Paylaş
* Sezgi Sena. Hangisini kullanıyorsun?
- Sezgi’yi kullanıyorum.
* Sena ne demek?
- Parlayan, ışıldayan demek. Sezgi de sezebilme yeteneği zaten. İkisi de çok güzel ama Sena dediklerinde bakmıyorum bile.
* Sezgilerin kuvvetli midir?
- Çok. Ben kişinin isminin anlamını taşıdığına çok inanırım. Sena’yı da taşıyorum bence ama daha çok Sezgi bana uyuyor. Çünkü altıncı hissim çok kuvvetli.
* Bir örnek versen?
- Bu projenin oluşum aşamasında rolü alacağımı biliyordum. Yarışma döneminde de birinci olacağımı hissetmiştim.
* O biraz da özgüvenle alakalı...
- Evet, özgüvenle de alakalı. Başka bir örnek gelmedi aklıma.
* Senin çocukluk, gençlik yılların çok uzak değil. Neler hatırlıyorsun?
- En yakın hatıram yarışma. Tek çocuğum ben, kardeşim yok.
* Tek çocuklar genelde arkadaşlarına düşkün olurlar. Var mı yakın arkadaşların hâlâ görüştüğün yoksa bu işle birlikte çevren değişti mi?
- Ben biraz kendi kabuğunda yaşayan biriyim. Yalnızlığı çok seviyorum. Çok arkadaşım yok, olan arkadaşlarım da genelde annem, menajerim, annemin arkadaşları. Çünkü kendimden yaşça büyük insanlar birlikte olmayı daha çok seviyorum.
* Arkadaşların arasında anneni de saydın, kaç yaşında annen?
- Annem en yakın arkadaşımdır. 40 yaşında, aramızda 20 yaş var.
GÜZELLİĞİMİ SOYUNMA ODASINDA KEŞFETTİLER
* Güzelliğini keşfettiğin ilk zamanı hatırlıyor musun ya da insanların seni keşfettiği zamanı?
- Aynaya bakıp kimse herhalde “ben ne kadar güzelim” demez. Ben demedim hiç. Voleybol oynadığım zamanlarda, soyunma odasına girdiğimde arkadaşlarım keşfetti. Sürekli “senin ne kadar güzel fiziğin var, yarışmaya katılsana” diyerek aklıma soktular. Yolda yürürken bile insanlar beni model sanıyordu. Bu şekilde aklıma yer etti, ben de yarışmaya katıldım.
* Uzun süre voleybol oynadın. Neden bıraktın sporu? Oyunculuk mu ağır bastı?
- Antrenmanlarım çok yoğun olduğundan başka şeylere zamanım olmadı. Oyuncu olmak istedim, ertelendi. Enstrüman çalmak istedim o da ertelendi. Ama her şey tam vaktinde oldu. Sporcu olmak bana çok şey kattı.
ZEKA GÜZELLİKTEN DAHA ETKİLEYİCİ
* Erkeklerin ilgisini ne zaman daha yoğun hissetmeye başladın?
- Bir ortama girdiğimde sadece erkeklerin değil, kadınların da dikkatini çekiyorum. “Ne kadar güzelsin” diyorlar ama biraz muhabbet ettikten sonra olay “ay ne kadar tatlı, sempatiksin ve akıllısın”a dönüyor.
* Akıllı olduğunun söylenmesi güzelliğine yapılan övgüden daha mı çok hoşuna gidiyor?
- Bence zeka çok daha etkileyici bir şey. Zeki değilsen istediğin kadar çekici ol, bir yemeğe çıktığında tüm olay biter.
* İlk aşkını hatırlıyor musun?
- Aşık olmadım. Üzülüyorum bu duruma ama olmadım.
* En uzun beraberliğin?
- 1,5 yıl sürdü.
* Nasıl bir sevgilisin peki? Bu güzelliğinin ve herkesin ilgisinin üzerinde olmasının verdiği bir ego var mı?
- Hayır, günlük hayatta aklımın ucundan güzellik kavramı geçmez.
* Çok kıskanıldığın zaman bunalır mısın?
- Evet. Söylemeye çalıştığım da bu, ilişki emek istiyor ya, ben daha kendi halimdeyim şu an.
* Kendini işine vermeyi tercih ediyorsun şu anda belki de.
- Aynen öyle. Gerçekten şu an işle yatıp işle kalktığım için...
* Nasıl bir sevgiliye tahammül edemezsin?
- Mesleğime saygı duymayan birine.
* Diyelim ki aşık oldun ama o kişi bu mesleği bırakmanı istiyor...
- Olmaz. Benim erkek arkadaşımla en büyük problemlerimizden biri buydu. Hayatımda olan insan işime saygı duymalı.
ZAYIF OLMAYI SEVİYORUM
* Boyun 1.81... Bir yerde vücut ölçülerinin Avrupa standartlarında olduğunu okudum...
- Evet. Bazı standartlar var ama değişkenlik gösterebiliyor. Hatları küçük zayıf mankenler de var, bütün hatları güzel kıvrımlı modeller de. Boyun 1.80 ise, 55 kilo civarı güzel oluyor bence.
* Çok zayıf mankenler de var, balıketli mankenler de. Bu durum çok tartışılıyor. Sen hangi tarafı tutuyorsun?
- İkisinde de çok beğendiğim modeller var. Gisele Bündchen’i çok beğeniyorum mesela. Ama çok zayıf mankenlerden Cara Delevingne’i çok beğeniyorum. Ama kendim zayıf olmayı seviyorum.
* Asla yemeyeceğin şeyler nelerdir?
- Tüm yemekleri seviyorum ama kabak, ayva tatlısı ve aşure sevmiyorum.
* Peki sana yasak olan yemekler neler?
- Yönetmenim sürekli dikkat etmem gerektiğini söylüyor. Çünkü ben direkt yüzümden kilo alıyorum. O yüzden pizza, makarna, hamburger ve tatlı yemiyorum. Sabahları iki yumurtalı omlet ve beyaz peynir yerim. Ekmek yemem. Yanımda badem taşırım. Şu anda yediğim tek tatlı hurma.
* Çok spor yapmak gerekiyor mu?
- Ben haftada 3-4 gün spor yapıp istediğim ölçülerde kalabiliyorum. Genelde ağırlık çalışmıyorum. Yürüyorum, koşuyorum ve pilates yapıyorum.
* Yeni yılda ne yapacaksın?
- Aslında iki üç gün kaçamak yapmak istedim Roma’ya ama olur mu olmaz mı bilmiyorum. Set var.
HİÇBİR YERİMDE ESTETİK YOK
* Herhangi bir yerinde estetik var mı?
- Hiç yok.
* İleride estetiğe sıcak bakıyor musun?
- Herkes yaptırmakta özgür. Ama ben o yaşanmışlığı seviyorum, yüzde çizgiler güzel duruyor bence.
STAR WARS’A 10 DAKİKA DAYANABİLDİM
* Ne tür müzikler dinliyorsun?
- Çok değişiyor. Bon Jovi dinlerken Gülşen’e dönebilirim. Acayip bir müzik listem var. Karavanda sürekli Can Bonomo dinliyoruz bu aralar. Genel olarak ise Duman, Mor ve Ötesi, Gülşen dinlerim; yabancılardan ise Bon Jovi ve Michael Jackson.
* Peki ya sinema?
- Her türlü filmi izlerim. Çok seviyorum film izlemeyi. Bir tek tarihi filmlerini çok sevemedim.
BİTMEYEN ŞEY UMUT
* Son dönemin en ilgi gören filmi Star Wars’u izledin mi?
- Hiç izlemedim. Başladım, 10 dakika dayanabildim. Bilim kurgu filmleri seviyorum aslında...
* Bana bitmeyen bir şey söyle?
- Umut.
* Hayatta neyle ilgili umutların var?
- Sanırım en çok işimle ilgili hayaller kuruyorum. Benim önceliğim şu anda “Acı Aşk”. Bu proje TMC’nin işi. Çağatay Tosun çekiyor. Çağatay Hoca’nın da, Erol Avcı’nın da yeri hep ayrı olacak bende. Çünkü bana çok güvendiler, inandılar. Umarım onların bu güvenlerini boşa çıkartmam.
* Sohbetin başında altıncı hissim kuvvetli demiştin!
- Evet, bu işin başarılı olacağına çok inanıyorum.
* Oyunculuk eğitimi aldın mı?
- Craft’ta aldım. Şu anda Merve Taşkan’dan karakter üzerine bire bir eğitim alıyorum. Tabii ki bu işin sonu yok. Alabildiğim kadar eğitim alacağım.
HER ŞEY OLABİLECEĞİM TEK MESLEK OYUNCULUK
* Çocukken hayalin ne olmaktı?
- Hayallerim çok değişirdi, bir sürü meslek grubuna dahil olmak istedim. Bir ajan filmi izliyorsam CIA ajanı olacağım, diyordum. Gerilim filmi izliyorsam katil olduğumu falan düşünüyordum. O yüzden sanırım oyuncu oldum. Her şey olabileceğim tek meslek oyunculuk.
KENDİMİ ERKEK GİBİ HİSSEDİYORUM
* Kendini seksi buluyor musun?
- Bulmuyorum ama tatlı, seksi ve sempatik olduğumu söylüyorlar. Ben de “bu üçü nasıl bir araya geliyor, vay be” falan diyorum. Ben kendimi erkek gibi hissediyorum, hiç seksi olduğumu düşünmüyorum. Ama herhalde o doğal tavrım nedeniyle öyle geliyor insanlara.
* Hiç ahlaksız teklif aldın mı modellik zamanında?
- Almadım. O da bence sınırlarımla alakalı. Bir de Erkan (Özerman) Abi her zaman yanımdaydı. Aile de burada çok önemli. Onlar benim hep yanımdaydı ve destekçimdi. Zaten ahlaksız teklif alabileceğim bir ortamda da hiç bulunmadım, bulunmuyorum. İşim bitiyor, direkt evime gidiyorum.
* Ailenle mi yaşıyorsun?
- Evet. Evden işe, işten eve.
VICTORIA’S SECRET MELEĞİ OLACAĞIM DERKEN “ACI AŞK”IN MELEK’İ OLDUM
* Bir röportajında “Hayalim melek olmak” demişsin. Bunu hâlâ istiyor musun?
- Yarışmadan çıktığım ilk dönemde Victoria Secret’a girmeyi düşünüyordum. Hâlâ olabilir, neden olmasın. Ama şimdi buradayım. Belki yazın denerim şansımı New York’a gidersem.
* Nasıl melek olunuyor?
- Başvuruyorsun, sıraya giriyorsun galiba. Ben de pek bilmiyorum. Bir zamanlar “hayalim melek olmak” demiştim. Gün oldu devran döndü ve ben “Acı Aşk”ta Melek karakterine seçildim.
İMKANSIZ AŞK BENLİK DEĞİL
* Biraz da canlandırdığın Melek karakterini anlatır mısın?
- Melek İzmirli, sanatçı ruhlu bir kız. Keman çalıyor. Karşısındakini çok iyi dinliyor, karşı tarafın duygularına önem veriyor. Ben Melek’ten çok şey öğrendim.
* “Acı aşk” hikayenin neresinde?
- Melek imkansız bir aşkın içinde buluyor kendini ve çok yıpranıyor.
* Sen bu durumda olsan ne yaparsın?
- Hiç benlik bir şey değil. Normaline aşık olmuyorum, imkansızına mı olacağım!
* Melekle benzer bulduğun yanların neler?
- Ben evde senaryoyu okurken Melek için o kadar duygulanıyorum ki, resmen ağlıyorum. Çok üzülüyorum ona. Çok iyi biri ve istemeden başına o kadar çok şey geliyor ki...
Paylaş