Paylaş
Yılmaz Erdoğan da “O zaman siz kendiniz yazın” gibi bir şey demişti yanlış hatırlamıyorsam.
Demet Akbağ’ın istediği kadın filmini Sermiyan Midyat yazdı, hatta yazmakla kalmadı o kadının rolünü Demet Akbağ’a verdi.
Yılmaz Erdoğan da bir yerde bu işe yardım etmiş oldu aslında; “Hükümet Kadın”, Necati Akpınar ve Yılmaz Erdoğan tarafından kurulan BKM Film yapımı olarak vizyona girdi.
Sermiyan Midyat’ın babaannesinin hikâyesinden yola çıkarak senaryosunu yazdığı, yönettiği ve başrollerden birinde olduğu “Hükümet Kadın”, 1959 yılında Midyat’ta belediye başkanı olan Xate adlı sekiz çocuklu bir Kürt kadınının hikâyesi.
Okuma yazma dahi bilmeyen Xate, kocasının yerine geçiyor ve Güneydoğu’nun ilk kadın belediye başkanı oluyor.
Annelik ve kadınlık güdüleriyle sadece kocasından devraldığı işlerle uğraşmakla kalmıyor, ezilenin, kadınların, kız çocuklarının da yanında oluyor.
“Hükümet Kadın”, komedinin politik söylemlerle harmanlandığı bir film.
Türkçe’nin Kürtler için ikinci dil olduğu da söyleniyor filmde, askeri darbeye gönderme de yapılıyor, devletin doğuya ilgisizliğinden de bahsediliyor, kara çarşafa da atıfta bulunuluyor, kız çocuklarının okutulmamasından da yakınılıyor.
Bunların hepsi aynı filmde mi söyleniyor diyenlere cevabım “evet”.
Mesaj işinin biraz abartıldığını kabul ediyorum tabii!
Peki, bu kadar çok ciddi konuya dokunurken bir de komedi mi yapılıyor diyenlere de cevabım “evet”.
Sermiyan Midyat senaryosunda komediyi ve politik söylemleri bir yerde harmanlamayı başarmış.
Sermiyan iyi bir yazar ve yönetmen olmanın yanı sıra ilginç kötü adam tiplemesiyle sağlam oyunculuğunu da kanıtlıyor bu filmde.
Demet Akbağ, o özlediği kadın hikâyesinin tadını sonuna kadar çıkarmış ve resmen döktürmüş.
Sevgili Demet’in kalbi temizmiş gerçekten de.
Yıllarca dedi dedi, sonunda Türkiye’de çekilen en önemli kadın filmlerinden birinin başrolü oldu.
Sarai Sierra manşetlerde
Sarai Sierra’ya tam olarak ne olduğunu henüz bilmiyoruz.
Ama Pippa Bacca’dan sonra ülkemize tek başına gelmiş bir başka kadın turistin daha benzer bir akıbete uğramasına gerçekten çok üzüldüm.
İki çocuk annesi 33 yaşındaki bir kadının yarı çıplak haldeki başı ezilmiş cesedinin sur dibine atılması hem tüyler ürpertici hem de acı.
Ama diğer yanda ülkemizde kadınlar o kadar kolay, acımasızca ve sıklıkla öldürülüyor ki, Sarai Sierra Amerikalı olmasa üçüncü sayfada sıradan bir haber olarak kalmaz mıydı acaba diye düşünmeden de edemiyorum.
Şimdi Sarai Sierra için Amerika ayakta, Türkiye ayakta.
Olsun tabii.
Ama ezilen, öldürülen her kadın için aynı hassasiyeti görmek isteriz.
Umarım bu ayaklanma, bu duyarlılık din, dil, ırk, ülke fark etmeden bütün kadınlara karşı kötü muameleye, şiddete, tecavüze, işkenceye, cinayete bir son verir.
Lüzumlu, lüzumsuz bilgiler
- Erkek köpek yavruları, oyunlarda dişilerin kazanmasına izin veriyor. (Bazı insanların köpekler kadar olamadığının bir başka kanıtı!)
- Gıdıklamak, eskiden insanlara işkence yapmak için kullanılan bir yöntemdi. (Bence hâlâ da öyle!)
- Sakız çiğnemek stresi azal-tıyor, mutluluğu artırıyor. (Çene kaslarını sıkılaştırdığı da söylenir.)
- İlişkilerde daha fazla yalan söyleyen taraf erkekler. (Ve yalanı üç vakte kadar ortaya çıkan da!)
- Uykusuzluk; sekse düşkünlük, alkolizm ve depresyona neden oluyor. (Günde en az sekiz saat uyumalı!)
- Muz kabuğunun içini dişlerinizi beyazlatmak için kullanabilirsiniz.
Paylaş