Koku ve tat kaybı

Daha önce paylaşmıştım, deneyip, teşekkür eden çok oldu.

Haberin Devamı


Bu aralarda da korona olup koku ve tat kaybı yaşayanların sayıları da arttığı için tekrar etmekte fayda var.
Bu iki duyunun geri gelmesini kolaylaştırdığı söylenen iki tüyo vereceğim size.
Yılmadan, bol egzersiz yapacaksınız.
Kokudan örnek vereyim, benzer metodu tat için de uygularsınız.
Önce keskin kokusu olan dört uçucu yağ belirleyeceksiniz.
Gül, mentol, limon ve karanfil kokuları olabilir deniliyor genelde.
Bunları dört ayrı kapta hapsedip, iyice yoğunlaşmalarını sağladıktan sonra günde her birini sabah akşam 2-3 dakika koklayacaksınız.
Her bir yağı koklarken zamanınızı alın, acele etmeyin.
Birkaç dakika sonra diğer kokuya geçerek aynısını yapın.
Bu keskin kokular beyin hücrelerini uyararak koku alma duyusunu yeniden harekete geçirmeye başlayacak.
Şimdiden geçmiş olsun.

Haberin Devamı

Şah kartalı vurdular

Bulgaristan’da geçen yaz başı yavruyken yaralı halde bulunan, tedavisi yapıldıktan sonra takibe alınan şah kartal Ankara’nın Temelli bölgesinde tüfekle vurulmuş halde ölü bulundu.
Şah kartal.
Nesli tehlikede.
Nesli tehlikede olmasa ne olur ayrıca, sonu bu mu olmalı?
Bir insan tüfekle bir kartalı, bir kuşu, can taşıyan, kalbi atan bir canlıyı neden vurur?
Neden ama neden, neden?

Yaya geçidi neydi?

Yurtdışında öncelik yayalardadır, bir yaya, yaya geçidine ayağını bastığı anda araçlar durmak ve ona yol vermek zorundadır.
Aksi halde araç sürücüsüne ceza kesilir.
Bu kuralı en iyi uygulayan ülke Almanya’dır.
Sonra diğer Avrupa ülkeleri gelir.
Londra’da yaşadığım dönemde bu ayrıcalığın keyfini çok güzel çıkarmıştım.
Kendimi trafik polisi gibi hissediyordum, yaya geçidine ayağımı basar basmaz araçlar duruyordu.
Ne güzel, öyle değil mi?
Alışmıştım bu duruma, şahaneydi.
Şahane tabii ama ama sonrası çok öyle olmadı.
Türkiye’ye döndüğümde aynısını burada da denemeye kalktım. Birkaç kez ezilme tehlikesi geçirdikten sonra güzel ülkemin saygısız sürücülerine teslim oldum.
Karşıdan karşıya geçme fobim var benim artık.
Bunları yazma nedenim yeni izlediğim bir video.
Türkiye’de yaşanıyor olay.
İki kişi karşıya geçmek için yaya geçidinde bekliyor.
Tabii ki kimse yol vermiyor onlara.
Ta ki muhtemelen yurt dışında yaşamış bir sürücü frene basıp yol verene kadar.
Yayalar geçiyor.
O araca ne oluyor peki biliyor musunuz?
Arkadan gelen bir başka araç tampondan çarpıyor.
Hiçbir iyilik cezasız kalmaz diye boşuna demiyorlar galiba.
Bizim ülkede yaya geçidinin anlamı yola çizilen desenlerden öteye gidemiyor.

Haberin Devamı

Unutulmayan çocukluk oyunları

Squid Game’i izleyen herkesin aklına çocukluk oyunları geldi. Benim de...
İlk aklıma gelenleri yazayım dedim...
Dokuz taş, saklambaç, istop, uzun eşek, tilki tilki saat kaç, ebe
tura bir iki üç, deve cüce, yerden yüksek, köşe kapmaca, aç kapıyı bezirganbaşı, çukur, mors, pantolon yırtmaca.
Var mı ekleyeceğiniz?

Yazarın Tüm Yazıları