ‘eldiven bebekler’ini oluşturacak.
Yer: İstanbul-Trump Towers
Tarih: Bugün/Yarın
Saat: 14.00
Fiyat: Ücretsiz
Tel: (0212) 348 78 67
Otoportre atölyesi
Bu atölyede çocuklar kendi resimlerini çizerek otoportre çalışması yapmayı öğrenecek sonra da müzeyi gezecekler.
Yer: İstanbul-Oyuncak Müzesi
Tarih: Yarın
Saat: 11.00
Fiyat: 40 TL
Tel: (0216) 359 45 50
Yaratıcı drama atölyesi
Bahar Gedik’in düzenlediği atölyede çocuklar Peter H. Reynolds'ın “Mış Gibi” kitabıyla yaratıcı okuma ve yaratıcı drama çalışması yapacaklar.
Yer: İzmir-Ege Perla Tırtıl Kids
Tarih: Bugün
Saat: 14.00
Fiyat: Ücretsiz
Tel: (0232) 935 61 10
Masal saati
Üç yaş üstü çocuklar için gerçekleştirilecek olan bu atölyede çocuklar usta anlatıcılardan masallar dinleyecek.
Yer: Eskişehir-Sazova Masal Şatosu
Tarih: Bugün
Saat: 11.45/13.45/15.45
Fiyat: Ücretsiz
Tel: (0222) 300 00 15
HAFTANIN KİTABI
Henüz okuma yazma bilmeyen çocuklar için hazırlanmış harika bir sessiz kitap olan “Korkusuz Pia’nın orman kitabı” çocuklar için muhteşem bir armağan.
Yayınevi: Çınar Yayınları
Yazar/Çizer: Nalan Alaca
Tür: Sessiz Kitap
Sayfa: 48
Fiyat: 18 TL
HAFTANIN FİLMİ
Asi kirpi Bobi’nin arkadaşlığı öğrenmesiyle biten macerası ‘Bobi: Dikenlerin Gücü Adına!’ filminde.
Paylaş