FBI’dan şantaj

48 yıl büronun başında kalıp, muhaliflerin sesini susturmak için FBI’ı tehdit olarak kullanan, politikacılar hakkında özel dosyalar düzenleten, gizli dosyalarla şantaj yapan FBI kurucularından J. Edgar Hoover yüzünden.

Amerikan senatosu Hoover’ın ölümünden sonra FBI’da yöneticiliği 10 yıl ile sınırladı.

Tüm bunları kamera arkasında Clint Eastwood’un yer alıp, başrolünü Leonardo DiCaprio’nun oynadığı “Edgar” adlı filmden öğreniyoruz.

Şu anda vizyonda olan film, J. Edgar Hoover’ın zaman içinde şantajla da olsa ülkenin en etkili isimlerinden biri haline gelişini, parmak izi arşivinin gelişmesi ve adli tıptaki ilerlemelerde yaptığı öncülükleri ve özel hayatını anlatıyor.

“Edgar”, uzun olsa da Hoover’ın özel hayatı ve tarihi olayları iyi dengelemiş olması nedeniyle soluksuz izleniyor.

Hoover zirveye giderken iki önemli adım atıyor.

Bunlardan ilki kendisine rakip olabilecekleri yolundan temizlemek ve böylelikle önünü açmak.

İkincisi ise durmaksızın bilgi toplamak.

“Bilgi güçtür” diyen ve bunu işine geldiği gibi kullanan bir FBI başkanının filmi var karşımızda.

İlginç ve takıntılı bir kişilik Hoover.

Annesine bağlılığı film boyunca vurgulanıyor.

Edgar Hoover’ın eşcinselliği filmde işlenmiş ama tarihi notlarda göze çarpan kadın kıyafetleriyle sokakta gezdiği yönündeki söylentilerin sahnelerine yer verilmemiş.

Bu söylentilerin Hoover’ın düşmanları tarafından çıkarıldığına inanan Clint Eastwood, tüm tarihi gerçeklere yer verdiği filmini bunlardan soyutlamayı tercih etmiş.

Kullan at!

Fetih 1453’te Fatih Sultan Mehmet’in atını oynayan Reis ve Selim Kurtoğlu’nun eşi İpek Tuzcuoğlu’na hediyesi olan Destan adlı atların, bakım masrafları ödenmediği için tutuldukları çiftlik tarafından Facebook üzerinden satılığa çıkarıldığı haberini okumuşsunuzdur.

Bu ülkede hak hukuk, Facebook ve gazete haberleri üzerinden yürüyor sanırım.

Birine ait bir mal (bir canlının bir diğerinin malı olmasından nefret ediyorum ama burada söz konusu mal Reis ve Destan adlı atlar oluyor), haciz ya da benzeri işlemler olmadan, borçlar hukuki yollarla aranmadan, nasıl oluyor da Facebook’tan satışa çıkarılabiliyor?

Atların sahibi Selim Kurtoğlu balayından henüz dönmüş, haberleri okuyunca hem şaşırmış hem de çok üzülmüş.

Anlaşma gereği Aksoy Prodüksiyon’un yapması gereken ödemeyi kendisinin yapıp atları geri alacağını söyledi.

Facebook üzerinden başlatılan satışla ilgili de şunları ekledi: “Kim, ne hak ile, ne had ile başkasına ait olan herhangi bir menkul ya da gayrımenkul değeri izinsiz, vekaletsiz ya da hukuki bir karar olmaksızın satabilir, satışa koyabilir!”

Ivana Sert’e tahammül etmek

Haluk Levent, “Bugüne kadar hiçbir sanatçı veya televizyon yıldızı hakkında eleştiride bulunmadım. Yıllarca hiç ama hiç kimseyle polemik yaşamadım ama galiba 20 yıldır ilk kez birisine tahammül edemediğimi itiraf etmek istiyorum: Ivana Sert” demiş ve eklemiş: “Tüm dünya fokları adına.”
Polemik yaşama hakkını masum canlılar için kullanarak ne kadar da doğru bir şey yapmış Haluk Levent.
Bu konularda sert açıklamalar yapmadıkça insanların değişeceği yok.
10 ünlü daha Ivana Sert’e tahammül edemediğini açıkça söylese, Sert o kürkü giymeye devam eder mi sizce?

Radyo Trafik’le işbirliği

Saran Holding bünyesindeki 104.2 Radyo Trafik, İstanbul trafiğinin altını üstüne getiriyor.

5 bin gönüllü muhabiri olan Radyo Trafik’in en sevdiğim özelliği, dinleyicisinin ilk beklentisinin bilgi olduğunu unutmaması.

Trafik nerede tıkalı, nerede kaza, nerede yol çalışması var, anında bilgi alabiliyorsunuz, bazen günde 500’den fazla telefon bağlantısı kuruluyor.

Açık bırakılan çukurlar, elektrik ve su kesintileri, zamanında toplanmayan çöpler, engellileri unutan belediyeler de radyonun ve gönüllü muhabirlerin gündeminde
sürekli yer buluyor.

Biz de HAÇYKO (Hayvanları Çaresizlik ve Ylgisizlikten Koruma Derneği) olarak bir süre sonra yollarda kaza geçirmiş ya da otobanda kalmış hayvanların haberlerini Radyo Trafik aracılığıyla paylaşmaya başlayacağız.

104.2 frekansını açık tutun.