YÖK ve özellikle başkanı Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan, bir kenara yazsın: Bu devletin kuruluş felsefesine kimler ihanet etti diye bir gün birileri liste hazırlar da tarihe bunu tevdi ederse, bilsinler ki YÖK’ün son “katsayı” kararına imza atanlar o listenin başında yer alacaktır.
Bu düşüncemizi baştan kayda geçelim de sıra konuyla ilgili görüşümüze gelsin:
YÖK eğer "mesleki ve teknik okulların" ya da "meslek liselerinin" önlerini açan bir düzenleme yapmış olsa, öpüp başımıza koyacağız.
Çünkü Türkiye’nin en önemli ihtiyaçlarından biri, bu tür insan gücüdür.
Ama bunların yaptığı o değil. Bunlar sanki meslek lisesi mezunu çocukların haklarını koruyormuş gibi göstererek aslında "İmam Hatip Liseleri" mezunlarının bir gün tüm ülkeyi ele geçirmesinin altyapısını hazırlıyorlar.
O yüzden imam hatip liselerine ne "meslek lisesi" diyorlar, ne de "genel lise" diyebiliyorlar. "Genel lise" diyemedikleri için hilelerini "meslek liseleri" üzerinden yürütüyorlar.
Ve tabii Anayasa’ya, Öğretim Birliği Yasası’na ve "laik eğitim" ilkelerine aykırı davranmış oluyorlar. (Bu noktada Sayın Sabih Kanadoğlu’nun uyarılarına kulak versinler çünkü alınan karar, Anayasa Mahkemesi’nin AKP davasında verdiği kararla çelişmektedir.)
Üniversiteye girmek isteyen meslek lisesi mezunu öğrencilerin sınavda alacakları puanların genel lise mezunlarıyla eşit ağırlıklı sayılması o yüzden gerekliymiş. Bunu söylüyorlar.
Oysa bu düpedüz yalan!
Nitekim eski YÖK Başkan Vekili Prof. Dr. İsa Eşme de dünkü Cumhuriyet’te çıkan makalesinde, imam hatip liseleri dışındaki meslek liselerinde eğitim gören çocukların "genel lise" derslerinden pek çoğunu okumadığını, oysa imam hatip liselerinde genel liselerle ortak dersler olduğunu söylüyor, toplumun ihtiyaç duyduğu asıl "meslek liseleri mezunlarının" mağdur olacağını savunuyordu.
Yeri gelmişken soralım:
İmam hatip dışındaki meslek liselerinin mezunları kendi haklarını korumak için neden ses çıkarmazlar?
Bu konularda sadece bilimsel temellere dayalı görüş açıklayan TÜSİAD da yaptığı basın açıklamasında, "İmam hatip Liseleri, din görevlisi yetiştirmek üzere tasarlanmış, ancak zamanla kuruluş amacından uzaklaşmıştır.
Ülkenin imam-hatip ihtiyacını karşılamaya yetecek sayıda imam hatip lisesinin eğitime devam etmesi ve mezunların arzu ettikleri takdirde kendi alanlarında yüksek öğrenime devam etmeleri sağlanmalıdır.
Geriye kalan imam hatip liselerinin meslek lisesi statüsü kaldırılmalı ve gerekli müfredat uyumu yapılarak genel liseye dönüştürülmelidir" diyordu.
Eski yıllarda çok sorduğumuz ama yanıtını alamadığımız bir soru yine aklımıza geldi:
Ülkenin en çok 250 bin din adamına ihtiyacı olduğuna göre bunun 10 katı imam hatip mezunu ile Türkiye nereye gitmek istiyor?