Turabi Çamkıran: O kadar açken seks akla gelmiyor

* Şurada bir fotoğraf çekimi yaptık, çocuğundan yaşlısına tüm sahil başımıza toplandı. Bu ne ilgi? Sıkılıyor musun bazen?

- Bu çok güzel bir şey. Hiç sıkılmadım.

* Sosyal medyada çok konuşuluyorsun. Ama seninle ilgili net bilgi yok. Buna bir son verelim. Kaç doğumlusun mesela?

- İyi ki sordun bu soruyu, çünkü “Turabi’nin biyografisi” diye yayınlanan yazıların hepsi yanlış. Bir yerde güzel sanatlar mezunu yazıyor mesela ama ben lise terkim. 3 Temmuz 1987, Mersin doğumluyum. Annem ev hanımı, babam da seyyar satıcıydı.

* İnternette babanın tuhafiye ve çeyiz dükkanı olduğundan bahsediliyor...

- Yok canım. Bir depo vardı, orada dikiş dikerdik annem, kardeşim ve ben. Perde, masa örtüsü dikerdik, babam da götürüp satardı.

15 YAŞINDA DANS ETMEK İÇİN EVDEN KAÇTIM

* Dans aşkı nereden çıktı?

- Mersin’de boks okuluna gidiyordum. Okulla benim evimin arasında Cumhuriyet Alanı diye bir meydan vardı, orada gençler break dans yapıyordu. Bayağı bir çekti beni. Gizli gizli dans etmeye başladım. Bizim oralarda dans edene ayrı bir gözle bakıyorlar. O yüzden zıt düştük, ben de hayallerim olan yola çıktım.

* Nasıl oldu, şehri mi terk ettin?

- Evet, 15 yaşındaydım. Antalya’ya, Mersin’e, Bodrum’a gittim. Orada break dans yapan gruplar vardı.

* Sonra?

- Sonra İstanbul’a geldim. “Benimle Dans Eder misin”e katıldım. Finale kadar gittim. Ama kavga yüzünden diskalifiye oldum. Ardından kliplere, konserlere yöneldim. 200’den fazla klipte koreografi yaptım.

* Kimlerin kliplerinde dans ettin?

- Birçok sanatçıyla, egoları çok yüksek insanlarla çalıştım. Ama Demet Akalın ve Murat Boz’un bende yeri ayrıdır. Mesela Demet Abla, kimseyi ayırt etmez. Dansçısına, temizlikçisine önem verir, çalışanına arkadaş gibidir.

* En keyif aldığın klip?

- Hepsi. Düşünsene sevdiğim, eğlendiğim bir şeyi yapıyorum ve üstüne para alıyorum. Bazı dansçılar aldıkları parayı beğenmezdi. Ben öyle değildim. Çünkü daha önce tarlada sabah 5’ten akşam 5’e 25 lira yevmiyeyle çalışırdım. Dans camiasında ise bir işe gidiyorsun 500 lira veriyorlar, klibe gidiyorsun 300 lira alıyorsun. Benim için çok güzel para...

* Peki neden devam etmedin dansa?

- Uzun vadeli yapılacak bir iş gibi gelmedi bana. İleride bir gün evleneceksin, çoluk çocuğa karışacaksın. Bu işin ise yeri, zamanı belli değil. Bir ay üç iş gelir, üç ay hiç iş gelmez. O işlere göre geleceğini kuramazsın ki.

BANA “STRİPTİZ YAPTIN” DİYENLER KÖR CAHİL

* Striptiz kulüplerinde dans ettin mi gerçekten?

- O konuyu hiç anlamadım. Bir kere Türkiye’de striptiz diye bir şey yok. Ne olduğunu bilmiyorlar, anlatmaya kalksan anlamazlar. “Striptiz” diyerek kötülemeye çalışıyorlar. Striptiz kötü bir şey değil ki kardeşim. Senin bahsettiğin afedersin parayla ilişkiye girenler. Kör cahiller işte, bunlardan çok çektim. Yarışmadan bir çıktım, her yerde “Striptiz yapmış” diye haberler çıkmış. Türkiye’de striptiz kulübü açılmış da benim neden haberim yok?

* Sen nerelerde dans ettin peki?

- Ben kulüplerde dans ettim. Şov yapıyorum, hırsızlık, uyuşturucu satıcılığı yapmıyorum ki! Başarılı insanı illa geriye çekecekler.

* Şu boks işine dönelim. Dövüşmekten ne keyif alıyorsun Allah aşkına?

- Çok keyif alıyorum.

* Birini dövüyorsun ama, canı acıyor!

- Biz öyle bakmıyoruz. Spor yapıyoruz.

* Bir yerlerin kırıldı mı hiç?

- Kaburgalarım çok kırıldı, tarak kemiğim ve burnum kırıldı. Tekvando, boks, mai tai yaptım, sonra kafes dövüşüne yöneldim.

* “Survivor”la nasıl kesişti yolun?

- Tarak kemiğim çatlamıştı bir maçta, beni İstanbul’a yolladılar burada daha çabuk iyileşirim diye. Orada antrenman yapıyordum çünkü sürekli. Geldim, o esnada “Yetenek Sizsiniz” vardı. Gelmişken katılayım dedim. Güzel bir şov yaptım. Acun Medya’dan “Katılmayı düşünürsen seni ‘Survivor’a sunacağız” dediler. Ben de “Para varsa gelirim” dedim.

* Ve dövüş günleri geride kaldı...

- Açıkçası TV işinde daha kolay ve daha çok para var. Artık dövüşeceğime salon açar, eğitim veririm.

* Boks salonu mu olacak?

- Hemen hemen her şey olacak. Çok amaçlı. Levent, Mecidiyeköy ya da Nişantaşı gibi merkezi bir yer düşünüyorum.

* Senin “Survivor”daki çıkışların, ilginç cümlelerin çok konuşuluyor. O cümleleri bir ekip mi yazıyordu?

- Ekip mi? (Gülüyor) Herkes bunların kurgu olduğunu söylüyor. Bir kere buna açıklık getireyim; “Survivor” tamamen gerçek. Benim laflarım da olaylara göre tak diye çıkıyordu içimden. Sözlerim fenomen olmuş, haberim bile yok.

* Fenomen olmuş Turabi cümlelerini bir hatırlayalım mı?

- “Senin yaptığın gider, benim hoşuma gider”, “Biz ne ünlüler gördük, gül gül öldük” var...

AÇKEN ADRIANA LIMA’YI ASKER ARKADAŞI GÖRÜRÜM

* Sevgilin var mı?

- Yok. Düşünüyorum ama işleri oturttuktan sonra. Önce başarılı olmak lazım.

* İki kez şampiyon oldun, daha ne?

- Yok, yarış daha yeni başlıyor. Hayatına bir kadın girdi mi odaklanman yarıya düşer. Kadına ilgi göstermek lazım. Zamanının yüzde 70’ini ona ayırman gerekiyor ki hayatın güzel geçsin. “İşim önde gelir” diyorsan, yanına o kadını almayacaksın. İşimi oturtayım önce.

* Nasıl biri hayalindeki kadın?

- Boyu posu, yaşı, dini önemli değil, sadece beni kalbimden vurması lazım.

* Maço musun?

- Kıskanmak maçoluksa, sonuna kadar maçoyum.

* En uzun ilişkin?

- Hiç öyle uzun sevgili hayatım olmadı. 15 yaşında dışarıya çıktım, sevgiliyi mi düşüneyim, yemek yemeyi mi?

* Adada nasıl olmuyor aşk meşk?

- Orada aşk, seks aklına bile gelmiyor. Tek odaklandığın, yiyecek oluyor. Orada Adriana Lima’yı koy, “N’apıyon birader” derim. Onu bile asker arkadaşı görürüm.

BUNU BÜYÜK YAZ: BOYUM 1.80

* Boyunu merak ediyorlar.

- Herkes beni 1.60 sanıyor. Kim görse “Aa sen bu kadar uzun muydun” diyor. Çok uzun değilim ama o kadar da kısa değilim. Bunu özellikle büyük yaz; boyum 1.80, kilom da 82. Gökhan Keser, Hasan, Duygu Bal gibi uzun yarışmacıların yanında 1.60 olduğumu düşünmüş olabilirler.

* Hangi takımı tutuyorsun?

- Hiç takım tutmadım, aram iyi değildir futbolla ama Fatih Terim’i çok severim. Bana sorarsan hangi takımlısın diye “Fatih Terim’liyim” derim.

* Tavırlarını Recep İvedik’e benzetiyorlar. Ne diyorsun?

- Recep İvedik’i izledim, severim ama benzetilecek bir yan görmüyorum. Kimse bana küçümsemesin o filmi, en çok izlenen film. Bağıra bağıra güldüğüm bir filmdir ayrıca.

* Kibar mısın, kaba mısın sence?

- Kişiye göre. Kadınlara kibarım. Bir kadın zorlarsa beni, kabalık yapmamak için yanından uzaklaşırım.

* Yarışmacı arkadaşların için neler dersin? Mesela Bozok?

- Bana göre adamdır. İtici buluyorlar, televizyondan bakınca öyle ama ben onun özel hayatını biliyorum. Özü sözü bir, delikanlı adamdır.

* Sahra?

- Bir kız kardeşimizdir.

* Doğukan?

- Zararsız biri.

* Çok eleştirildin ona karşı davranışlarından ötürü?

- Serenay’dan dolayı eleştirilmiştim ama sonra baktım ki Doğukan da haklıymış. Dışarıdan bakınca gitmemek için arkadaşını satan biri gibi gözüküyor ama öyle değilmiş.

* Serenay?

- Kalbi temiz, güzel bir arkadaşımız.

* Merve Aydın?

- Başarılı bir sporcu kız.

* Hakan?

- Çok kurnaz.

KÖSEM SULTAN’DA KENDİMİ GÖSTERMEK İSTERİM

* Oyunculuk konusunda ne düşünüyorsun?

- Artık Banu Noyan’la çalışıyorum. Televizyonda iyi işler yapabileceğime inanıyorum.

* Sen bir filmde oynadın zaten...

- Evet, “Sabit Kanca”da ilk deneyimimi yaşadım. Ezberim kuvvetli olduğu için kendi rolümü hemen ezberledim.

* Var mı gözünü diktiğin, içinde olmak istediğin bir dizi?

- Özellikle mafya dizileri ya da polisiyelerde oynamak istiyorum. “Kösem Sultan” gibi dizilerde oynamayı da çok istiyorum, çünkü daha iyi gösteririm kendimi. Karakterime uygun bir rolde oynamak istiyorum, tiki bir üniversite öğrencisi rolü üzerimde durmaz ama ileride iyi bir oyuncu olursam o zaman oynarım.

PSİKOLOJİK DESTEK ALMAM

* Psikolojik destek aldın mı adadan dönüşte?

- Bozuluyor tabii psikolojin ama destek almadım, almam. Yokluktan varlığa çıkıyorsun, herkes ilgi gösteriyor, tahtada yatarken birden bire herkesin üzerine koşup fotoğraf çektirdiği biri oluyorsun. “Survivor” hayatta kalma oyunu, kalabiliyorsan başarılısın.