Paylaş
-Eskiden herkesin özel magazin muhabirleri vardı. Sizde nasıldı durum?
Müslüm ve Acun. Acun o zaman Show TV’de, Müslüm de Kanal D’deydi. Sibel’in (Can) Müslüm’le arası iyiydi, onlara konuşuyordu sürekli. Haber atlatıyorlardı. Ben de böyle tek taraflı olmaz diye çok tartışıyordum Sibel’le. Aram Acun’la iyiydi, ben de haberleri Acun’a veriyordum.
Danışmanlarınız var mıydı ya da şöyle haber olalım, böyle strateji kuralım diye oturup düşünüyor muydunuz Sibel’le?
- Sıfır. Biz ne hatalar yaptık. Ben ne düşünüyorsam onu söyler, yaşarım. Hep kendim oldum, ne düşündüysem sevabıyla günahıyla konuştum. Stratejik değildi çünkü hesabım yoktu. Haysiyetsizlik etmem, namus şerefle oynamam. Kızarsam yüzüne kızarım. Kendim gibiyim. Düşmanıma sarılır ağlarım, Allah affediyor, biz kimiz ki Ömür?
Babasına inat Banu Alkan’la
Baban Selçuk Ural yakışıklı, dönemin en popüler sanatçılarından. Seni bu camiaya oğlu olarak tanıttıktan sonra neler yaşandı?
- Müjde Ar, benimle film çekmek istiyordu. Babam haklı olarak pişsin, yüzü otursun dedi ve izin vermedi. Ben de beni kıskanıyor dedim ve inadına gittim Banu Alkan’la film çektim.
Babanla ilgili neler söylemek istersin?
- Yüz kızartıcı tek bir şeyi olmayan, saygın bir sanatçı. Geçmişte onun da yaşamının ona getirdiği zorluklardan dolayı ayrı kaldığımız bir dönem oldu. Bana o pişmanlığını hissettirdi. Onunla tanıştıktan sonra hayal kırıklığına uğramadım, bu çok önemli benim için.
Hiç konserine gittin mi?
- Gittim ama çok utanıyorum orada. Acaba ayağı takılır mı, dili sürçer mi diye de çok dert ediyorum. Sevdiklerime karşı aşırı korumacılığım, tedirginliğim var.
Tuvalet kağıdı değil, film!
Hakan Ural bugüne dek 60’ın üzerinde film, 20’den fazla dizi çekti. Hâlâ da sektörün içinde ve yeni projelerde ismi sürekli geçen bir isim.
İlk filmini 17 yaşında çekmişsin. Oyunculuk hayatında örnek aldığın, çok şey öğrendim dediğin isimler kimler?
- Gözümü oyunculukla açtım, başka bir şey de bilmiyorum. Türkiye’de çalışmadığım yönetmen, oyuncu kalmadı. Halit Refiğ, Şerif Gören, Atıf Yılmaz’la çalıştım. İsmail Hakkı Şen’den oyuncu olarak çok şey öğrendim. Türker İnanoğlu ile
11-12 yıl çalıştım.
Aşığım mesleğime.
Uzun bir oyunculuk geçmişin var. Yıllardır setlerde olmanın etkilerini yaşıyor musun?
- Kendiliğinden meleke gelişmiş. Kameranın açısını göreyim, ışığı nasıl alacağımı sormam, nerede durmam gerektiğini, repliğin nerede gireceğimi gözüm kapalı bilirim. Eskiden bundan tuvalet kağıdı değil, film geçiyor derlerdi, böyle bir dönemden geliyorum ben.
Projelerinden bahsedelim biraz da. Yakında televizyonda izleyecek miyiz seni?
- Bir dizi ve bir de sohbet programı için konuşuyoruz. Onun dışında NTV Spor ile yapmayı düşündüğümüz bir spor program var. Geçmişte iki sene Lig TV’de spor yorumculuğu yaptım. Oyunculuk dışında severek içinde olduğum bir alan spor yorumculuğu.
Duayla öfke kontrolü
Hakan Ural’ın “ağır sıkıntı veririm” cümlesi efsane olunca, öfkesini kontrol etme yöntemini sormamak olmazdı.
Henüz gerçekleştirmediğin bir hayalin var mı?
- İşimle alakalı var. Çok başarılı bir işte olmak isterim. O anlamda tatmin olmadım.
Aklına hemen gelen, unutamadığın ilk özel an?
- Engincan’ın doğumu. Metamorfoz gibi bir şeydi benim için.
Spor?
- Spor yaşam şeklimiz. Haftada dört gün çift idman yapıyorum. Tenis oynuyorum.
Öfkeni nasıl kontrol ediyorsun?
- Dua ederek. Herkese de tavsiye ederim. Rahatlatır, olaydan koparır insanı.
Hayatının şarkısı?
- Wonderful World.
En sevmediğin özelliğin?
- Her şeye olumsuz tarafından bakıyorum.
Sevdiğin özelliğin?
- Her şartta eğlendiririm kendimi. Hamdederim. Yaşar ve kabullenirim.
Parayla ilişkin nasıl?
- Nefret ederim ama zorunluluk olduğu için onu kazanmaya gayret ederim. Onsuz olmuyor ama o asla mutluluk değil.
Paylaş