Bond bize ambargo koydu!

Pazar günü son James Bond filmi Skyfall için yaptığım Sam Mendes, Daniel Criag, Noamie Harris, Berenice Marlohe ve Ola Rapace röportajlarım yarın Kelebek’te ve akşamında Kanal D ana haberde yayınlanacak.

Haberin Devamı

Üç günlük bu gecikme niye derseniz, işte cevabı.
Pazar günü Çırağan Sarayı’na röportaj yapmak üzere girmeden önce imzaladığım Sony Pictures antetli kağıtta şöyle diyor.
“Bu dokümanı imzalayarak, Skyfall filmi gazete ve TV röportajlarımın, 2 Mayıs Çarşamba gününe kadar, her yerde (gazete, TV, radyo, sosyal medya ve bloglar gibi dijital platformlar) ambargolu olduğunu kabul ediyorum.”
Yani özel röportajlar konusunda yarına kadar ambargoluyuz.
Bu imzayı sadece benden değil, o gün röportaj yapan herkesten aldılar.
Türk ve dünya basını ertesi güne sadece basın toplantısının haberini yapabildi.
Özel röportajlar ise çarşambaya kaldı.
Birden fazla gün haber olmak, medyada yer almak adına gayet akıllıca, öyle değil mi?

Özel hayata giremezsiniz

Yukarıda, Skyfall filmi röportajları için imzaladığım ambargo sözleşmesinden bahsettim.
Farklı amaca hizmet ediyor olsa da benzer bir belgeyi imzaladığımı hatırlıyorum.
Yıl 2005... “Bay ve Bayan Smith” (Mr. and Mrs. Smith) filminin röportajları için Los Angeles’dayım.
Brad Pitt ve Angelina Jolie arasındaki yasak aşkla ilgili dedikodular ayyuka çıkmış.
Setteki yakınlaşmaları herkesin dilinde.
Filmde karı kocayı canlandıran çifte özel hayata gönderme yapan bir soru gelme ihtimali kuvvetle muhtemel.
Ve gelsin şahane tedbir.
Röportaja giren herkese, Brad Pitt ve Angelina Jolie’ye özel hayatlarıyla ilgili tek bir soru bile sormayacağını tahahüt ettikleri bir belge imzalatıyorlar.
Filmin önüne geçecek, özel hayatı ihlal edecek sorularla ilgili ambargo belgelerinin imzalatılması yurt dışında uygulanan bir yöntem.
Bizde bu şekilde yapıldığını henüz görmedim, en fazla sözle rica ediliyor.
Uyup uymamak gazetecinin kendisine kalmış.
Ayrıca imza attırılsa da buna kaç kişi uyar, yapım şirketiyle arayı fena halde bozmanın üzerlerindeki yaptırımı ne olur bilemem tabii.

Yakışıklı mı, değil mi?

Haberin Devamı

Bana herkes onu soruyor.
Yakışıklı mı, seksi mi, nasıl bakıyor, güzel kokuyor mu diye...
Düşünüyorum.
İlk bakışta yüz hatları itibarıyla çok da yakışıklı olduğunu söyleyemeyeceğim.
Yüzünde derin çizgiler var, bakışları sert, gözlerini kısıyor, mavisini görmekte zorlanıyorsunuz.
Ama vücut derseniz tabii ki orada dururum, son derece fit.
Her gün jimnastik salonuna gidip, uzun yürüyüşler yapınca böyle oluyor demek ki.
İngiliz tabloid gazeteleri onu “gülmeyen adam” ilan etmişti.
Evet, öyle sürekli gülücükler dağıtan, sevimli görünmek için ‘gülen yüz’ü oynayan, sulu, hafif, basit bir adam değil.
Konuşurken sürekli ciddi.
Ama o ince esprileri ve bıyık altından gülüşü yok mu, işte gülüşün alası orada.
Karşısındakini de böyle etkiliyor zaten.
Zeki espriler yapıp, abartmadan, göze sokmadan gülümseyerek.
İlgisini sürekli değil, ara ara göstererek.
Kendini geri çekmesi gereken zamanları bilerek.
Diyeceğim o ki son James Bond Daniel Craig ‘cool’ olmanın kitabını yazmış.
Karizması, etkileyiciliği, seksapelitesi buradan geliyor.
Ve artık en baştaki soruların cevabını verebilirim; Daniel Craig seksi, karizmatik, zeki, etkileyici ve ilk bakışta çok yakışıklı görünmese de tüm bu özellikler birleştiğinde fena halde yakışıklı.

Haberin Devamı

Tren!
“Kız çocuklarının neredeyse kümesteki tavuklar kadar değerinin olmayışının öyküsünü anlatmak istedim. Bir kız çocuk annesi olarak bunu yazamanın sorumluluğunu hissettim” diyor Mehtap Üstün.
Defne Şener Günay’ın oynadığı, tiyatro oyuncuları dış ses olarak katkıda bulunduğu “Tren”, Yeni Metin Yeni Tiyatro Projesinin 1. Festivali kapsamında sahneye konuldu.
Kız çocuklarının istismarına dikkat çeken bu özel oyunun daha geniş kitlelere ulaşmasını isterim.

Yazarın Tüm Yazıları