Safiye Soyman’a yapılan ayıp

Safiye Soyman, oğlunun ölümünden 20 gün sonra sahneye çıktı diye sosyal medyada linç edildi.

Haberin Devamı

Onun üzüntüsüne bu eleştirilerle üzüntü katanlara tek kelime ile “ayıp” diyorum.
Safiye, yaşadığı sürece engelli evladını pamuklara sarıp baktı.
Ne ajitasyon yaptı, ne kendini acındırdı. Emeğiyle kazandığı parayla oğlunun bakımını sağladı.
Böyle bir anneyi evlat sevgisi üzerinden vuramazsınız.
Kaldı ki yakınlarını kaybedenler en
geç 1 hafta sonra işlerine dönmüyorlar mı?
Safiye eğlenmeye başkasının konserine mi gitti? Konser vermek bir iştir, eğlence değildir.
Ve konserlerin anlaşmaları aylar öncesinden yapılır, günler kapatılır.
Her konserden sadece solist değil koca bir orkestra ve onların aileleri ekmek parası kazanır. Dediğim gibi konser vermek eğlenmek değildir, ekmek parasıdır.
Safiye Soyman gibi fedakâr bir annenin anneliğini ve evlat sevgisini bence kimse sorgulamasın.
Safiye’nin acısının yanında bir de böyle şeylerle uğraşmak zorunda bırakılmış olmasına çok üzüldüğümü belirtiyor, bir kez daha oğluna Allah’tan rahmet, kendisine de sabır diliyorum.

Haberin Devamı

Aydemir Akbaş Kedi Evi

Ah Aydemir Abi ah, her buluşmamızda hastalığa karşı nasıl direndiğinden, yaşama olan bağlılığından söz etmiyor muydun?
Söz etmeyi bırak, bir dakika bile boş durmayarak, hâlâ okuyarak, senaryo yazarak, setlerde dimdik durarak ölüme meydan okumuyor muydun? Tanıdığım en güzel kalpli, en işine bağlı, en efendi sanatçılardan biriydin.
Peki ya o hayvan sevgin...
En son buluştuğumuzda “Kedilerimle konuşuyorum, en büyük terapi onlar” demiştin. Senaryo yazarken hiç ara vermediğini ama siyah kedin, yani Zeytin kucağına geldiğinde yelkenlerin nasıl da suya indiğini, işi gücü bırakıp onunla oynadığını anlatmıştın.
En büyük pişmanlığının hayvan sevginin geç başlamış olması olduğunu ama şimdi onlarsız hayat düşünemediğini söylemiştin.
Vasiyetinde “Kedilerime iyi bakın” diyen biriydin sen, candın benim için.
Mekânın cennet olsun Aydemir Akbaş.
Senin gidişinle sinemada bir devir kapandı belki ama sana sözünü verdiğim kedi evi projesi hayata geçecek.
Adı da HAÇİKO Aydemir Akbaş Kedi Evi olacak.

Alain Delon ötanazi istedi mi?

Haberin Devamı

Kayıplarla dolu bir hafta sonuydu.
Bu dünyadan bir Alain Delon geçti, gitti. Eskiden “yakışıklı” denmezdi, “Alain Delon gibi” denirdi. Tek kelime ile bir ikondu. Ama tüm bunlar bir yana, bende hayvanlara duyduğu aşkıyla da ayrı bir yeri vardı. Hatta bir dönem hayvanseverlerden tepki alan şu açıklamayı da yapmıştı:
“Her geçen gün ölümü daha çok düşünüyorum. Çocuğum gibi sevdiğim köpeğim benden sonra çok uzun yıllar yaşayabilir. Ama onun her gün mezarıma gelip bir umutla nöbet tutmasına dayanamam. Bu nedenle öldüğümde veterinerimin onu kollarımın arasında iğneyle uyutmasını ve gömülmesini vasiyetimde yazdım. Tek ricam insanların beni anlaması.”
Kendisi için de ötanazi talebinde bulunmuş olan Alain Delon’un bu aşırı hayvan sevgisi barındıran isteğinden vazgeçtiğini biliyoruz.
Yine bir röportajda en nefret ettiği sesin hayvanlara ateş eden silah sesi olduğunu da söylemişti. Çiftliğinde 50’den fazla köpek bakıyordu.
Biz hayvanseverler öldüğümüzde Gökkuşağı Köprüsü’nde hayatımıza giren tüm hayvanlarla buluşacağımıza ve çimenlerde onlarla koşturup, oyunlar oynayacağımıza inanırız.
Alain Delon da sevdiği tüm hayvanlarıyla eminim orada buluşacak.

Yazarın Tüm Yazıları